|
Kürtlerin DAEŞ'i PYD, PKK ve Esed'i kurtarır mı?

“10 günde 290 kişi şehit oldu; 43'ü çocuk, 40'ı kadın.



3.150 kişi yaralandı.



2100 âile zarar gördü.



30 bin insan muhtaç durumda.



600 hava saldırısı gerçekleşti.



3 binin üzerinde füze saldırısı oldu



3 hastane vuruldu.



Suriye'deki son çocuk doktoru da Esed ve Rusya saldırıları sonucunda öldürüldü.”



Bunlar Halep'ten insan manzaraları…



Bunlar olurken, dünyadan gelen tek ses; “endişeliyiz” açıklaması ve “kınama” oldu. Bunun dışında bir icraata rastlamadık. Üstelik bunlar Cenevre Görüşmesi'ne yakın zamanlarda oldu. Üstelik bunlar “ateşkes” ihlâl edilerek oldu.



2011'den bu yana Suriye'de 370 binden fazla insan hayatını kaybetti. Buna zorunlu göçü de ekleyin; yaklaşık 1 milyona yakın insan, aynı sebeplerden ötürü farklı şekillerde heder oldu.


Bu manzara bu şekilde mevcut iken, tek hedef alınan DAEŞ oldu. Dolayısı ile DAEŞ gündemi arkasında Esed, Rusya ve İran, Suriye'deki katliamlara devam konusunda fırsat buldu.



DAEŞ, verdiğim rakamlar kadar insan öldürdü mü; sanmıyorum.



Ancak, dengeler adına izlenen Esed, İran, Rusya katliamları hem DAEŞ'i doğurdu hem de DAEŞ'in bölgede terörün, insani kayıpların önünü açmasının sebebi oldu.



DAEŞ, Suriye'de 2 yıl gibi bir sürede tahmin edilenin çok üzerinde bir alana yayıldı. Bu gidişle daha da yayılacak.



DAEŞ terörü ve saldırıları, Avrupa'daki saldırıları saymazsak, Amerika sınırına, Almanya sınırına, İngiltere sınırına dayanmış değil ancak Türkiye sınırına dayanmış durumda. Kilis, ciddi tehlikeler atlatıyor. Antep'te DAEŞ saldırısı can alıyor…



CIA Başkanı John Brennan, şu kritik süreçte konuştu ve IŞİD'le mücadelenin yıllar alacağını söyledi.



Bir süredir, Paralel ile Türkiye'yi dize getirme noktasında başarılı olamayanların, PKK terörünü devreye soktuğunu, bu terör ile Türkiye'yi dize getirmeye çalıştığını ifade etmeye çalışıyorum. Bir ileri dalga olarak DAEŞ terörü ile Türkiye'ye zayiat verdirilmeye çalışılıyor. İbrahim Karagül, konuyu şu başlık ile özetlemiş: “PKK'yı dinlendir, IŞİD'i sahaya sür…”



Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Koalisyonu (SMDK) ve Kürt Ulusal Kongresi (ENKS) üyesi Abdülhamit Temo, yakın bir zamanda bölgeyle ilgili şunları ifade etti:



"Doğrusu PYD şuan çok kötü işler yapıyor. Gidip adamları öldürüyorsun, onların cesetlerini alıp Afrin'e getirip halka sergiliyorsan bu çok kötü bir durum. Bu durumun hem Kürtler hem de Araplar üzerinde ciddi tesirleri olacak. Rejim ve Rusların amacı etnik bir savaş çıkarmak, Kürtler ve Araplar arasında, özelikle Sünni Araplarla. PYD şuan bu amaca hizmet etmek istiyor. Açık konuşmak gerekirse PYD'nin yaptıkları DAEŞ'in yaptıklarından pek farklı değil. PYD, Kürtlerin DAEŞ'i oldu. Nasıl ki DAEŞ Araplardan çıktı, PYD de bugün yaptıklarıyla Kürtlerin DAEŞ'i konumuna geldi. PYD öyle bir politika izliyor ki hem Kürtler arası bir savaş hem de Kürtler ile Sünni Araplar arasında bir savaşın çıkmasını istiyor. Biz bu durumdan korkuyoruz. Böyle giderse PYD yüzünden Suriye Kürtleri kendi arasında savaşacak, yine PYD yüzünden Kürtler ve Araplar savaşacak. PYD'nin son eylemlerinden tüm kesimler rahatsız. Ki hep PYD dedim konuşmamda ama biliyorsunuz ki PYD değil PKK. Tüm bunlara karar veren Kandil'dir.”



Temo'nun ifadeleri, bölgede yakın zamanda bir iyileşme olmayacağı gibi sürecin daha da kötüleşeceğinin sinyallerini veriyor.



ABD'nin PYD'yi koruması, desteklemesi, DAEŞ'e karşı savaşılması nedeniyle deniyor ancak şu süreçte buna kargalar dahi inanmaz…

ABD'nin, PYD'ye destek verdiği her dakika, Esed, İran ve Rusya katliamlarının devamlılığını sağladığı gibi, DAEŞ'in de elinin güçlenmesini sağlıyor. PYD'nin müttefik seçildiği her plan, bölgede cetvelle çizilecek suni sınırlara, uzun soluklu savaşlara, böl/yönet'e davetiye çıkartıyor.


Türkiye, Paralel Örgüt ile mücadele ettiği cepheyi kapatmaya yakın, açık olan PKK cephesi ise ağır kayıp vermiş durumda, şu durumda üçüncü bir cephe olan DAEŞ cephesi etkinliği arttırılmak isteniyor. DAEŞ bahanesi ise suni bir aktör haline getirilip, silahlandırılan, son tahlilde müttefik ilan edilen PYD, DAEŞ'in Kürtlere yaptığını, Kürtlere yapıyor. Geriye şu soru kalıyor; Kürtlerin DAEŞ'i PYD, PKK ve Esed'i kurtarır mı?


Müttefik seçilmesi sebebiyle suçları örtülen PYD, bölgede terör örgütünden imâl edilmiş bir dikta rejiminin zeminini yaratıyor. Uzun vadede, Kürtlere zulümden başka bir şey vaat etmeyen PYD, DAEŞ ile karşılıklı olarak boş kalan alanlarda şiddetin devamlılığı adına dolgu işlevi görüyor. Bir süre sonra ABD tarafından da terk edilecek olan PYD, Koalisyon Güçleri bölgeden çekilince, Rusya ve İran destekli Esed Rejimi'nin rakibi, savaşacağı yeni güç olacak. PYD-Esed arasında doğacak gerilim, DAEŞ'in bölgede daha da büyümesini sağlayacak. Avrupa ve ABD sınırları savaş ve terör tehlikesinden uzak, sınırlarından mültecileri kovalamak dışında bir endişe yaşamazken, Türkiye büyüyen DAEŞ cephesi ile mücadele etmek zorunda kalacak. PKK ve Esed'i kurtaran PYD, aynı zamanda DAEŞ'i de kurtarmış olacak. Tüm bunlar olurken, müstakbel Amerikan Başkanı Hillary, yüzüne pudra sürdürürken bölgede büyüyen terörü donuk şaşkınlıklar ile izleyecek, Hillary olmadı Ted oldu diyelim, sanki ne değişecek?


#DAEŞ
#PYD
#PKK
8 yıl önce
Kürtlerin DAEŞ'i PYD, PKK ve Esed'i kurtarır mı?
Kadının boşanma hakkı
Evvelbahar
Siz hiç “ayben”e para gönderdiniz mi?
Irak: Kurtların sessizliği…
Direniş meşrudur, tükür kardeşim