"Bin yıldır bu toprakları vatan yapmak için döktüğümüz kanlara yenilerinin eklendiğini, ekleneceğini bilerek, mücadelemizi durmadan, duraksamadan sürdüreceğiz...”

Böyle diyordu Erdoğan, Beşiktaş'taki menfur saldırıdan sonra...

Kitabın ortasından konuşmuştu...

Zira “Bin yıldır bu toprakları vatan yapmak için döktüğümüz kan...” diyerek saldırıların gerçek sebebini çok net bir şekilde ortaya koydu...

Evet bizim mücadelemiz bin yıldır sürüyor...

Bin yıldır savaşıyoruz bu topraklarda aynı Haçlı ordusuna karşı...

Papa Ürben'in (1096'da) fetvasıyla başlayan Haçlı saldırılarına bin yıldır karşı koyuyoruz...

Bin yıldır direniyor Anadolu.., beylikleriyle, obalarıyla, Selçuklusuyla, Osmanlısıyla, Türkiye Cumhuriyeti'yle...

Bugün yaşadıklarımız bin yıllık Haçlı saldırılarının 21. Yüzyıl versiyonudur...

Terör örgütü üyelerine kucak açan, örgüte sınırımızda silah, mühimmat, lojistik..vs, sağlayan Haçlı zihniyeti, bin yıllık yenilginin intikamını almak istemekte...

Lakin “bin yıldır” anlamadılar...

Bir ölür, “bin” diriliriz...

Evet bin yıldır sürüyor bu mücadele...

Bin yıl önce yüzbinlerce Haçlı gelmişti bu toprakları istila etmek üzere...

Bakın koalisyon güçlerine.., bin yıl sonra yine aynı Haçlı ordusu toplanmış bölgede...

Lakin ne yaparsanız yapın, nafile...

Terörle Türkiye'ye ayar vermezsiniz...

Terörün amacı toplumda umutsuzluk oluşturmak, tedhiş ve korku yaymak...

Toplum katmanlarında kırılma sağlamak, insanları depresif hale getirip, sadme'ye düçar etmektir...

Lakin beceremezsiniz...

Zira bu toplum terör saldırılarına karşı şerbetlidir...

Erdoğan hatırlatmıştı, tekrar edelim;

Başaramayacaksınız..,

Milletimizi bölemeyeceksiniz..,

Bayrağımızı indiremeyeceksiniz..,

Vatanımızı parçalayamayacaksınız..,

Devletimizi yıkamayacaksınız..,

Ezanlarımızı susturamayacaksınız..,

Bu ülkeye diz çöktüremeyeceksiniz..,

Bu halka boyunduruk vuramayacaksınız...

Neden mi?..

Bin yıllık tecrübemiz, ve daha da önemlisi imanımız var...