|
1000 gün aradan sonra genel merkezde

AK Parti'detasfiye mi revizyon mu mutabakat mı konusuna devam edelim.



Dışarıda ve içeride

“Cumhurbaşkanımız Erdoğan üzerinden yürütülen kara propaganda Ak Parti'ye nasıl sirayet etti”

sorusunun peşine düşeli epeyce oldu.



Siyasi rakiplerinin Erdoğan düşmanlığını anlayabiliriz. Uluslararası arenada Türkiye'nin kendi başına karar almasını yani

“bağımsızlaşması”

nı istemeyenlerin Erdoğan düşmanlığı üzerinden


Türkiye karşıtlığı yapmasını da...



Lakin anlayamadığımız husus, Ak Parti kurucusu ve son 15 yılın Türkiye siyasetine damgasını vurmuş bir “lider”e yanında durup en hafifinden “muhalefet” etmek nasıl bir düşüncenin ürünüdür?



En hafifinden “muhalefet” dedim. Düşmanlık da diyebilirdim. Şimdilik demiyorum.


***


Erdoğan'ı eleştirmekten söz etmiyorum. Ya da “Bu konuda sizin gibi düşünmüyorum” demekten de söz etmiyorum. Çünkü

Ak Parti hareketinin “istişare” ve ortak akıl konusunda diğer hiçbir partide olmayan bir gücünün varlığından haberdarım.


Neredeyse her hafta yapılan kamuoyu yoklamasının sonuçlarına göre politika geliştirmek...



MKYK ve MYK

gibi geniş istişare heyetlerinde tartışmalar... Bakanlar Kurulu'nda düşüncelerin açık açık söylenmesi...



Ve en önemlisi

Erdoğan'ın bıkmadan usanmadan toplantılarda dinleme özelliği.


Şahit olduğum bir kaç toplantıdan aklımda kalan bir şeyi buraya nakletmek isterim.



Cumhurbaşkanımız Erdoğan'ın bizlerin de katıldığı bir kaç toplantıda saatlerce katılımcıların her cümlesini dikkatlice dinlediğini, bizzat birebire not aldığını, şayet katılımcının sorusu varsa hiçbir soruyu atlamadığını ve o soruya cevap verdiğini bizzat müşahede ettim.



Erdoğan'ın bu özelliğini en çok da

“yol arkadaşları”

biliyor aslında.



Fakat ne hikmetse,

cumhurbaşkanı seçilmesiyle birlikte Ak Parti'yi Erdoğan'ın etki alanından çıkarmaya dönük birçok hamle gördük.


***


Detaylarına girmeyeceğim. Ama bugünlerde “Suriye” ve “Irak”ı parçalayıp bir yeni İsrail kurma hesapları yapanların, Türkiye, Erdoğan ve Türkiye'yi dönüştüren “hakim parti” Ak Parti üzerinde de

“ameliyat yapmak”

istedikleri gerçeğini hatırlamamız gerekiyor.



Erdoğan'ın etki alanındaki Ak Parti'nin ve dolayısıyla Türkiye'nin “Ortadoğu'da 22 ülkenin sınırları değişecek” diyen eski Amerika Dışişleri Bakanı'nın görüşlerine rıza göstermeyeceğini gördükleri için hamle yapıldığını düşünüyorum.


Ortadoğu'da bir yeni İsrail hesabındakilerin, Ak Parti içindeki bir takım odakları da etkilediklerini düşünüyorum.



Bu nedenle de 7 Haziran 2015 seçimlerine giderken propaganda döneminde neler yapıldığına bir kez daha bakılması gerektiğini düşünüyorum.



***


Hülasa, Cumhurbaşkanımız Erdoğan, Türkiye'nin “hakim partisi” Ak Parti'nin milletten aldığı yüzde 50'ye yakın oy ile Türkiye'yi dönüştüren siyasi aktör olduğunun farkında. Yine o partiyi kurucu liderinden koparıp başka bir kulvara sokmak isteyenlerin de...



Ve

o kulvarı açanların Türkiye'nin bekası konusunda ciddi hesaplarının olduğunun da farkında.


O yüzden

lider ile partisi arasında açılan makas önce 1 Kasım'da sonra 16 Nisan'da Erdoğan'ın ve ona inananların büyük gayreti ile kapandı.


Erdoğan, partisine yeniden dönüyor ve bu dönüş en çok da Türkiye'yi kuşatanların oyunlarını bozuyor.



Şimdi yeni bir süreç başlıyor.



Bugün Recep Tayyip Erdoğan 1000 güne yakın bir ayrılıktan sonra Ak Parti'ye geri dönüyor.



Geri dönerken, 7 Haziran sürecinde kimler ne yaptı biliyor...16 Nisan referandumunun propaganda döneminde

“Kimler ritmini bozdu. Ayak sürüdü. 'Yan gelip yattı', yükü yine birkaç kişinin omzuna yıkıp arkadan parsayı kimler kapmak istedi”

biliyor.



21 Mayıs'taki Ak Parti Olağanüstü Kongresi'nde genel başkan seçilecek olan Erdoğan, daha 16 Nisan akşamı partisine hedefi göstermişti.



2019'daki yerel ve cumhurbaşkanlığı seçimleri.


Referandumun progaganda döneminde yan gelip yatanlar, yükü yine bir kaç kişinin üzerine yıkanlar, ritmi bozanlar Ak Parti'den tasfiye olacak.



Bir kitle partisi olan

Ak Parti'de “beklemeyi” bilenler yeniden sahne alacak. Sürpriz geri dönüşler olacak. Erdoğan “mutabakat” nedir hepimize bir kez daha gösterecek.


Ankara'yı iyi bilen bir dostum şöyle dedi:

“Ak Parti'de artık çıta yüzde 50+1”.



#Cumhurbaşkanı
#Recep Tayyip Erdoğan
#AK Parti
#MKYK
7 yıl önce
1000 gün aradan sonra genel merkezde
Malazgirt’ten Dumlupınar’a..
Almanya’da yaşayan Müslümanların soruları
Tüketiciyi aldatanları tüketici denetlesin
İkiyüzlü dünyanın 200 günü
Garson nereye baksın?