|
Kitap okuma tecrübeleri

Konuyu bitirelim.

Henüz öğrenci isek, okuduğumuz kitaplarda beğendiğimiz bilgileri hemen fişleme yoluna gitmemeliyiz. Çünkü bu bize zaman kaybettirir ve bıktırabilir. Ancak kitabı çizmekten de çekinmemeliyiz. Önemli yerlerini çizip, kenarlara bir iki kelimelik kısa notlar almalıyız. Ta ki, o kitapta olduğunu bildiğimiz, ama yerini hatırlayamadığımız önemli bilgilere sonradan çabucak ulaşabilelim. Mümkünse kitabı okuyup bitirdikten sonra, sonuna ya da başına kitap hakkındaki kanaatlerimizi birkaç cümlelik notlarla yazmalıyız. ‘Bu kitap bir kez daha okunmalı, filan konuda az ve öz bilgiler içeriyor, bu kitabı lise seviyesindeki gençler mutlaka okumalı, fıkıhta mastır yapmak isteyenler bunu mutlaka okumalı, bir daha okumaya değmez…’ gibi.


Okuduğumuz ve yazıp çizdiğimiz kitabı özenle korumalıyız, ödünç vermek zorunda kalırsak mutlaka geri dönmesini sağlayacak şekilde vermeliyiz. Hiç ödünç vermemek daha akıllıca olur. Çünkü bizim böyle bir kitaba müracaat etmemizle, hiç okumadığımız bir kitaba müracaat etmemiz aynı şeyler değildir.

Hiç kimse her şeyi yeniden keşfedip doğru bilgileri yeniden ve sıfırdan edinemez. Biz müminiz, öyleyse okumada seçmeci olmalıyız ve bin yıllardır doğru olarak bilinen, ya da en azından yanlışlanamayan şeyleri doğru kabul ederek okumaya başlamalıyız. Bazılarının dediği gibi, her şeyi oku da doğru olanı alır, yanlış olanı bırakırsın düşüncesi çok yanlış ve bir o kadar da saçmadır. Çünkü doğru ve yanlış yargısını insan, kafasındaki bilgilere göre verir. Öyleyse edindiğimiz bilgilerin öncelikle doğru bilgiler olmasına dikkat etmeliyiz. Bir Müslüman için bin dört yüz küsur yıldır yanlışlanamayan ve İslam’ın ana damarını oluşturan bilgilerden daha güveniliri olamaz. O halde okuyucunun öncelikle bu kesin bilgilerle, tabir çok hoş değil ama, kafasını formatlaması ve zemini adeta onlarla oluşturması, ondan sonra diğer bilgileri alması gerekir. Ta ki doğruyu yanlışı onlara göre anlayabilsin. Salt akılla düşündüğümüzde dahi en kestirme ve en isabetli yol budur. Çünkü bunun alternatifi, doğruluğu tam tespit edilmemiş her türlü bilgiyi alma ve ondan sonra vereceği kararları onlarla vermedir. Böyle bir yolun diğerine göre çok daha uzun ve riskli olduğu açıktır. Şu halde Müslüman bir genç öncelikle Kuranı Kerim ve Resulüllah hakkında yeterli bilgiye sahip olmalıdır. Kuranıkerim’in canlı hale gelmiş şekli olan sünneti ve Hz. Peygamberin sîretini iyi tanımalıdır. Hangi sahada çalışıyor olursa olsun bir Müslüman, Kuranıkerim’i ve Hz. Peygamber’in hayatını, orijinalitesi olan eserlerden sürekli okumalıdır. Resulüllah hakkında yeni yazılan ve özelliği olan her kitabı alıp okumalıdır. Tabir uygunsa, âdeta pergelinin bir ayağı burada durmalı, diğer ayağı ise âlemi dolaşmalıdır. Okumalarının temelini Kitap Sünnet ve temel akide konuları oluşturmalıdır. Ta ki, her okuduğu kitabı bunlara vurarak değerlendirme imkânı yakalayabilsin.

Okurken hem bilgilerini düzenli ve sistemli bir şekilde artırmayı, hem de dilini geliştirmeyi hedeflemelidir. Çünkü dil sihirli bir araçtır ve hiç kimse kendi ana dilini çok iyi bilmeden, özellikle soyut mefhumları iyi anlayamaz ve anlatamaz. Bu aynı zamanda bize Kuranıkerim’in bir emridir. Bu sebeple Türkçeyi çok iyi kullanan yazarların eserlerini mutlaka okumalıdır. Ayrıca sağlam bilgi dediğimiz şey; insanı, doğayı, güzeli, çirkini, fiziği ve meta fiziği olduğu gibi tanımaktan ibarettir. Dikkat edecek olursak, felsefenin konuları da bunlardır. Ancak Batı felsefesi ve tarihine geçmeden önce yine en basitinden, en ağırına doğru bu konuları anlatan düşünce ağırlıklı kitapları okumalı ve bu konular hakkında sahip olmamız gereken temel bilgileri, temel dünya görüşümüzü ve temel kanaatlerimizi edinmeliyiz. Aksi takdirde hiçbir alanda isabetli ve doğru şeyler düşünemeyiz ve söyleyemeyiz. Bunlara felsefe dememize gerek yok, İslam’ın bize yüklediği tefekkür, tedebbür, nazar teemmül, istidlal, tezekkür, tefekkuh, akletme… Görevlerimizi yaparak bu konuları yine de öğrenmeliyiz. Yeter ki, öncelikle müslüman düşünürlerin yazdıklarından başlayalım.

Ayrıca okuduğumuz kitapları grup halinde okur ve aramızda tartışırsak çok daha iyi anlayabiliriz.

Bizim hocalara da sorarak öğrencilerimizle hazırladığımız bir kitap listemiz var. Bu liste on beş yıl önce hazırlandı ve tam olarak güncellenemedi. Buna rağmen işe yarayabilir. Facebook sayfama (facebook.com/faruk5er) koyuyorum ve şöyle bir şey söylüyorum: Okumak isteyen arkadaşlar buradan yirmi otuz kitap seçip bize gönderirse biz o kitapları onun için mantıklı bir sıraya koyar, ona iade ederiz.

Ayrıca tecrübeye dayalı olarak ve gerekçesiyle birlikte bu listede olması gereken kitaplar bize yazılırsa onları da ekleyebiliriz.

Yolunuz açık olsun.

#Hz. Peygamber
٪d سنوات قبل
Kitap okuma tecrübeleri
Sadece içki sofrasında oturmak mı?
Kara dinlilerle milletin savaşı
Türkiye’nin tezlerini kim anlatacak…
Enflasyon ile mücadelede beklentileri kırmak ve fiyat yapışkanlığının önüne geçmek
Cari açık ve Gabar’dan gelecek 3,2 milyar dolar