Grubumuzun ekonomi dergisi 'Derin Ekonomi'de, bu konuyu, ABD'deki 'faşistleşmeyi', Amerikalı entelektüellerin endişelerini ve Cumhuriyetçi Parti'den başkan adayı
.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da pek çok uluslararası toplantıda dile getirdiği gibi, G20 Grubu'ndaki belirli bir ülke grubu ve liderleri,
, artık dünya ekonomisinin bugün ve geleceği için, küresel sistemin sürdürülebilirliği açısından büyük bir tehlike arz ettiğini belirtmekteler. Üretilen katma değer eşit bir şekilde paylaşılmasa da, milli gelir büyümeye devam ettiğinden ve
Bugün, tıkanan sistem ile, insanlar artık geleceğe dönük korku içindeler ve gelişmiş ekonomilerde ilk kez çok yüksek oranlı bir 'tasarruf' eğilimi söz konusu.
Avrupa, sosyo-ekonomik sistemdeki tıkanmayı ve orta sınıftaki mutsuzluğu, siyasetin sağ cephesinde bir radikalleşmeye dönüştürüyor ve radikal sağ partilerin oylarında ciddi bir artış söz konusu.
Trump'un Cumhuriyetçi Parti başkan aday adayı olarak, radikal bir söylemle götürdüğü seçim kampanyasına cevap alması da, eğitimli Amerikalıları endişelendiriyor.
Küresel piyasalarda, 2009-2014 dönemi, dünya ekonomisinin büyümesi ve uluslararası ticarete yönelik kötü haberler, önde gelen merkez bankalarının parasal desteklerinin devam edeceği anlamına da geldiğinden, piyasalarca olumlu karşılanmış ve hisse senedi piyasalarına 'bol paradan nasipleneceğiz' anlamında, aşırı iyimserlikle gelen alımlarla, hisse senedi fiyatlarına yükselişler olarak yansımıştı.
. Çünkü, önde gelen merkez bankalarının küresel ekonomide var olan bu sıkıntılı tabloyu desteklemek adına yapabilecekleri parasal genişleme adımlarında artık limitlere dayanılmış durumda.
Bu nedenle, küresel ekonomik sıkıntılar ve bu sıkıntıların ABD ekonomisi üzerindeki olası etkilerine bağlı olarak, faiz artırımında hem aceleci olmayacaklarını , hem de çok kademeli bir artış öngördüklerini açıklaması sonrasında, FED Başkanı Yellen'ın sözleri hem ABD, hem de Avrupa hisse senetlerine satış getirmiş durumda.
Puslu havaları seven ve artan küresel ve siyasi belirsizlikten nemalanan altın ons başına 1,250 ile 1,225 dolar aralığındaki hareketini sürdürürken, ABD petrolü de varil başına 27 doların altına inmiş durumda.
Ham petroldeki satış dalgası ve zayıflayan kredi piyasaları sorunu daha da derinleştiriyor.
piyasadaki moralsizlik önemli bir risk ve Türkiye'nin dikkatli olması gerekiyor. Merkez bankalarının sorunları çözmede giderek daha yetersiz kaldıklarına dair görüş daha güçlenir ise, gelişmekte olan ekonomilerden sermaye çıkışı hızlanabilir.