Şöyle eli ayağı olan, bir kafası, içinde de bir aklı olan birilerinden mi bahsediliyor bilemiyorum. Lakin PKK'yı, Paralel Örgüt'ü, IŞİD'i, DHKP-C'yi aynı anda yöneten, buna uluslararası güçleri, bir kısım siyasi partileri, ulusal ve global medya organlarını da ekleyen bir üst akıl varsa eğer, eh, bu öyle pek insan gibi değil de, biraz insan üstü bir canlı olabilir.
Ben yine de bir “üst akıl” olduğunu varsayıyorum. Türkiye'ye karşı düşmanca emeller besleyenler var, doğru. Yaşadıklarımıza bakarsak, ülke cidden saldırı altında ve buna yabancı çevrelerin bir desteği söz konusu ('Dış Mihrak' lafını kullanmıyorum artık, gına geldi).
Buna karşı ne yapmalıyız? Sıralayayım kendimce.
Hamaseti, sloganı ve duygusal tepkileri bir kenara bırakalım. Üst aklın ülkeye karşı bir stratejisi, bir oyun planı varsa, daha iyi oyun kurmak, daha iyi stratejiler üretmek zorundayız.
Silahını, uçağını, tankını, topunu kendi üreten, kimseye bağımlı olmayan bir savunma sanayi gerekir. Yerli insansız hava araçlarını üreten Bayraktar ekibi buna en güzel örnek.
Milli sanayisi uçak gemisini ürettiğinde ve bu gemi, Akdeniz'e, Karadeniz'e çıkıp boy gösterdiğinde, o meşhur üst akıl, Türkiye'ye karşı bir adım atarken iyice düşünür. Güçlü ve yerli savuma sanayi, ordusu, istihbaratı olan ülkenin kendisi artık üst akıl seviyesine gelmiştir.
Dünyadaki silah tekelini BM'nin 5 daimi temsilcisi, ABD, Rusya, Fransa, İngiltere ve Çin elinde tutuyor.
Dünya savaşı dediğiniz şey, öyle nükleer silahlarla, füzelere yapılmıyor sadece. Finans artık bir savaş aracı olarak kullanılıyor. Finans dünyasında etkin olan, yerli ve milli oyunculara ihtiyaç var. Üst akıl dünyada etkin finans oyuncuları olan bir ülkeye öyle yan gözle bakamaz.
Global finans oyuncularının merkezi Londra ve New York'tur.
Bir ülke kendi tezlerini, haklılığını ve fikrini dünyaya yayacak medyaya sahip değilse, bir yanı eksik demektir. Türkiye aleyhine, düzenli olarak ABD ve Avrupa'da yayılan haberlere, algı operasyonlarına aynı güçte cevap vermek için global bir medya gücüne sahip olmak gerekir. O zaman üst akıl, bir haber yaptırırken kendisine karşı aynı güçte haberin geri döneceğini bilir.
Uluslararası medyanın merkezi Londra ve New York'tur.
Mursi'nin haklarını, Suriye'de insanlık suçlarını, Türkiye'nin Paralel Örgüte karşı haklarını, uluslararası tahkim davalarının neredeyse tamamını yabancı hukuk büroları takip ediyor. Gelecek yıllarda global köye dönen dünyada, uluslararası hukuk daha da önemli hale gelecek.
Dünyada kimin uluslararası bir davası varsa Londra'daki ofislere gitmek zorundadır, merkez orasıdır.
ABD ve İngiltere'yi dünyada güçlü kılan şeylerden biri ürettiği bilgi ve fikirdir. Üniversiteleri dünyanın en etkin kurumlarıdır. Düşünce kuruluşlarının ürettiği raporlar, araştırmalar her yerde etki yapar. Türkiye'nin dünyada etkin üniversitesi de, düşünce kuruluşu da bulunmuyor. Üst akıl dediğimiz şeyin madeni üniversiteler ve düşünce kuruluşlarıdır. Hepsi oradan çıkar.
Uluslararası bilgi üretim merkezi ABD ve İngiltere'dir.
Dünyada sanayi devriminden daha büyük bir devrim yaşanıyor. Adı da 'Dijital Devrim'. Bu devrimi yapan ülkelerle, yapamayanlar arasında çok derin ve çok büyük uçurumlar oluşuyor. Teknolojik üstünlük, bir süre sonra askeri üstünlükten daha önemli hale gelecek.
Türkiye henüz kaçırmadığı 'Dijital Devrimi' yakalayamazsa ve ortak bir parçası olmazsa, bir süre sonra araba fabrikası da kursa, petrol de bulsa çok fark etmeyecek.
Dijital devrimin merkezi Amerika'dır.
