11 Eylül saldırılarından bir hafta sonra dönemin ABD Başkanı George W. Bush, 'Haçlı Seferi' başlattıklarını ilan etmişti. Bush, ulusal güvenlik konusunda danışmanlarıyla Camp David'de yaptığı istişare toplantılarının ardından 17 Eylül'de Amerikan vatandaşlarına hitaben yaptığı konuşmada, ''Terörizme karşı bu Haçlı Seferi, bu savaş zaman alacaktır. Amerikalılar sabırlı olmalıdır'' dedi.
Bush, saldırılardan ABD'nin eski ortağı El-Kaide'yi sorumlu tuttu ve ilk Haçlı Seferi'ni Afganistan'a gerçekleştirdi. Haçlı Seferleri Afganistan ile sınırlı kalamazdı. Ancak başka yerler için bahane gerekiyordu. Kısa sürede ABD-İngiliz yapımı senaryo sonucu bahane oluşturuldu. Haçlı seferlerinin ikinci durağı Irak oldu. Şimdilerde İngiltere'de ortaya çıkan raporlar, Irak'ın hangi yalanlarla hedefe konduğunu gün yüzüne çıkardı. Ama “ba'de harabi'l-Basra”oldu, ne çare.
Daha fazla özgürlük ve demokrasi için (!) ikinci Haçlı Seferi'ni Irak'a gerçekleştiren ABD, işgal süresince Ortadoğu'yu dizayn faaliyetlerine başladı. İşgalden kısa bir süre sonra Bush'un Ulusal Güvenlik Danışmanı görevini yürüten ve daha sonra Dışişleri Bakanı olan Condoleezza Rice, Ortadoğu'da 22 ülkenin sınırlarının değişeceğini müjdeledi (!)
ABD, Irak'ı işgali sırasında neredeyse hiçbir direnişle karşılaşmadı. İran'ın hegemonyasındaki Şiiler, işgale en çok sevinen kesim oldu. ABD'de Irak'ta bir tek Irak El-Kaidesi teşriki mesaide bulundu. O mesai neticesinde de IŞİD peydahlandı. ABD de kendisine direnen (!) Irak El-Kaidesi mensuplarını Ebu Gureyb Cezaevi'nde eğitime aldı. O kadar zorlu eğitimden geçirildiler ki, işkence bile diyebiliriz bu eğitime. Ebu Gureyb'teki turuncu giyimli bu mahkûmlar bir gece firar etti ve Irak El-Kaidesi'nden ayrılarak Irak İslam Devleti adında kendi örgütlerini kurdular.
Turuncu kıyafetli bu mahkûmlar özgürlüklerine kavuşunca her ne hikmetse Haçlı Ordularının özel birlikleri şovalyelerinin kıyafetini tercih ettiler. Kara giyimli bu militanlar, tıpkı Kara Şövalyelerin yaptığı gibi Müslümanlara saldırdı. Tek fark Kara Şovalyeler Hristiyanlık adına Müslümanları katlediyordu, bunlar Müslümanlık adına Müslümanları katletmeye başladı.
IŞİD'in infaz ettiği kişilere turuncu giydirmesinin arkasında da bir mesaj var. Mesajın ne olduğunu bilmiyorum ama IŞİD ile mücadele için oluşturulan koalisyonda görev alan bir komutan,
demişti bana. Ben de “gibi” fazla değil mi” diye karşılık verince, komutan tebessüm etmekle yetinmişti.
Zaten o tarihten sonra adı IŞİD oldu. Irak İslam Devleti, Irak Şam İslam Devleti oldu. IŞİD'in Suriye'deki ilk icraatı da Esed rejimini bitirmek üzere olan muhaliflere saldırmak oldu
George W. Bush, 2001 yılında Haçlı Seferi'ni başlattığında tarihte olduğu gibi Hristiyanlardan oluşan bir ordu kursaydı, bugün IŞİD sayesinde İslam coğrafyasında yapılan tahribatın 100'de 1'ini yapamazdı. IŞİD tam da Bush'un Haçlı Seferleri ile yapmak istediğini yapıyor.
IŞİD, Ramazan ayının son günlerinde İstanbul'da
'na Medine'de de
'ye saldırdı. IŞİD'in bu zamana kadar üstlendiği misyona bakıldığında asıl hedefin Kabe'nin olduğu apaçık. Allah'ın evi Kabe'ye bu zamana kadar çok saldırılar oldu. En meşhur saldırı Fil süresinde anlatılıyor. Yaklaşık 1400 yıl önce Ebrehe filleriyle Kabe'yi yerle bir etmek istedi. Ancak Cenabı Allah ebabil kuşlarını göndererek, Ebrehe'nin fillerini ve ordusunu yerle bir etti.