CHP'nin, Fetullah Gülen ve örgütünü gövdesini siper ederek savunmakla maruf, aynı zamanda son derece provokatif milletvekili Mahmut Tanal'ın Şanlıurfa'daki ağabeyi Mehmet Hanifi Tanal AK Parti'ye üye olmuş.
Mahmut Tanal'a ağabeyinin AK Parti'ye üye olması soruldu. “
” cevabını verdi.
***
Solcu olmanın verdiği kıvraklık ve sınırsız manevra alanı sayesinde Fetullahçılık, Kemalizm, Faşizm, Kapitalizm arasında yalpalayıp duran, gençleri seviyesizliği ve edepsizliği ile zehirleyen bir mizah dergisi, “Nihayet Bir 'Şey'de Birinci Olduk” kapağıyla çıktı geçen hafta. Güya 'Cahillik'te dünya birincisiymişiz. Karikatürde, 15 Temmuz'da sokağa çıkanlar, kamyon kasalarında köprüye ulaşmaya çalışanlar, boynuna bayrağımızı asanlar, “cahillik şampiyonluğuna” sevinenler olarak tasvir ediliyor.
***
Sosyal medyada, Ankara'nın bir köyünde vatandaşlarla sohbetimiz esnasında çekilmiş bir fotoğrafa, bir Fetullahçı'nın yaptığı yorum: “Ancak cahilleri kandırırsınız; üniversitelerde konuşamazsanız...”
***
Bir müddet önce, TZ kısaltmasıyla maruf bir mevkute vardı; Fetullah Gülen'in gazetesi demeyelim de, paçavrasıydı. İngilizce olarak Türkiye'yi mütemadiyen Batı'ya şikayet eder, aşağılardı. O paçavranın bir de B.K. isimli Genel yayın Yönetmeni vardı. Kimsenin tanımadığı başarısız bu zat, 1 Kasım seçimi akşamı attığı bir sosyal medya mesajıyla dikkatimi çekmeyi başardı. Bir daha Türkçe mesaj atmayacağını, sadece İngilizce mesaj atacağını söyledi. Çok iyi eğitim görmüş, iyi üniversiteler bitirmiş, İngilizceyi ana dili Türkçe'den iyi konuşuyor. Elbette tüm bu vasıflarıyla aydınlanmış, entelektüel, hatta “üst insan”. Ama Fetullah Gülen gibi sünepe, şarlatan, tıngır mıngır bir tenekenin peşine takılıp gidebilirken, AK Parti'ye oy veren vatandaşa “cahil” muamelesi yapıyor.
***
Bir de tarih profesörümüz var. Tarihe ilişkin bugüne kadar ne orijinal bir tespitini duyduk, ne de dikkat çeken bir eserini, bir tarih kitabını gördük. Onu popüler yapan, “Cahilsin” diyerek milleti aşağılaması oldu. “Koskoca profesör” medyanın maymununa, magazin malzemesine dönüşüverdi.
***
Bir de hiç unutmam, Gezi Olayları sırasında, Aydın Doğan'ın duruma göre kimi zaman solcu, kimi zaman Fetullahçı takılan gazetesi Radikal, “Yenikapı'da Bir Çapulcu” haberi yayınlamıştı. Çapulcu, yani “okumuş, aydınlanmış, modern” ve aynı zamanda ırkçı, faşist, kibirli bir genç Yenikapı mitingine katılıp izlenimlerini yazmıştı: “Onlar yanlarında bir adet gazete bile getirmeyenler... Telefona internete bakmayanlar... Selfie çekmeyenler... Talimatla bayrak kaldıranlar, itaat edenler... Beslenemedikleri için boyu benden kısa olanlar... 'Makarna o kadar değerli ki onlar için, 3 çocuğu o makarna sayesinde doyuyor...”
***
Sadece ve sadece bedeni ve aptallığıyla ekranlarda yer bulabilen ucube, milleti aşağılıyor: “Çobanla profesörün oyu bir olamaz. Bu halk cahil sürüsü...”
***
AK Parti'ye oy verenler, AK Parti'ye üye olanlar, her meselede milli tavır sergileyenler, iyi ve kötü arasında aklıyla birlikte gönlüyle seçim yapanlar, inançlarını, değerlerini muhafaza edenler, modern eğitim sisteminin yıkıcılığına ve insan formatlama amacına yüzyıllardır aslanlar gibi direnenler “cahil” de, diğerleri neden “aydınlanmış” oluyorlar?
Çünkü onlar Nazım Hikmet'in bir şiirini yarısına kadar okumuşlar; çünkü onlar Yılmaz Güney'in bir filmini 10 dakika seyretmişler; çünkü onlar Zülfü Livaneli dinlemişler; çünkü onlar konuşurken araya İngilizce kelimeler serpiştiriyorlar; çünkü onlar sular seller gibi yabancı diller biliyorlar; çünkü onlar modernler, Batılılar; çünkü onlar bu ülkeye, bu toprağa, bu millete ait ne varsa ondan utanıyor, tiksiniyor ve anne-babalarından kaçıyorlar; çünkü onlar...
Onlar cahil değil, okumuşlar... Körü körüne itaate karşılar, protestler. Onun için, oy kullanırken bilinçli oy kullanıyor, istikrarlı bir şekilde CHP ve HDP'ye oy veriyor, onun için Fetullah'ın izinden gidiyorlar.
Cahillik kötüdür. Ama, cahillikten daha kötü olan, cahilliğinin dahi farkına varamayacak kadar cahil olmaktır.
Ağabeyini, annesini, babasını, bu aziz milleti tercihlerinden dolayı aşağılayan ve cahillikle itham edenler, “cahil” ile “ümmi” kavramlarını birbirinden ayırt edemeyecek kadar echel-i cühelalar.
Kendini bilmemişsin, okumuş olsan neye yarar?
