|
ABD ziyareti, PKK ve irtica!..

Başbakan Tayip Erdoğan''ın ABD ziyareti, kendisinden önce Washington''a giden Irak Devlet Başkanı Celal Talabani''nin çelişkili ama önemli çıkışlar içeren dört açıklaması, Abdullah Öcalan''la pazarlık süreci, Öcalan''ın ateşkes çağrısı, PKK''nın kabul edip ateşkes kararı alması, Başbakan Erdoğan ve TSK''nın “pazarlık” ifadesine karşı sözleri, ABD-Türkiye-Irak arasındaki PKK diplomasisinin seyri, Cumhurbaşkanı ve kuvvet komutanların sert açıklamaları ve son olarak Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt''ın naklen yayınlanan konuşması.

Bütün bunlar birkaç gün içinde oldu. Cumhurbaşkanı seçimi, Türk-ABD ilişkileri, Kuzey Irak, terörle mücadele adı altında gelişen belirsizlikler.. Hepsi kendi başına bir ülkeyi yeterince sarsacak potansiyel kriz alanları… Daha yakından bakalım:

Talabani''nin sözleri: “PKK''yı ikna ettik”, “yakında ateşkes ilan edecek”, “Türkiye ve diğer komşular Irak''ın içişlerine karışırsa biz de o ülkelerdeki muhalif güçleri destekleriz” ve son olarak “PKK bitti” şeklindeki ifadeleri. Bu sözler ABD ziyaretini sırasında sarf edildi. Bu sözler Talabani''nin ya da Irak''ın değil, ABD''nin PKK politikasını yansıtan sözler.

Talabani''nin sözleri resmi çevrelerde yoğun tepki gördü. “Resmen ateşkes” ifadesi rahatsızlık verdi. Türkiye''nin bir örgütler pazarlık etmeyeceği söylendi. Talabani sorumsuzlukla suçlandı. Ancak Talabani, “PKK bitti” erken Türkiye''nin, Kandil Dağı''ndaki PKK''lılar için genel af çıkarmasını istedi. Bu şart, PKK üzerinden uygulanan politikanın ayrıntılarını biraz daha ortaya çıkardı.

Ardından Öcalan''la pazarlık gündeme geldi. ABD''nin Kürt politikasına, PKK''ya yüklediği misyona ve Talabani''nin sözlerine paralel olarak İmralı ile yürütülen görüşmelerden sonra Öcalan ateşkes çağrısı yaptı ve PKK''da ateşkes kararı aldı.

Türkiye''de belli çevreler tarafından desteklenirken belli çevreler tarafından ihanetle değerlendirilen süreç, önümüzdeki dönemin en önemli çatışma konusu olacaktır. Öcalan''la pazarlık ve genel af konusunun ABD''nin PKK üzerinden yürüttüğü politikanın unsurlarından biri olduğu ortada. Tahmin ettiğimiz doğruysa, pazarlık sürecinin de af sürecinin de olgunlaşmaya doğru seyrettiğini göreceğiz. Tabi içerideki direnç, reaksiyon bütün hesapları bozmazsa…

Mesele PKK ile sınırlı değil. Türkiye gelecekte Kürtlerle ilişkisini ne şekilde yürüteceğini belirlemek zorunda. PKK tasfiye edildiğinde bugün yaşanan kriz sona erecek mi? Elbette hayır!.. Bu nedenle konu dar anlamda PKK değil, Türkiye ile Kürtler arasında belirlenecek gelecek sorunudur. “İşbirliği ve uyum mu yoksa çatışma ve nihai hesaplaşma mı” sorusunun cevabıdır.

Kürt meselesi ve Cumhurbaşkanlığı, Türk dış politikasını ve içerideki güç dengesini derinden etkileyen iki önemli konu. Ama nedense çatışma bu merkezlerden uzaklaştırılıp başka mecralara sürükleniyor. Yeniden başlatılan irtica tartışmaları, son derece kurnazca belirlenmiş ve planlanmış bur politikanın gsötergesi. PKK ve Kürt meselesi konusunda cesur ve rasyonel adım atmaya cesaret edemeyenler irtica gibi; Türkiye''de toplumla savaş stratejisine dönüşmüş bir kavrama sağınıp hem başarısızlıklarını kamufle ediyor hem de donkunulmazlıklarını güvence altına alıyor. Hamasi ve artık ezberlediğimiz cümleler tekrarlanıp duruyor. Bu sözlerin, tavırların, yaklaşımın şimdiye kadar hiç bir çözüm önermediğini görmedik mi hala?

Cumhurbaşkanı seçimi, bu makamın Türkiye''de temsil ettiği iktidar, bu iktidarı elde etmek için yürütülen büyük kavga kamuoyunun dikkatlerinden uzak tutuluyor. Bunun yerine irtica kampanyaları öne çıkarılıyor. Nasıl olsa karşılarında İslamcı geçmişten gelen bir siyasi kadro var.

Daha önce de aynısı olmadı mı? Anadolu insanının değerleri üzerinden iktidar/sınıf/dokunulmazlık mücadelesi yürütenler şimdi bunu tekrar ediyor. Bu sefer psikolojik ortam hazır. Nasıl olsa dünyada İslam ve terör tehdidine karşı kirli savaş yürütülüyor. Bu savaşın Türkiye ayağı 28 Şubat''la başlatılmıştı. Şimdi neden kaldığı yerden devam etmesin? Nasıl olsa George Bush ve ekibi daha yeni insanlığı “İslamci faşistler''le savaş”a çağırdı. Türkiye''deki iktidar/dokunulmazlık mücadelesi neden irtica ile ya da “islamofaşistlerle mücadele”ye dönüşmesin! Şimdi olduğu gibi… PKK, Kürt meselesi ve iktidar/rejim mücadelesi, yine irtica kampanyaları arkasında devam edecek…

18 yıl önce
ABD ziyareti, PKK ve irtica!..
Trump’ın Pentagon atağı ne anlama geliyor?
“Kur’ân İslâm’ı” söylemi, neden tehlikeli?
Ne olacak bu anne babaların hali?
Seçim sonrası ekonomide manzara nasıl?
Amerikan siyasetinin İsrail ‘trajedisi’