|
Yunanistan bir çıksa, Finlandiya sırada
Siyaset dünyasından medyaya, iş dünyasından kahve sohbetlerine, Meclis Başkanlığı seçimi üzerinden yürütülen tüm olası koalisyon senaryoları fos çıktı. Şahsımın, seçimlerin tamamlanmasından bir hafta sonradan itibaren dile getirdiği ve iş dünyasının pek çok sivil toplum kuruluşu ile paylaştığı senaryolar çerçevesinde, halen yüzde 40 AK Parti-MHP koalisyonu, yüzde 60 'Tekrar Seçim' senaryo setimde bir değişiklik söz konusu değil. CHP, MHP ve HDP'nin birbirlerine yönelik ifadeleri, eleştirileri, hatta suçlamaları, koalisyon müzakere sürecini daha da karmaşık hale getirmiş durumda. Bu nedenle, Yunanistan konusunda 'dananın kuyruğunun kopacağı', 5 Temmuz'daki (yarın) referandumun hemen öncesinde, son kez, Yunanistan meselesini çiziktirmeyi sürdüreceğim.

Kanımca, Syriza Hükümeti, yarınki referandum öncesinde, bir hafta boyunca bankaları tatil etmesi ve sermaye hareketlerine, yani ülkeye döviz giriş ve çıkışına kontrol getirmesi suretiyle, doğru bir taktik izlemedi. Bu tür tedbirler tersine etkiye sebep olur. Yani, Yunan Halkı'nın referandumda, kreditörler, yani Avrupa Merkez Bankası (ECB), AB Komisyonu ve Uluslararası Para Fonu (IMF) aleyhine 'hayır' demeleri halinde, Yunanistan'ı daha da zor günler beklediği imajı veren bir 'kontrol' politikası ters tepmiş olacak ki, referandum öncesi yapılan kamuoyu yoklamalarında 'evet'in ağır basması nedeniyle, Başbakan Çipras ve Maliye Bakanı Varufakis 'hayır' sonucu çıkması adına çabalarını arttırmış durumda.

Sıradaki 'gönüllü' ülke Finlandiya

Bu arada, AB Komisyon Başkanı Juncker'in 'anlaşmada 60 milyon euroya takıldık. Yunanistan için, masadan kalkmasına değmezdi' sözleri sonrasında, Yunan televizyonları bankamatiklerdeki emekli insanları ve kuyrukları göstererek '60 milyon euro için değer miydi' şeklinde yayın yapıyorlarmış. Çipras'ın işi kolay değil. Zaman zaman Türkiye'deki hükümetleri de sıkıştırmayı deneyen batı medyası, Syriza Hükümeti üzerinde müthiş bir 'psikolojik' baskı oluşturuyor. Bu noktada, IMF'in Yunanistan'ın 2018 yılına kadar 50 milyar euroluk finansmana ihtiyacı olacağı ve bu nedenle, hükümetin müzakere masasındaki yapısal reformları uygulamaması halinde, Yunanistan'ın yine borçlarının bir kısmının silinmesinin şart olduğu yönündeki açıklamaları da, baskıyı arttırır nitelikte.

Eğer, iki haftadır dikkatle takip ettiğimiz süreç, bir dizi başarısızlık ve hem AB, hem de Yunan tarafının kötü yönetimi ile, Yunanistan'ın Euro Bölgesi'nden çıkması ile sonuçlanır ise, bu gelişmenin en ilginç sonuçlarından birisi, 'çıkış yok' olarak tanıtılmış olan Eurozone Projesi'nin, 'demek ki, çıkış olabiliyormuş' yönü olacak. Bu durumda, Yunanistan'ın bir tatsızlık çıkması sonrasında, 'gönüllü' olarak Eurozone'dan çıkmak isteyecek olan ilk ülke, iddia ediyorum, Finlandiya olacak. Çünkü, Finlandiya uzun süredir, Euro Bölgesi'nde olması nedeniyle, çok ciddi rekabet dezavantajı olduğunu düşünüyor. Nitekim, mayıs ayı itibariyle Finlandiya'da işsizlik, yüzde 11,8 ile, son 13 yılın rekorunu kırmış durumda. Finlandiya, yeniden rekabetçi bir ekonomi olması ve işsizliğin azalması için sistemden ayrılması gerektiğini tartışıyor ise, eminim, Yunanistan'dan sonra, ilk o takip edecektir.

Ada esnafı çözümü 'nakit'te bulmuş

Bu arada, son bir haftadır, Yunanistan'ın çıkmaza giren borç krizi ve Yunan Hükümeti'nin hem referandum, hem de bankalardan para çekme limiti ve sermaye hareketlerini kısıtlama kararı sonrasında, Yunan turizmciler yaşananlardan olumsuz etkilenmemek için ziyaretçilerine 'nakit parayla gelin' çağrısı yapmakta. Yunanistan'ın en tanınan turizm adalarından Mikonos Adası'na giden turistler de bu çağrı ve uyarıya uyduklarını göstermekteler. Bir yabancı turist, aslında bir endişeleri olmadığını; bununla birlikte tedbirli olarak geldiklerini, adaya ulaşmalarını sağlayan gemide ATM olduğunu ve her ihtimale karşı kredi kartı kullanılamaz diye nakit para çektiklerini belirtmiş.

Ada esnafı da, şu ana kadar nakit para konusunda bir sıkıntı yaşanmadığını belirtiyor ve turistlerin daha çok nakit para vermesini talep ettiklerini belirtiyor. Böylece, bankalar açılana kadar para sıkıntısı yaşanmayacağı umut edilmekte. Esnaf, turistlerin çok anlayışlı olduklarını ve kendileri ile işbirliği yaptıklarına işaret ediyor. Yani, Yunan adaları bir şekilde şu ana kadar sorun yaşamamış. 5 Temmuz pazar günkü referandumdan 'hayır' çıkar ve Yunan halkı kendi hükümetinin arkasında durur ise, bakalım AB'nin 'ağır başlı' ağbileri bu süreci nasıl yönetecekler?
#Yunanistan
#finlandiya
#küresel ekonomi
9 yıl önce
Yunanistan bir çıksa, Finlandiya sırada
Ne olacak bu anne babaların hali?
Seçim sonrası ekonomide manzara nasıl?
Amerikan siyasetinin İsrail ‘trajedisi’
Jeopolitik sürpriz: ABD, Rusya ve İsrail nasıl anlaştı?
Nazlı seçmen günlerinde siyaset