|
Berabere

"Büyüklerden" Lig'e iyi başlayanların maçıydı; hatta Başakşehir'in puan kaybetmesiyle liderlik maçı... Beş yıldır süren ve yakışmayan deplasman yasağının kalkmasına "şükür" deyip devamını dileyelim başlarken. Beşiktaş adına sezona iyi başlangıç beklenen bir durumdu geçen yıl biriktirdikleriyle. Ama kabul edelim ki Galatasaray taraftarı, umduklarından çok daha iyi bir transfer dönemi ve ardından Lig'e başlangıç gördüler olumlu anlamda. Bu beklenenden iyi başlangıç maça da yansıdı ve pek de Eren Derdiyok gollerine benzemeyen kolaylıkta bir golle önde başladı adeta Sarı Kırmızılılar. Sonrası doğal olarak Beşiktaş baskısı.



Ona geçmeden ifade edelim ki Beşiktaş'ın yüklendiği bölümde Galatasaray, Bruma ve Yasin'le daha akılcı çıkabilseydi goldeki kadar olmasa da pozisyonlar bulabilirdi. Mağlup durumdaki Beşiktaş baskısına geline; evet bir baskıdan söz edebiliriz ama bildiğimiz Beşiktaş'ın çok uzağında, büyük takımız, taraftar arkamızda refleksi gibiydi ilk yarım saat. Benfica maçında başlayan Gökhan- Atiba geleneği Beşiktaş orta sahasının üretkenliğini kısıtlıyor sanki. Oğuzhan'ın bir Sosa olmayacağı yine o maçta belirmişti aslında. Yani zorluk derecesi yüksek deplasmanlarda kabul edilebilecek bu orta sahanın 3 puan hedeflenen maçlarda sıkıntı olacağı dün gecenin ilk bölümünde yine tezahür etti. Ha aynı Oğuzhan'da 8 numara olarak ısrar eden ve değerini katlatan da Şenol Hoca idi yalan yok; vardır bildiği deyip beklenir mi? Beşiktaşlılar karar versin...



Kısa süren şuursuz Beşiktaş baskısının ardından Galatasaray orta sahası oyunun tamamını kontrol eder hale geldi. Beşiktaş orta sahası geçen yıla göre ne kadar verimsiz görünüyorsa Galatasaray'da Tolga'nın gelişi ile tam tersi çok mesafe alındığı netti ilk yarı boyunca. Bruma'nın golü kadar gelişim evresini konuşmak lazım aslında ama ayrı bir yazı konusu...



Soyunma odasına 2-0 mağlup giden Beşiktaş'ta iki oyuncu değişikliği birden gelmesi sürpiz değildi. Talisca ve Ebubekir girince Benfica ayarlarına dönüş beklendi. Daha gerçekçi ve pozisyon üreten bir Beşiktaş gördük ikinci yarının başında. Son yirmi dakikaya girilirken, oyun, nitelik ve nicelik açısından pozisyon ve skor anlamında hala sahanın galibi Galatasaray'dı...



Son çeyrekte Beşiktaş, rakip ceza sahasında daha çok ve daha etkili görünmeye başladı. Evet tam da o klişe tabirle "geliyorum" diyen gole çare aramakta gecikti Riekerink Bey... Hollandalının hamle yapmasına fırsat vermeden Beşiktaş, Galatasaray defansının da katkısı ile 2. golü de buldu ve maç başına döndü her şey. İyi bir derbi seyrettik her anlamda. Belirleyici olan ise teknik direktörlerin hataları oldu. Ve orada da skor tam tabelaya yansıyan gibiydi: Berabere...




#Beşiktaş
#Galatasaray
#Derbi
8 yıl önce
Berabere
Türkiye’nin tezlerini kim anlatacak…
Enflasyon ile mücadelede beklentileri kırmak ve fiyat yapışkanlığının önüne geçmek
Cari açık ve Gabar’dan gelecek 3,2 milyar dolar
Küresel savaşın kaçınılmazlığına dâir
Yeni tehditler ve Türkiye’nin kurumsal güncellenmesi