KOSGEB’den ekonomiye can suyu | Erdal Tanas Karagöl

15 Temmuz darbe girişimi sonrasında, ekonominin olumsuz etkilenmemesi için hızlı ve önemli adımlar atıldı. Bu şekilde, yatırımcıların ekonomik güvenlerini kaybetmemesi, mevcut durumda devam eden üretimin azalmaması ve istihdam oranının artması hedeflendi.

Hedef kitle ise, ekonominin can damarını oluşturan küçük ve orta ölçekli işletmeler. Ekonomide herhangi bir belirsizlikten en çok etkilenen bu işletmeler, aynı zamanda ülke ekonomisinin yükseldiği temelleri oluşturuyor.

Dolayısıyla, küçük ve orta ölçekli işletmelerin (KOBİ), 15 Temmuz etkisini de göz önünde bulundurduğumuzda, can suyuna ihtiyaç duydukları açık.

Son dönemlerde

Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi Başkanlığı (KOSGEB),

hem KOBİ'lerin ihtiyaçlarına göre uygulama geliştirmede hem de ekonomiyi şoklara karşı korumada önemli işlere imza atıyor.

Bunlardan birisi de, faizsiz kredi.

Ülke ekonomisini tehdit etmek için sermaye ihtiyacını kullanan odaklar dikkate alındığında, KOSGEB'in bu uygulamasının yalnızca

küçük ve orta ölçekli işletmelerin (KOBİ) ekonomik üretim sürecinde kalmaları için değil, ülke ekonomisinin dayanıklılığı için de önemi ortada.

15 Temmuz'un başarısız olmasıyla ekonomide belirsizlik oluşturamayanların, farklı araçlarla ekonomideki dengeyi bozmaya çalıştıklarını gördük. Böylece, ekonomide belirsiz ve güvensiz bir ortam oluşturularak, ihtiyaç duyulan sermaye yüksek faizle alınmak zorunda kalınacaktı. Bu şartlar altında,

yüksek maliyetlerle kredi vermek isteyenlere karşı, KOSGEB küçük ve orta ölçekli işletmelere faizsiz kredi sağlama seçeneği sundu.

KOSGEB başvuran 460 binden fazla küçük ve orta ölçekli işletmelere 20.000-50.000 TL arasında faizsiz kredi veriyor.

Bu rakamların karşılığı, yalnızca işletmelerin ekonomik üretimini canlandıracak can suyu değil; aynı zamanda piyasaya da 11 milyar TL nakit girişi sağlanacak.

Dolayısıyla, küçük ve orta ölçekli işletmeler güçlenirken, bu işletmeler üzerinde şekillenen ekonomik görünüm de olumlu etkilenecek.

Uygulamanın hayata geçirilmesinde KOSGEB Başkanı Recep Biçer' in katkısı yadsınamaz. Bu açıdan Recep Biçer'in başkanlığındaki KOSGEB elini taşın altına koyarak önemli bir sorumluluk alıyor.

Ekonomik istikrarın devamlılığı için tüm aktörlerin sorumluluk alması gerektiği bu dönemde, KOSGEB üstüne düşeni yaparak bu konuda farkındalığın artmasına da katkı sağlıyor.

Ancak, sadece kredinin sağlanması yeterli değil.

Kredilerin ekonomiye nasıl bir katkı yaptıklarına ve işletmeler üzerindeki etkisinin ne olduğuna dair “etki değerlendirmelerinin”

mutlaka yapılması gerekiyor.

Peki bu etki değerlendirmeleri neden önemli?

Önemli çünkü, değerlendirme sonuçlarına göre verilecek kredilerin hangi sektöre, hangi işletmelere verilmesine dair genel bir görüşün oluşmasını sağlayacak

. Özellikle de, kredi miktarı, sektör ve işletmeler için bir kriter tablosu şekillenecek. Yani, etki değerlendirmesi hem kredilerin verilmesinde bir yön belirleyecek hem de ayrılan kaynağın verimliliğini artıracak.

EKONOMİK İSTİKRARIN SÜRMESİNDE KOBİ'LER GÜVENCE SAĞLIYOR

Küçük ve orta ölçekli işletmeler, ülke ekonomisinin belkemiğini oluşturuyor. Ekonomik üretim, yatırım ve istihdam değişkenlerinin olumlu seyrinde, bu işletmelerin kümülatif etkisi oldukça yüksek.

KOBİ'lerin asıl etkisi ise, ülke ekonomisinin orta gelir grubundan yüksek gelir grubuna çıkışında görülecek.

Çünkü, küçük ve orta gelirli işletmelerin sürdürülebilir ve güvence altındaki ekonomik üretimleri, ülkedeki makroekonomik değişkenleri doğrudan belirliyor. Çünkü, 2015 yılında ihracatın yüzde 55'ini, Ar-Ge faaliyetlerinin yüzde 20'sini, istihdamın ise yüzde 70'den fazlasını KOBİ'ler üstlendi.

Dolayısıyla bu işletmelerin ekonomik faaliyetleri için ihtiyaç duydukları güvencenin sağlanması, Türkiye ekonomisinin istikrarının devamlılığı demek.

Finans sorunu yaşayan, yeni iş kuracak olan, işletmesinin hacmini ve kapasitesini büyütmek isteyen, yani ekonomide yeni bir alan açacak her adım önemli.

Tam da bu sebeple, ekonomide belirsizliği azaltacak, istikrarı güçlendirecek ve üretimde ivmeyi artıracak asıl aktörlerden olan küçük ve orta ölçekli işletmelere destek sürmeli.

Çünkü, KOBİ'lerin güçlenmesi ekonomik yapının güçlenmesi ve şoklara karşı dayanıklılığın artması anlamına geliyor.

Ekonomik istikrarın güçlenmesi ise, şiddeti artan spekülatif müdahaleleri önleyecek.

#KOSGEB

#KOBİ

#15 Temmuz