|
Konuşulmayan erkek çocuklarımız

Aile sorumluluğunun büyük bir kısmını omuzlarında taşıyan bir anne, oğlunun ahlaki ve cinsel gelişimi hakkında da tüm sorumluluğu yüklenmek zorunda mıdır? Üstelik ilk defa bir erkek çocuğunun büyümesine şahit oluyorsa…

Türkiye’deki kız çocuklarına yönelik cinsel istismar, ensest, tecavüz, erken yaşta evlendirilme, töre cinayetleri v.b. konular hepimizin belli aralıklarla gündeminde olan ve canımızı en çok yakan toplumsal sorunlarımızdan biridir. Peki ya aynı sorunlara sahip olup, yüzdesi kız çocuklarına göre daha az olduğu için bir türlü konuşulamayan erkek çocuklarımız?

*Sünnet vakti gelen oğlu ile ilgili kaygı yaşayan bir annenin hezeyanı: “
Babası hiç oralı bile değil ama bizim oğlanın artık erkeklikle ilgili konuları öğrenme zamanı geldi.
Ben bazı şeyleri doğru anlatmaya çalışıyorum ama
bir erkek çocuğu bu konuda nasıl bilgilendirilir bilmiyorum…
Gerçek:
Baba, geleneksel cinsiyet rol mesajlarının aktarılmasında ve güçlendirilmesinde anneye oranla daha etkindir
(Broenstein ve Cowan, 1988).
*7. sınıf talebesi bir kız çocuğunun aynı okulda eğitim gördüğü liseli bir erkek arkadaşını tanımlaması: “O’nun sürekli
kendinden yaşça küçük sevgilisi oluyor, çünkü hiçbir kızın kalbini kırmak istemiyormuş.”
Gerçek: Etkili
baba-çocuk iletişimi, ergen çocukların sosyal ilişkilerine
(akran gruplarına)
taşımasının bir sonucudur.
(Kocayörük ve Sümer, 2009)
*Üç çocuğuyla baba kapısına sığamadığı için eşinden boşanamayan bir arkadaşımın, hayatını değiştiren itiraf: “
Ailem eşimden boşanmamı, oğlumun babasından yediği dayakları itiraf etmesinden sonra kabul etti.
Gerçek: Babasının
annesine şiddet uyguladığına tanıklık eden erkek çocuk, kadınlara şiddet uygulamanın normal bir davranış biçimi olduğunu öğrenecektir.
Ayrıca şiddet içeren evlerde büyüyen gençler,
madde kullanımı, intihar ve evden kaçmalar açısından büyük risk altındadırlar
. (Polat 2001)
*Mahallemdeki kadınların evimin dört duvarı arkasında yaşanan cinsel istismara olan tepkisi: “Bizim mahalledeki
iki erkek çocuğuna tecavüz ettiği ispatlanan adamlar hala utanmadan evlerinde yaşamaya devam ediyor.
Kadınlar
kocalarının sapık olduğunu kesinlikle kabul etmiyorlar.
Gerçek: Özellikle
erkek çocuklarının, kız çocuklarına göre daha küçük yaşlarda istismar edildikleri
, cinsel istismarın
çoğunlukla 7-12 yaş aralığında gerçekleştiği
, ancak bu yaş aralığından sonra istismar oranlarında önemli ölçüde düşme gözlendiği belirlenmiştir. (Fisher ve McDonald 1998, Wallace 1999)
*Youtube’ta binlerce takipçisi bulunan, yaptığı ağır gece makyajı uygulamasını sosyal medyada yayınlayan bir erkek çocuğunun videosundan: “
Youtube’ta makyaj videosu çektiğim için babam beni evlatlıktan ret edeceğini söyledi.
Geçtiğimiz gün parka çıktığımda
mahalledeki çocuklar bana saldırdı
ve herkes saldırıyı gördüğü halde
kimse bana yardım etmedi.
Gerçek:
Ebeveyn-çocuk ilişkisi
, çocukluk çağındaki öğrenmeler, ilk ilişkiler ve özdeşimler
cinsel kimliğin gelişmesini etkilemektedir.
(Öztürk 2001)
Gerçek:
İlk çocukluk yıllarında (5-6 yaşına kadar) emosyonel yönde baba ilgisinden yoksun kalan ve anneye sıkı bağımlılığı olan erkeklerde eşcinsel eğilimlerin gelişimi artmaktadır.
(Mester H. Talle, R. Neuroen 1981)

* Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Beden ve Ruh Sağlığı Heyetinde 2012-2014 yılları arasında muayene edilen olgular:

Heyetin incelediği cinsel saldırı mağduru kızların yaş ortalamasının 13,9 ± 6,0 yıl ve erkeklerin yaş ortalamasının 10,8±4,7 yıl olduğu gözlenmiştir. Bu
erkek çocukların daha küçük yaşlarda istismara uğrayabildiklerini göstermiş olup bu durum erkek çocukların geleneksel olarak kız çocuklarına göre daha bağımsız ve böylece istismara daha açık yetiştiriliyor olmaları ile ilişkili olabileceği benzer çalışmalarda vurgulanmıştır.
Mağdurların 62’sinin erkek (%24), 196’sının kadın (%76) olduğu,
sanıkların tümünün erkek olduğu saptanmıştır.
Enseste maruz kalmada erkeklerle kadınlar arasında anlamlı bir fark saptanmıştır. Erkeklerle kadınların cinsel saldırı ve istismara uğradıkları yaş aralıkları arasında anlamlı bir fark saptanmıştır.
Bu veriler, daha önce bölgemizde, ülkemizde ve dünyada yapılmış çalışmalarda belirtildiği gibi, kızların daha çok istismara uğradığını destekler niteliktedir. Ancak,
erkek çocuklarda cinsel istismarın açığa vurulmasının daha az olabildiği de belirtilmiştir.
Sonuç olarak;
günümüzde erkek çocukta görülen her suç genellikle annede aranmaktadır. Halbuki yapılan araştırmalar
erkek çocuklarımızın gelişiminde rol model olarak baba
nın ne kadar
önemli
olduğunu ortaya koymaktadır.
Erkek çocuklara yönelik cinsel istismar konuları kız çocuklarına göre daha fazla hasıraltı edilmekte, psikolojik ve adli yardım alma talebi maalesef daha düşüktür.
Gelişiminde
cinsel istismar yaşayan, şiddetle büyüyen erkek çocukları büyüdüklerinde potansiyel cinsel istismar suçlusu ya da şiddet uygulayıcısı haline gelmektedir.
Dicle Üniversitesi’nin araştırmasında da görüldüğü gibi
cinsel istismar uygulayanların %100’ü erkek olmasına rağmen, erkek çocuklarımıza kız çocuklarımıza oranla çok daha az oranda cinsel istismar, şiddet v.b. konularda aile tarafından bilgilendirme yapılmaktadır.
“Erkektir ne yapsa yeridir”, “Erkek çocuğuna bir şey olmaz” anlayışları günümüzde hurafeden ibarettir. Bugün erkek çocuklarımıza dair konuşulmayan tüm sorunlar, gelecekte toplumumuzun sorunu olarak önümüze gelecektir.
#Aile
#Çocuk
6 years ago
Konuşulmayan erkek çocuklarımız
Fetih yapılacaksa Fatih Sultan Mehmet gibi yapılsın
İnsaf!
Dağ yürekli adamların büyük seçimine doğru
Demografik dönüşüm
Seçim bitsin, önümüze bakalım!