Ey insan; insanların bayramlarda yeni elbiseler giymesi tabii ki çok önemlidir. Ama sadece gündüzleri... Lütfen geceleri bayramlık giysilerinle uyumaktan vazgeç!

Ey insan; hafızan iyice zayıfladı senin. Az önce elini öptüğün insanların ellerini dönüp dönüp yeniden öpüyorsun. Odada ben hariç topu topu altı kişi var ve sen az önce yirmi dokuzuncu turuna başladın!

Ey insan; büyüklerin bayramda ellerini öpen küçüklerine armağanlar vermesi adettir. Ama hem sen artık küçük değilsin, hem de son model bir BMW, bayram armağanı olamayacak kadar pahalı birşey. Bu küsme triplerinle bütün akrabaları kendine güldürüyorsun!

Ey insan; misafirlikte giymen için nezaketen verilmiş terlikleri giderken çıkarmalısın. "Ben bu terlikleri eve götüreceğim!" diye tutturman çok ayıp doğrusu!

Ey insan; baklavayı herkes en az senin kadar çok sever. Ama sen sevmekle kalmayıp hepsini kendin yemek istiyorsun. Sırf baklava ikram ediyorlar diye bir eve kırkyedi defa bayram ziyaretine gidilmez ki canım! Bak insanlar artık bayramımızı bile kutlamıyorlar!

Ey insan; arkadaşlarının adreslerini yazdığın defteri kaybettiysen bu bayramda kimseye kart atmayıver! Tam 120 adet kartı, sırf bir yerlerde adresleri yayınlandığı için tanımadığın insanlara postaladın. Üstelik çoğu da Çinli!..

Ey insan; Kurban Bayramı diye dünyadaki bütün koyun nüfusunu kesmeye kalkmıyoruz. Sağda solda kesilmemiş koyun görmen son derece doğal. Ama senin her koyun gördüğünde polisi arayıp ihbarda bulunman pek doğal bir davranış sayılmaz.

Ey insan; kestiğin kurbanın derisini kendine saklamak istiyorsan bence bir sakıncası yok. Ama lütfen kapıya gelen resmî deri toplayıcılarına dilini çıkarma! Seni zorlamıyorlar ki canım!..

Ey insan; sana dönüş biletini bir hafta önceden almanı söylememiş miydim! Bayram dönüşü otobüslerde yer bulunmuyor dememiş miydim! Şimdi ne olacak peki? Geçen bayram yaptığımız gibi yine bagajda mı döneceğiz evimize?

Ey insan; bayramda çocuklarını lunaparka götürmen çok ince bir davranış. Ama keşke çarpışan arabalara kendin bineceğine onları bindirseydin!.. Çocuklar tam üç buçuk saattir aralıksız ağlayıp duruyor.

Ey insan; çarpışan araba olayını da iyice abartmışsın ayrıca. Adamlar kapıya dayanıp hasarlarını ödememizi istiyor. Çok haklılar!.. Tam altı adet çarpışan arabayı hurdaya çevirmişsin! Sen olsan çarpışan arabalarına kasko yaptırır mıydın?

Ey insan; sokaklarda davul çalınması bizim bayram geleneklerimizden biridir. Ama senin iddia ettiğin gibi, elindeki tokmağı alıp davulcuyu dövmek gibi bir geleneğimiz yoktur. Çabuk özür dile adamdan!

Ey insan; sence üçkağıtçılığın da tatil yapması gereken günler yok mudur? "Borsada değerlendireceğim!" diyerek bacak kadar çocukların bayram harçlıklarını ellerinden almaya utanmıyor musun? Hem de mübarek bayram günü!..

Ey insan; eve döndüğümüzde pantolonunu yeniden ütüleyeceğime söz veriyorum. Ama lütfen şimdi otur! İnsanlar pantolonun ütüsü bozulmasın diye kırkbeş dakikadır ayakta durmanı tuhaf karşılıyorlar!

Ey insan; bayram günlerinde insanlar genellikle başka şeylerden konuşmayı tercih ederler. Partinin seçim beyannamesini her ziyaret ettiğimiz evde yüksek sesle okuman yakışık almıyor. Hadi kısa olsa neyse, tam 138 sayfa!..