|
Bir kadının cani olarak portresi

I-

Bosnalı Müslümanlara soy kırım uygulayan Radovan Karadziç, duruşmalara katılmıyor. Duruşmalara katılmaya katılmaya hürriyetini bulursa şaşırmayalım.

Kime söylüyorum ki! Şaşırmayı bile unutmuş unutkanlar topluluğuna .

Bu sitem de nereden çıktı diyorsunuz?!

Karadziç''in suç ortağı Bilyana Plavsiç geçen hafta serbest bırakıldı. Savaş suçlusu olarak 11 yıla hüküm giymiş kadının erkenden bırakılıvermesi medyamızın hiç ilgisini çekmedi.HİÇ!

II-

Adı Bilyana Plavsiç.

Bosnalı Sırp.

Kadın.

Biyoloğ.

Yukarıdaki künyeyi, kadınlar gelecek dünya düzelecek diyen, kalbi temiz feminist arkadaşlara ithaf ediyorum. Plavsiç kadın. Eğitimli bir kadın.İktidarın/gücün çirkefine sonuna kadar bulaşmış bir kadın.1995 Srebrenika katliamının sorumlularından bir kadın.

Hayatında pek çok ilk var. Çirkeflerin de ilki olur değil mi? O da savaş suçundan yargılanıp ceza alan ilk kadın.

Kadınnnnnn!

2003''te yargılandı. Mahkemede pişman olduğunu söyledi. Mahkemeden çıkar çıkmaz da hiç de pişman değilim dedi. Ceza indiriminden faydalanmak için bir ayağını kaldırıp "pişmanım" demişti. Pişmanlığı dilinin ucundaydı yani. Kalbine hiç inmemişti. Çünkü kalbi yoktu.

"Bosnalı Müslümanlar ölümü hak ediyordu, genetik olarak bozulmuşlardı" diyen bir "bilim kadını" var karşımızda. Aldığı eğitim kendisine, insanları yaşaması gerekenler ölmesi gerekenler diye kategorileştirme hakkı veriyor demek ki!

Kini ve intikamı bilimsel kelimelerle örtünce, katliamlar katliam olmaktan çıkıyor Batılı kardeşlerimizin nezdinde. Birinci sömürüyü –ah pardon küreselleştirme demem gerekiyordu değil mi- böyle "başarmış"lardı. Biyoloji ve antropoloji eşliğinde.

Tam da "Dünya"nın adaletine güvenmek için kalbimiz şifa niyetine delil topluyordu. Şifa niyetine kalbi olan insanların peşindeydik. Kalbi olanların. Müslüman, Hıristiyan, Yahudi,Hindu,ya da Budist değil.Kalbi olanların peşinde idik.

Ama hayır. Savaş suçlusu olarak yargılanan ilk kadın yönetici, 11 yıllık süresi dolmadan serbest bırakılıverdi. Cuma günü yazmıştım. Tekrarlayacağım için beni affedin. Modern hukuk canileri, katilleri ve hırsızları seviyor. Mahkûm haklarından sonuna kadar yararlanabilmeleri için esnekliğini arttırdıkça artıyor.

Tarihler 27 Ekim 2009''u gösteriyordu. Medyamız hiç ilgilenmedi. Hiç haber olmadı caninin hürriyeti. Necla Nazır''ın yıllarca aynı yastığa baş koyup da terk edilme acısını "ne boyu boyuma ne huyu huyuma benziyordu" cümleleri eşliğinde güncellediği, ex aşkı Ferdi Tayfur''a sitemi kadar bile yer bulmadı medyamızda.

1995 Srebrenica katliamından sağ kurtulanlar derneğinin başkanı Münire Subasiç, "Nasıl Plavsiç özgürlük hakkına sahip oluyor da ben oğlumun zalimce öldürülmesinden 14 yıl sonra onu kemiklerini bulup toprağa verme hakkına sahip olmuyorum" diye haykırıyordu oysa. Sesindeki acıyı dağlar ve taşlar duydu.

Denizler ve ağaçlar.

Börtü böcek bütün dünya.

Sadece biz duymadık.İnsan kategorisinde yer alanlar yani.Biz kalbi olmayan "kategorik insanlar"!!!

14 yıl önce
Bir kadının cani olarak portresi
Büyük imkânlar ve zihin karıştıran sorular
Evvelbahar
Siz hiç “ayben”e para gönderdiniz mi?
Irak: Kurtların sessizliği…
Direniş meşrudur, tükür kardeşim