Şunu biliyorum, siyasetin gidişatı bazen beklediğiniz gibi olmaz. Siyaseten olacağını düşündüğünüz bazı gelişmeler tam tersi etki yaratabilir. Halkın tepkisi ise bazen hiç ummadığınız gibi olur. Seçim tarihi, millet iradesinin bir çok kez herkesi terse yatırdığı örneklerle doludur.
Ankara'ya uzun zamandır gitmiyordum. AK Parti kongresini izlemeye gittim. Orada gördüklerimin bir kısmına üzüldüm, bir kısmına ise umutlandım.
Şuraya yazıyorum, bir çok şeyde şaşıracağız. Tutmazsa bana hatırlatırsınız.
Binali Bey'i çok eskiden beri tanıyorum. Eğer kendi gibi olursa, herkesin şaşıracağı bir Başbakan olacak. Öyle “düşük profil”, “kısık ses”, “hitabet sorunu”, “Emanetçi”, “Erdoğan ile çalışma sorunu” gibi tüm negatif eleştirilerin hepsinden kolayca sıyrılacaktır.
Siz bakmayın CHP liderinin “Kan dökmeden bu işi yapamazsınız” demesine. Başkanlık sistemi, yeni Anayasa sandığımızdan daha kolay gerçekleşecek. Örnek, dokunulmazlık meselesi. Hani Anayasa Komisyonu'nda kavga edenler, ortalığı yakıp, yıkanlar nereye kayboldu? Hani CHP ilk turda “hayır” demişti ne oldu? Hani tehditlere ne oldu?
gücünün zirvesini yaşıyor. Tüm seçim ve referandum ihtimallerinde muhalefeti ezip geçeceğini gördüler.
Ayrıca Davutoğlu döneminde, sistemin tıkandığını, Başkanlık sistemi gelmeden ülke yönetiminin rahatlamayacağını herkes gördü. Zaten fiili olarak yaşanılan Başkanlık sistemine öyle güçlü bir itiraz olmayacak ve yine şaşıracağız.
Eski bir bürokrat olarak şunu söyleyebilirim: AK Parti iktidarlarının en kötü dönemi ve en verimsiz dönemi 1 Kasım-22 Mayıs tarihleri arasında geçmiştir. Sistem tıkanmış, devletin çarkları yavaşlamıştı. Bundan doğrusu çok ürkmüştüm. Şimdi
üretim beklenecek
ürokrasi sakin bir Başbakan beklerken, sessiz ama hızlı iş yapılmasını isteyen bir iktidarla karşılaşacak. Artık iki başlı yönetim laflarını bahane eden kalmayacak, çalışmayan bürokrat saf dışı kalacak.
Bu dönemde en çok şikayet edilen konuların başında gelen, medya ve kamuoyundaki seviyesizlik, böyle gitmeyecek. Zira herkes şikayetçi artık.
Büyüme ve ilerleme zamanlarında aklı kuvvetli, eli kalemli insanlara ihtiyaç olur. Bence bunların zamanı geliyor ve hepimiz şaşıracağız.
Bir mühendis olan Binali Bey, Ulaştırma Bakanlığı döneminde teknik projeleriyle hep gündeme geldi. Başbakanlığı döneminde de aynı olacak. Siyasi tartışmalar yerine, iş merkezli bir politika izleyecektir.
ü
Dolayısı ile daha sakin bir dönem olacak.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da tüm bunlar üzerine iç kamuoyu yerine dış politikaya yöneleceğini ve iç gündemle uğraşmayacağını göreceğiz. Bu da polemik ve kavga arayanların elini boşa çıkartacak.