|
Denizbank ve TÜRSAK başardılar…

İş dünyası (ekonomik ilişkiler), sivil toplum kuruluşları (sosyal ilişkiler) ve devletin (kamusal ilişkiler) buluştukları iletişim çalışmaları her kesimin, sonunda da halkın kazançlı çıktığı projelerdir.

Çarşamba akşamı davetli olduğumuz
2. Denizbank İlk Senaryo İlk Film Yarışması Ödül
töreninde bu tespitin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha gözlemleme fırsatımız oldu.

Sinema kültürünün gelişmesine odaklanan projenin ikinci yılında
DenizBank
ve
Türkiye Sinema ve Audiovisuel Kültür Vakfı (TÜRSAK)
işbirliğinin ne kadar verimli olduğu ilk bakışta belli oluyordu.
Denizbank’ın renkli, bir o kadar da enerjik ve başarılı Genel Müdürü
Hakan Ateş
davetlilerle tek tek ilgilendi. Bu tür sosyal sorumluluk çalışmalarının, olayın liderinin bireysel duruşu ve dünya görüşü ile paralellik içinde nasıl da ivme kazanabildiğine bir kez daha tanıklık ettik. Hakan Ateş çocukluk yıllarından bu yana sanatın içinde olmuş biri. O nedenle de sanatlı işlerin içinde hem kendisi hem de kurumu giderek hedef kitlelerin derin sempatisini kazanmakta…
Sahne kültürüne çocukluktan bu yana yabancı olmayan Hakan Ateş, 20. yıl kutlamaları çerçevesinde bütün gecenin sunumunu neredeyse tek başına yapmış, programın bir bölümünde de Sinatra’nın meşhur ettiği
My Way
(benim yolum) adlı şarkıyı, herkesin hayran bakışları içinde Zorlu PSM’nin dev sahnesinde büyük başarı ile seslendirmişti. Bu kez Raffles Otelinin büyük salonunda sahnede yanında 91 yaşında asırlık sanat çınarı
İlham Gencer
ona piyanoda eşlik etti. İkili Elvis Presley’in ünlü parçası
It’s now or never
’i seslendirdiler. Salonda alkışlar bitmek bilmedi…

Sinema ve iş dünyasının önemli isimleri, salonu tıklım tıklım doldurmuşlardı.

Ana jürisinde, Cemal Okan, Janet Barış, Uğur Vardan, Ümit Ünal ve Beste Bereket’in bulunduğu yarışmada senaryo dallında birincilik ödülüne
“Kars’ı Unutma”
isimli senaryosuyla
Yakup Uygun
layık görüldü.
Ceylan Özgün Özçelik
’in “
Kaygı”
adlı yapımı ise ilk film kategorisinde büyük ödülü kazandı.

Genç yönetmenleri gelecekte yeni üretimler yapmaları yönünde teşvik etmeyi ve yeni yönetmenlere dikkat çekmeyi de amaçlayan yarışmanın finalinde ne olacağı basına sızmamıştı. Toplam 75 bin TL ödülün dağıtıldığı gecede ödülleri sinema dünyasına emeği geçmiş oyuncu, senarist, yönetmen ve yapımcılar verdiler.

Buraya kadar her şey iyi… Hatta mükemmel… Pekiyi eksikliği duyulan bir şey var mıydı? Bizce vardı… Olayın üçüncü ayağı yeterince güçlü temsil edilmemişti… Devlet üst kademesi yoktu ortada, devlet desteğini üst düzeyde katılımla vermemişti. Allah’tan
Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü Şube Müdürü Nilüfer Kılcı
hanım teşrif etmişlerdi geceye. Biraz kurtardılar durumu… Olaya büyük emek veren TÜRSAK Ankara ve İstanbul’da ilgili tüm devlet kademesini davet etmiş… Birileri telgraf göndermekle yetinmişlerdi… Yazık…
Aklıma Sayın Cumhurbaşkanı’nın her fırsatta kültür konusunda getirdiği eleştiriler geldi. Bir kez daha üzüldüm. Allah’tan ne Denizbank tarafından bir gönül kırıklığı gördüm, ne de TÜRSAK tarafında. Müthiş bir motivasyon ve enerjiyle sarılmışlardı işlerine. Ancak, özel sektör ve STK’ların bu kadar heves ve inançla yürüttükleri çalışmalarda devletin manevi katılımının olmaması sadece ‘yazık’ duygusu uyandırıyor. O kadar…
Denizbank İlk Senaryo İlk Film Yarışması Ödül Törenlerinin
gelecek yıl düzenlenecek
üçüncüsünde
çok daha geniş bir devlet katılımının olacağına inanmak istiyorum… Haksız mıyım?..
#Denizbank
#TÜRŞAK
#Finans
6 yıl önce
Denizbank ve TÜRSAK başardılar…
Efendimiz’in (sav) Zekatı-1
Milyonlar milyarlar havada uçuşuyor
Sandık başına giderken…
Operadaki Hayalet’in “kehaneti” gerçekleşirse…
Ayasofya’yı açan adama vefa zamanı