|
“Daha UFO’lar saldırmadı babaanne!”
I


Allah bu acıyı unutturmasın duası dilimizden düşmüyor.



Lakin, acı acıya eklenmeye devam ediyor.



2016 yılı Cumhuriyet tarihinin en uzun yılı, Aralık ayı 2016'nın en uzun ayı oldu.



Darbe teşebbüsleri, terörist saldırılar, katliamlar, suikastler bitmiyor.



Bir kaç yıl önce, öldürülen Rus büyükelçi için Türkiye'nin kalbi durdu denecek olsa kimse inanmazdı.



Pazartesi günü tecrübe ettik. Sahiden kalbimiz durdu. Aklımız, fikrimiz durdu. Kelimelerimiz dondu.



En acilinden analiz attıranlar bile bir kaç dakikalığına da olsa sustu.



Günlük hayattaki konuşmaların seyri bile değişti.



Aşağıda aktaracağım konuşma Salı günü minibüste yaşandı.



Yaşlı bir hanım torunu ile birlikte bindi minibüse. Minibüse bindiğinde yaşlı kadının elinde cep telefonu, torunun elinde tablet vardı. Yakut küpeli, ağzında akide şekeri kelimelerle konuşan yaşlı kadın, minibüse bindim hadi kapatıyorum diye telefonunu kapatmaya çalışsa da, karşı taraf sözü söze eklemeye devam ediyor olmalıydı ki, bir türlü vedalaşma sahnesi gerçekleşemedi.



Küçük kız boş yerlerden birine oturdu. Babaanne ayakta, telefonu kapatıp şoföre ücretini verip öyle oturmayı düşünüyor olmalı. Son bir kapatma cümlesi olarak “Başımıza gelmedik kalmadı” dedi. Torunu kafasını tabletten hiç kaldırmadan daha UFO'lar saldırmadı babaanne deyince, şoför zınk diye durdu. Ayaktaki bütün yolcular mini otobüs ebatlarındaki aracın içinde keskin bir savrulma yaşadı.



Elinde zikirmatik ile dua eden kadın zikirmatiğini önündeki kadının kafasına düşürdü.



Arkada oturanlar basamaklara düştü.



Kapı açık olsa yemin ediyorum aşağı düşmüştüm diye şoföre tepki gösterenler oldu.



Bir tek küçük kız “konumunu ve durumunu” muhafaza etti. Başını tabletten kaldırmadan söylediği, daha UFO'lar saldırmadı cümlesini ortaya pimi çekilmiş bomba gibi bırakıp, kaldığı yerden oyununa devam etti.



Daha sonra emekli ilkokul öğretmeni olduğunu öğrendiğimiz babaanne, UFO'ların saldırmasını bekleyen torununun o cümlesini nereye koyacağını bilemeden baktı hepimizin yüzüne. Özür dilerim dedi çaresizlikle. Çocuk işte diyecekti, diyemedi.



Şoför sanki canlı yayına bağlanmış da olayın teferruatını anlatıyormuş gibi konuşmaya başladı: “Kafa kalmadı şerefsizim. Gecemiz tavşan uykusu, gündüzümüz pusu korkusu oldu. Çocuk daha UFO'lar saldırmadı deyince... Onlar da mı sıraya girdi, dedim. Sabaha kadar cep telefonumdan haber kovaladım. Uykusuz kafa gündüz gözüne kabus görür oldu.”



Zikirmatiğini öndeki yolcunun kafasına düşürmüş olan kadın tövbe tövbe diyerek zikirmatiğini yeniden eline aldı. Dua edelim. Biz en çok dua edelim dedi.



Bir anda bütün minibüs dua üzerine görüş bildirmeye başladı. Kimisi duadan başka bir şey gelmiyor elimizden dedi, kimisi biz dua edeceğimize yetkililer daha ciddi güvenlik tedbirleri alsa dedi, kimisi dünyanın çivisi çıktı tedbirin tedbirliği mi kaldı dedi.





II


Dualarımızın kabul olması için öncelikle esaslı bir tövbede bulunalım.



Diyeceksiniz ki güvenlik meseleleri devlet meselesidir bizim bireyler olarak tövbe etmemiz, dua etmemiz neyi değiştirir.



Öncelikle “dua dua edeni değiştirir.”



Dua eden ümitsizlikten çıkar gaybın sahibi Allah'a yaklaşır.



Dua eden, dua ettiği müddetçe korkularından kurtulur da kıyamet koparken elindeki bir fidanı dikmenin sorumluluğuna gark olur.



Dua eden sorumluluk sahibidir.



Sorumluluk sahibi birey, incinmemeyi de incitmemeyi de erdem bilir.



Dua edenler sadece Allah'a teslim olur, iman gücü ile dünyevi bütün güçlere kafa tutar.



Lakin bir sorunumuz var.



Dua etmek, cümleleri arka arkaya sıralamak değildir.



Dua etmek, beddua frekansında ilerlemek değildir.



Tövbe edemeyenler dua edemez.



Kendisinden başka kimseleri sevmeyenler dua edemez.



Kibriyle mağrur olanlar dua edemez.



Ah ihlas ile dua etmeye bir başlayabilsek...



Meraklısı için not

: Pazartesi günü İstanbul'da gözlemlediğim güvenlik zafiyetine dair yazacağımı söylemiştim. Kalbim fetva vermedi, eşeğin aklına karpuz kabuğu getirme hele dur dedi.




#Suikast
#Darbe teşebbüsleri
#terörist saldırıları
#UFO
7 yıl önce
“Daha UFO’lar saldırmadı babaanne!”
Ne olacak bu anne babaların hali?
Seçim sonrası ekonomide manzara nasıl?
Amerikan siyasetinin İsrail ‘trajedisi’
Jeopolitik sürpriz: ABD, Rusya ve İsrail nasıl anlaştı?
Nazlı seçmen günlerinde siyaset