Süper Lig'de kaybedeceği bir şey kalmayan Fenerbahçe, Medipol Başakşehir maçına fazlasıyla motive olmuş. Bu motivasyon maçın başlamasıyla beraber sarı-lacivertlilerin oyun üstünlüğünü eline almasına sebep oldu. Fenerbahçe. Mehmet Topal'ın yokluğunda orta sahası yumuşamasına rağmen rakibin oyun kurmasına, yarı sahasından rahat çıkmasına izin vermedi. Sol kanatta Alper'in varlığı da merkez orta sahayı rahatlatan etken oldu.

Başakşehir, sezon başından bu yana ilk defa bu kadar baskı yediği dakikaları oynadı. Fenerbahçe bu baskıyı pozisyon zenginliğine dönüştüremese de ihtiyacı olan golü 28. dakikada buldu. Bu gol önemliydi çünkü sarı-lacivertlilerin bu tempoyu maç boyuna yayması mümkün değildi. Nitekim, 35. dakikadan itibaren topun arkasına geçerek dinlenmek zorunda kaldılar. Başakşehir bu dakikalarda kendine geldi ve Fenerbahçe ceza sahası etrafında daha sık ve etkili görülmeye başladı.

İkinci devre de ilk yarının son bölümü gibi Başakşehir'in kontrolünde geçti. Yeterince dinlenen Fenerbahçe, 65. dakikadan itibaren Lens'in becerisiyle rakip sahaya daha çok gitmeye başladı. Penaltıyla beraber maçı koparmak için fırsat da geldi ama Fernandao her zaman attığından farklı bir penaltı kullanınca bu şans elden kaçtı. Bu penaltının önemi sezon sonunda ikili averaj olarak ortaya çıkabilir.

Fenerbahçe karşılaşmanın son bölümünü, maçın başı gibi iyi oynadı. Rakibi kalesinden uzak tutmayı başaran sarı-lacivertliler çok değerli bir galibiyet aldı. Maçın sonucu Beşiktaş ve Galatasaray için de çok önemliydi. Maçın özeti şuydu: Sezonun lideri ilk kez yenildi ve şampiyonluk yarışına bir ortak daha çıktı.