|
Poker suratlılar, FETÖ’cü itirafçılar

“Ben demiştim" demek istemezdim. Ama öyle oldu.



Şükür ki bir kısmı çarçabuk tespit edildi de büyük yıkımlara neden olmadan çözüldü. En azından öyle zannediyoruz!



“Neden bahsediyorsun" diyenlere hemen arz edeyim:



Bu köşede 3 kez

“FETÖ'cü itirafçıların itirafları üzerinden iddianame hazırlanmamalı. Mutlaka diğer delillere de bakılmalı"

diye yazmıştım. Devamında FETÖ'cü itirafçıların yasal boşlukları bildiklerini ayrıca kamuoyu oluşturmadaki becerilerine atıf yapmıştım.



Örnek olarak da eski Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) 1. Dairesi Başkanı İbrahim Okur ile, HSYK Başkanvekili Ahmet Hamsici'nin ifadelerini vermiştim.



Aman dikkat diye de uyarmıştım.

FETÖ'cüler için “poker suratlılar" demiştim.


Etkin pişmanlıktan yararlanma bahanesiyle itirafçı olan ve verdikleri ifadeler doğrultusunda FETÖ gerçekliğini başka bir yere evirenlere karşı uyanık olunması gerektiğini söyledikçe birileri tarafından eleştirilmiştim de…



Dışarıdan yapılan eleştiriler neyse de birkaç dostumun yaklaşımı beni ziyadesiyle tedirgin etmişti. Hele bir de

Hamsici ve Okur'un “çok kıymetli itiraflarda bulunduğu" kanaatine sahip olmaları yok mu?

Neyse.



Benim gerekçem çok açıktı. Bu herifler öyle bir eğitimden geçmişlerdi ki

bilmediğimiz yeni bir şey söylemiyorlardı. Kaçanlara suçu atıp kendilerini ve deşifre olmamışları koruyorlardı. Dahası soruşturmayı yönlendirecek türden ifadeler veriyorlardı. Bunu da gözümüzün içine baka baka birileri pazarlıyordu.


FETÖ'cü itirafçılar arasına geçtiğimiz günlerde

“Paşa" lakaplı Astsubay Zekeriya Kuzu

da katılmıştı.



“Menfez Paşası" olarak bildiğimiz ve

Cumhurbaşkanımıza suikast için Marmaris'e giden FETÖ'cü askerlerin başındaki Kuzu, “bülbül gibi ötmüş" ve “Hâlâ görevde olan birçok FETÖ'cü'yü deşifre etmişti" sözüm ona!


Kuzu'nun yalancı ve iftiracı olduğu tespit edilmiş.


Gelen haberlere göre

Zekeriya Kuzu

“İtiraflarda bulunacağım ve FETÖ'cüleri deşifre edeceğim" diye dilekçe verdikten sonra,

önüne konan fotoğraflardan 42 askeri teşhis etmiş

. Çiğli Askeri Üssü'nde görevli olan askerleri FETÖ'cü olmakla itham edip yakalatmıştı.



11 gün gözaltında kalan askerlerin ifadeleri

Menfez Paşası'nın hedef saptırdığını ve iftiracı olduğunu göstermiş.


İfadelerde neler yok ki? Kişisel husumeti nedeniyle iftira atılan da var, hedef saptırmak için hiç alakası olmayanları FETÖ'cülükle suçlama da…



Menfez Paşası Kuzu'nun iftira dolu “itirafları" bize bir gerçeği göstermiş olmalı.


FETÖ'nün alçak elemanlarının itirafçı kisvesi altında davaları sulandırmak ve yönünü değiştirmek için türlü tezgahlar kurabileceği gerçeğini...


İtiraflar elbette bu karanlık örgütün çözülmesinde bize ışık tutacaktır.



Ancak bir kez daha yinelemek isterim ki sadece itiraflar üzerinden FETÖ davalarına bakmak ya da iddianameleri hazırlamak tuzağa düşmek olacaktır.



'Ah diyoruz' başka bir şey gelmiyor elimizden

Halep

bize ne söylüyor, ne diyor da biz duymuyoruz?



Halep bize ne söylerse söylesin, biz duymuyoruz!



***



Büyük hesap içerisinde Halep bir ayrıntı olarak görünüyor olabilir.



Askeri harekat merkezlerindeki herhangi bir haritanın üzerinde bir noktanın ismi de olabilir; Halep!



Demografik yapısının değişip değişmemesi üzerinden büyük hesapta karlı çıkacaklar listesinde kimlerin olacağının da önemi olabilir…



Ölen, yaralanan ya da göç edenler sadece istatistiksel olarak rakamlardan da oluşabilir.



Lakin

Halep bir kadim şehirdi.


Bir Müslüman coğrafyaydı.



Bir Türkmen yurduydu.


Binlerce yıllık geleneği olan…



Caddelerinde, sokaklarında, mahallelerinde yaşayanlarla var olandı.



Bugünlerde ölümü soluyan, ölen, yıkılan, yok olan şehirdir; Halep!



Çığlık atan ve fakat çığlığı artık duyulmayan şehirdir.


Ölen şehirdir Halep, her gün her saat bir kat daha ölen şehirdir!


Halep hicranımız, Halep kahrımızdır.



Halep'ten yükselen her “feryat” bizde bir “ah”dır.



“Ah diyoruz” başka bir şey gelmiyor elimizden!



#FETÖ
#Ahmet Hamsici
#Zekeriya Kuzu
7 yıl önce
Poker suratlılar, FETÖ’cü itirafçılar
Evvelbahar
Siz hiç “ayben”e para gönderdiniz mi?
Irak: Kurtların sessizliği…
Direniş meşrudur, tükür kardeşim
Columbia’da ‘Filistin’le Dayanışma Çadırları’