Şampiyonluk ve Avrupa macerasından erken kopan Fenerbahçe için sezonun teselli ikramiyesi Türkiye Kupası kalmıştı. Rakip ise sezonun ikinci yarısında Sergen Yalçın ve yeni transferleri ile bambaşka bir kimliğe dönüşen Kayserispor...

Kupadaki eşleşmelerin en keyif vaat eden karşılaşılması gerçekten de tempolu başladı. Advocaat'ın artık alıştığımız kadro tercihleri şaşırtmacası için söylenebilecek tek şey; kurt hocanın hala deniyor olması galiba. Fenerbahçe'de ikili mücadelelerdeki istek ve arzu oyuncuların kupayı önemsediğinin alameti idi bir bakıma. Klasik bir Türk futbolu söyleminin kurbanı zaten kupa; elenirsen "gazoz kupası" kazanırsan manevi değeri yüksek!

Her iki takımın orta sahadaki mücadeleci oyun anlayışları 3. bölgede akıllı tercihlerle şekillenmeyince ilk yarım saat karşılıklı hamleler ve pozisyon anlamında kısır bir mücadele ile geçti. İlk yarının son bölümünde Fenerbahçe ilk kez doğru bir kanat organizasyonu yaptı ve Ozan'la gole çok yaklaştı. Bundan kısa bir süre sonra da Fenerbahçe'nin golü günün en çalışkan ismi Fernandao'dan geldi

İlk yarının sonlarında iki pozisyonla bir gol bulan Fenerbahçe için ikinci devre kolay görünüyordu. Öne geçtiği maçlarda topun arkasına çok adamla geçen sarı-lacivertliler, hem rakibe pozisyon vermiyor hem de hatalardan pozisyon buluyordu. Bu alışkanlıkla hareket etti ikinci yarının başında Fenerbahçe. Kayserispor'un çok adamla hücum denediği hamlelerde kaptırdığı toplar Fenerbahçe için pozisyon şansı olmaya adaydı ve bunların birinde konuk ekibin 2. golü geldi. Kayserispor'un dengesini tamamen alt üst eden bu golden sonra Fenerbahçe rakibi az adamla yakalamaya devam ettti ve 3. golü de buldu. Böylece Fenerbahçe için Kayseri seyahati "yaslı gidilip, şen dönülen” bir deplasmana döndü. Sergen Yalçın'ın Kayserispor'u için ise Süper Lig'de hedef; kaldığı yerden devam etmek artık...