Ozan Tufan doğru düşününce ve Giuliano doğru yerde olunca Fenerbahçe 1-0 önde başladı maça. Geçtiğimiz iki senenin birinde Süper Lig'de, diğerinde Avrupa'da iyi işlere imza atan Osmanlıspor, bu sene alıştığımız çizgisinin çok uzağında malum... Bu hale gelinmesinde sezon başındaki anlamsız ve tutarsız teknik direktör tercihinin payını da yeri gelmişken vurgulamamak olmaz. Ama yine de ligde tutunacak bir omurgası var aslında Başkent ekibinin... İşler Fenerbahçe için beklenilenden iyi gidiyordu ki Valbuena'nın sakatlığı geldi. O zamana kadar Fenerbahçe'nin kendi sağ kanadını Dirar ve İsla ikilisi ile sürekli işledi. Bir müddet sonra İsla da sakatlanıp çıkınca Osmanlıspor'un cesareti de mukaevemeti de arttı. Hatta ilk yarının en net pozisyonunu ev sahibi buldu ama Umar değerlendiremeyince devre Fenerbahçe'nin üstünlüğü ile sonra erdi.
İlk yarının son bölümünde tamamen skoru koruma hedefli görüntü ortaya koyan Fenerbahçe, ikinci devrenin başında daha etkin göründü. Bu sırada Osmanlıspor'un tehditleri de sürdü lakin Ankara ekibi oyuncularının son vuruş zaafiyeti Aykut Kocaman ve talebelerinin en büyük avantajı oldu. Son bölüm Fenerbahçe taraftarı adına iyice zor kabul edilebilir hale geldi. Önce direk korudu ardından artık kısmet de bir yere kadar dedi ve Osmanlıspor'un beraberlik golü geldi... Geçen sene Lens yokken Fenerbahçe vasat bir takıma dönüyordu bu sene Valbuena... Bu durumda Fenerbahçe kurmaylarının sorması gereken soru belli ; bu takımın sahibi kim?
