|
İki Vehhabiliğin savaşı ve Körfez tiyatrosu

Körfezde yeni tiyatro oynanıyor. Arabistan’ın liderlik tiyatrosu bu. Bölgede yükselen isyan ve İran tehdidini savmaya çalışıyor güya. Böylece güven tesis edeceği intibaını veriyor. O nedenle terör listeleri yayınlıyor. Katarı terörle işbirliği yapan devlet ilan ediyor. Güç gösterisinde bulunuyor. Hepsi yalan! Çünkü bütün bu tiyatro gösterisi, bölgesel güvenlik ve tehditler için bir oyalama. Sadece ABD ve İsrail’in güvenliğini sağlamaya yarıyor. Bir de ABD’ye haracın verilmesine. Arabistan’da konformist vehhabi siyaseti, petrol bulunduktan bu yana ABD güdümünde. ARAMKO şirketi bunun en nesnel gerçekliği. Petrol zenginliği ABD’ye aktarılıyor ve karşılığında hanedan rejiminin güvenliği sağlanıyor. Alınan milyar dolarlık silahla da bir tiyatro gösterisi yapılıyor. Çünkü Arabistan kağıttan devlet. Nitekim bu devlet, 1979 yılında meydana gelen Kabe İsyanı karşısında yerin dibine girmişti. Bir üst teğmenin 200 civarındaki isyancısıyla başa çıkamadı ve sonunda Fransız askerlerini imdadına çağırdı. Saddam Kuveyte saldırdığında yine ABD askerlerine koştu. Bu kadar dolarlık silahlar ve askeri yapının bir hiç olduğunu bu örneklerde görüyoruz.


Arabistan iki vehhabilikle çalkalanacak. Sert çöl vehhabileri( isyancılar) ve konformist vehhabiler( konformistler). Birinciler püriten din anlayışını, sertliği ve mücadeleyi temsil ediyorlar. Onlar 1979 Kabe İsyanından sonra El-Kaide ile yeniden yükseldiler. El-Kaide, Arabistan’dan Afganistana cihat yapmaya giden gençlerin önderliğinde kuruldu. Bin Ladin’ın Arabistanlı olması da en büyük gösterge. Bunları harekete geçiren temel psikolojik motivasyon uzlaşmaz, tekfirci ve püriten ahlakları. Bir de konformist vehhabilere karşı derin kızgınlık ve öfkeleri. Petrol ile gelen zenginliğin vehhabileri israf ve yozlaşmaya yönelten pratikler ile ABD ile yapılan ittifaklar onları çileden çıkarıyor. Bin Ladin’in bütün hayat hikayesinin psikolojisi budur. Çölden gelen isyandır bu. Bu siyan dalgası her zaman bu konformist vehhabilere çarpıp duracak. Arabistan’ın kaderi konformizmin yozlaşmalarıyla püritenliğin kızgınlığı arasında bir gelgittir. Bu gelgit, toplumu ya dehşet dolu korkular ya da dehşet dolu dünyalıklar içinde dolaştırıp duracak. İsyan dışardan yıkıcı etkiye sahip, konformizm de ruhsal yıkıcılığa sahip. Kral Faysal bunu gören ve bunu aşmaya çalışan bir dehaydı. Konformizme de yıkıcı kızgınlığa da alternatif bir yol buldu. Bu yol İslamcı vehhabilikti. İttihad-ı islamı kabul eden bir vehhabi siyaset…Bunun için kolları sıvadı. Arabistan’a yeni bir siyaset olarak yapılandırdı. Konformistlerin şehvet dolu yozlaşmalarını ve ABD ittifaklarıyla İslam toplumlarına karşı tutumlarını değiştirmek istedi. Çöl isyancılarını da teskin etmek için onlara yapıcı bir İslam kimliği önerdi. Böylece Arabistan zenginliğini göreli bir paylaşımla ABD elinden kurtarmaya çalıştı.

Kral Faysal’ın ittihadı İslam siyaseti Vehhabiliği yeniden islam toplumlarına kattı. Filistin davasını onların meselesi haline getirdi. İhvanın mücadelesine sahip çıktı. Diktatörlere karşı direnen ve yaralanan aydınlara kucak açtı. Riyad ve Cidde onların evi haline geldi. Mekke ve Medine alimlerin buluşma yeri haline geldi yeniden. İslam Kalkınma Bankası kuruldu. Zenginlik, Batıya akmak yerine bu banka aracılığıyla İslam toplumların transfer edilmeye çalışıldı. Vehhabilik sert yıkıcı ideolojisinden ve konformist pratiklerinden yeni ve bütünleşmeci/entegrasyonist bir siyasetle donatıldı. Buradan en fazla kaybeden İsrail ve ABD oldu. Bu nedenle Kral Faysal’ı şehit ettiler. Siyasetini yok etmek için dört elle çalıştılar. Arabistan yeniden iki siyasal alan arasında gerginliğe yöneltildi.

Katar etrafında oluşan konformist vehhabi koalisyonu sadece Batı çıkarlarını korumaya ve İsrail güvenliğini sağlamaya matuf. Ne Arabistan’ın ana sorununu çözer ne de bölgenin. Çöl isyancıları çoğalmaya ve savaşmaya devam ederler. İhvan gibi yapıcı muhalefete bile tahammülü olmayan bu siyasi koalisyon, kızgın gençleri daha fazla isyan saflarına iter. ABD silahlar verip paralarını alır, İsrail kendisine yönelen ittifakı darmadağın eder. Diktatörler koalisyonu da rejimlerinin ömürlerini uzatma yanılgısıyla bir süre daha yaşamaya devam ederler. Ama hareketler, halklar ve bölgenin genel yapısı çatışmada ve kaosta dibe vurur. İsyanlar artarak çoğalır.

#Vehhabilik
#Körfez
7 yıl önce
İki Vehhabiliğin savaşı ve Körfez tiyatrosu
Türkiye’nin tezlerini kim anlatacak…
Enflasyon ile mücadelede beklentileri kırmak ve fiyat yapışkanlığının önüne geçmek
Cari açık ve Gabar’dan gelecek 3,2 milyar dolar
Küresel savaşın kaçınılmazlığına dâir
Yeni tehditler ve Türkiye’nin kurumsal güncellenmesi