|
Derdi Trabzonspor olanlara…

Tanıyanlar bilir ama bir kere daha yazayım: Ben Kocaeli'nde yaşar, Sakarya Üniversitesi'nde çalışır hafta sonları da İstanbul'da olurum. Yani üç şehirde birden yaşayıp “Nerelisin?” diye sormadıklarında bile gururla “Trabzonluyum” derim. Bu cümleyi kurmamın sebebidir Trabzonspor. Hal bu iken Trabzonspor'un güzellikleri nasıl gurur kaynağım ise ve nasıl benim ise çirkinlikleri de benimdir ve utancımdır. Utanıyorum…



“Hakemler 30 senedir Trabzonspor'u doğruyor…”, “Şike davasında koca bir ülke Trabzonspor'u yok saydı…”, “Futbolu bir sistem olarak düşünürseniz Trabzonspor bu sistemin 'ötekisi' muamelesi gördü…”



Bu cümleler benim cümlelerim ve hala aynı cümleleri kurar, savunurum. Ama Pazar akşamı yaşananları gerekçelendirmek için değil!



Derdim sahaya girip hakem dövmeyi marifet sanan 17 yaşındaki çocuğa bir şeyler anlatmak değil. O çocuk, bırakın Trabzonspor'u henüz bir kıza bile âşık olmamıştır korkarım. Âşık adam en fazla kendine zarar verir çünkü. O çocuk ve onun gibilerin kontrolü ancak polisiye tedbirlerle mümkün. Kaldı ki Pazar gecesi yaşananların bu anlamda da ciddi soruşturmaya muhtaç olduğu açık. Orada ciddi bir güvenlik zafiyetinin olduğu da keza… Ama asıl kahvede, sosyal medyada, sokakta, arafta kalmış Trabzonsporlular'a soruyorum. Çocuğun yaptığında yarım ağız da olsa haklılık payı arayan ağabeylere, kardeşlere soruyorum: Bu mudur Trabzonspor'un bu ülkeye verebileceği cevap? Bu kadar aciz midir Trabzonspor? Üretebileceğinize, üreterek cevap verebileceğinize olan inancınız o kadar gitmişti ki temsil kabiliyeti olmayan birini Trabzonspor'a başkan seçtiniz kavga etsin diye; ne geçti elinize? Ne katabildiniz “davanıza”, şehrinize, camianıza?



Eğer sahiden Trabzonspor'un oyuna dair üretebilecekleri “asarım keserim” edebiyatı ile kulübü 500 milyon TL borca sokan bir başkan ve hakem dövmeyi marifet sayan 17 yaşındaki çocuk ise bırakalım. Konuşmayalım bile… Ben ülke futbolundaki tüm çarpıklıklara rağmen, Trabzonspor'un değer üretip bunu evrensel alana taşıyabilecek potansiyele sahip olduğunu düşünüyorum.



Israrla ve inatla son ihtimale kadar her yolun denenmesi gerektiğini söylüyorum; Allah aşkına deneyin. Deneyenlere yol açın. Hoca konusunda affedilmez hatalarına rağmen Trabzonspor sayesinde kazanmadıkları paralarını ve itibarlarını ortaya koymuş adamlar bir şeyler yapmaya çalışıyor; omuz vermiyorsanız hiç değilse köstek olmayın. Günahtır ve sadece kendinize değil geçmişinize ölmüşlerinize ayıptır.



Sen doğruları yapmaya devam et, varsın gene hakkını yesinler. 3 sene arka arkaya bir dene yahu Allah aşkına, bir dene! Rahat bırakırsanız Trabzonspor yeniden ayağa kalkıp bir horon kuracak, yorgun olan kenara çekilsin bozmasın. Bu yazı derdi Trabzonspor olanlaradır; arz ederim…




#Trabzonspor
#Hakem dövmeyi
8 yıl önce
Derdi Trabzonspor olanlara…
Ne olacak bu anne babaların hali?
Seçim sonrası ekonomide manzara nasıl?
Amerikan siyasetinin İsrail ‘trajedisi’
Jeopolitik sürpriz: ABD, Rusya ve İsrail nasıl anlaştı?
Nazlı seçmen günlerinde siyaset