Babam bana; “Nerdee o eski bayramlar...” derdi...

Her bayramda anlatırdı... Çok bir şey anlamazdık, ama her defasında heyecanla dinlerdik...

Muhtemelen dedem de babama aynısını demiştir... “Nerdee o eski bayramlar...”

Zira ben de çocuğuma aynısını diyorum;

“Nerdee o eski bayramlar...”

Kızımdan cevap;

“Nerde?!..”

(Bu kuşak böyle işte, biraz değişik!..)

Tabii ki hakiki manada bayram, anne ve babanın elini öpmek onların hayır dualarını almaktır...

Bayram, tekbir ve tesbihattır...

Bayram, namazdır, kabir ziyaretidir...

Bayram, küslerin barıştığı gündür...

Bayram, mübarektir...

Ve tabii ki bizim zamanımızda (ki gençler bunu duymaktan bıkmışlardır) bayram biraz farklıydı...

Bayram, Bayram Gazetesi’ydi...

Bayramların ikinci gününden itibaren bitimine kadarki günlerde sadece Bayram Gazetesi çıkarılırdı. Yasaya göre gündelik gazetelerin bayramlarda yayımlanması yasaktı...

Sonra o kanun kalktı... Neden böyle bir kanun vardı hala bilmem...

Bayram, dede, nine, amca, hala, teyze, dayı ziyaretiydi...

Bayram, harçlıktı...

Toplu mesaj yoktu...

Bayram, tebrik kartıydı...

En aforizmik tebrik kartını seçmek için saatler harcanırdı...

Gönderilen tebrik kartlarının çoğu bayramdan sonra ulaşırdı sahibine...

Uzaktaki akrabalara telefon etmek için “Acil-Yıldırım” talebi iletilirdi santrale...

Bayramlarda hangi liderin nerede namaz kıldığı haberleri geçerdi...

Demirel, Erbakan, Türkeş ve diğer siyasi parti liderlerinin hangi camide bayram namazı kıldığını öğrenirdik...

Ecevit’i hatırlamıyorum... (Google’dan aradım bir tek kendi cenaze namazı ile ilgili haber var... Işığı bol olsun...)

Baykal dönemi ile birlikte CHP liderinin de bayram namazı haberi çıkmaya başlamıştı...

Sonra Kılıçdaroğlu dönemi başladı...

Şimdiye kadar Kılıçdaroğlu’ndan bayram, cuma, teravih, teheccüd..vs, hiçbir namaz haberi almamıştık... (Google’ın yalancısıyım!..)

Lakin dün, bayramın ilk günü ve ilk defa, şöyle bir haber düştü;

“Ankara’dan İstanbul’a başlattığı yürüyüş kapsamında Bolu’da bulunan Kılıçdaroğlu, bayram namazını kamp alanı yakınlarındaki Karacaağaç köyündeki camide kıldı...”

Velhasıl yürüyüş Gandhi’ye yaramış!..

Seferi olduğu için oruç tutamamıştı ama bayram namazlarına başlamış mübarek!..

Umarım İstanbul yakınlarında da Cuma Namazı kılar...

Zaten yürüyüşten önce; “Zeytin, Kur'an-ı Kerim ‘de geçen bir ağaçtır...” diyerek sinyali vermişti!..

Yeni bayramlar böyle işte... Nerdee o eski bayramlar?!..

Bu vesile ile tüm Alem-i İslam’ın mübarek Ramazan Bayramı’nı tebrik ediyorum...