|
Rusya ile arayı ne kadar düzelttik
MOSKOVA


Dışişleri Bakanlığı'nın diplomasi masalarında dirsek çürütmüş deneyimli diplomatıyla Rusya'yı konuşuyoruz.



“Rusların nasıl çalıştıklarını biliyorsun”

dedikten sonra gözümün içine bakıyor. Baktı, cevabı ben ondan bekliyorum, yine kendisi devam ediyor:

“Ruslar, masaya oturdukları zaman önce kendi paylarını şöyle bir kenara ayırırlar, onu hiç konuşturmazlar, tartışmaya açmazlar. Sonra senin payın üzerinden pazarlık yapmaya başlarlar.”


Başbakan Binali Yıldırım ile birlikte Moskova'dayız. Kafamızda, 'Ne için gidiyoruz, ne ile döneceğiz' sorusu var. Türk hariciyesinin deneyimli ismine bakarsanız, Ruslarla ilişkileri normalleştirmeye çalışırken işimiz kolay değil. Gerçi, yukarıda aktardığım cümlelerin devamında bardağın dolu kısmına koyabileceğimiz güzel bir haber de var. Aynı diplomatın ifadesiyle:

“Suriye'de ABD'lilerle yapamadığımızı Ruslarla yaptık.”

Bu ne demek? Şu demek: Fırat Kalkanı Operasyonu işini aslında ABD'lilerle değil, Ruslarla kotardık. Putin'in Cumhurbaşkanı Erdoğan ile yaptığı görüşmelerde Fırat Kalkanı Operasyonu için “

Siz ilerlemeye devam edin, biz belki ara sıra kayıtlara girmesi için eleştirel açıklamalar yaparız ama, siz işin bu kısmıyla ilgilenmeyin”

mealinde cümleler kurup, Türkiye'nin Suriye topraklarında yürüttüğü operasyonlara karşı özünde ses çıkarmayan bir tutum sergilediğini biliyoruz. Bu, az şey değil tabii. Ha, ABD'li 'müttefiklerimize' kalsa, onlar Fırat Kalkanı Operasyonu'ndan zaten hiç hoşlanmadılar. Nedeni basit. Kendi oyun planları bozulduğu için, bu işten bir türlü hoşnut olamadılar. O halde karşımıza şöyle bir gerçek çıkıyor. Eğer bugün, ABD eliyle Kuzey Suriye'de boylu boyunca bir PKK kuşağı projesini hayata geçirme çabaları Türkiye tarafından sekteye uğratılmışsa/uğratılıyorsa, bu neticeye Rusya ile yürütülen çalışma sayesinde ulaşıyoruz demektir.



TÜRKİYE İLE TAM NORMALLEŞME NE ZAMAN


Moskova ziyaretinde Başbakan Binali Yıldırım'a eşlik eden 7 bakanın görev alanlarına baktığımızda, bu gezinin ekonomi ve enerji ağırlıklı bir gündeme sahip olduğu anlaşılıyor. Rusya Devlet Başkanı Putin'in Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Ağustos ayında St. Petersburg'da yaptığı görüşmede ilişkilerin hızla normalleşmesini sağlamak gibi bir hedef ortaya konmuştu. Ama işin gerçeği, bu normalleşme süreci bugüne kadar hızlı bir şekilde ilerlemedi. Rusya, 24 Kasım 2015'te Suriye'deki uçaklarının Türk Hava Sahası'nda düşürülmesinden sonra Türkiye'ye yönelik başlattığı ambargonun büyük bölümünü hala uygulamaya devam ediyor. En kolayı bu olur diye düşündüğümüz yaş meyve sebze ürünlerinde bile, 16 kalem üründen sadece 5'inin ihracatına izin verilmiş durumda. Mesela, biliyor muydunuz bilmiyorum, Türkiye'den Rusya'ya henüz domates gitmiyor. Başka alanlarda da bu sınırlamaların önemli bir bölümü devam ediyor. Türk vatandaşlarına yönelik vize uygulamaları da kaldırılmış değil. Başbakan Yıldırım'ın gezisinin temel amacı da bu zaten. Bu iş artık daha fazla uzamasın, vizeler, ambargolar kalksın, ilişkiler Kasım 2015 öncesi olduğu gibi normal seyrinde devam etsin. Dün, Rus ve Türk heyetleri arasında yapılan görüşmelerde Türk tarafının bütün çabası bu yönde oldu. Başbakan Yıldırım, Rus mevkidaşı Medvedev ile ortak basın toplantısında ilişkileri hızla normalleştirme arzusunu tekrar dile getirdi. Medvedev de, yaptırımların büyük bölümünün kalkacağını söyledi. Söyledi ama, ne kadar kalkacağını göreceğiz.



BAŞBAKAN BAHÇELİ'YE SELAM VERMEK İÇİN UĞRAMIŞ


Uçaktan birkaç izlenim paylaşıp yazıyı o şekilde tamamlayalım. Başbakan Yıldırım, keyifliydi. Sorularımızın çoğuna neşeli, esprili cevaplar verdi. Eşlik eden gazeteciler olarak aramızda sözleştiğimiz için gezinin ilk buluşmasında iç siyaset ve Cumhurbaşkanlığı/Başkanlık Sistemi uzlaşmasına dair sorular yönelttik. Geziye çıkmadan önce haber kanalları, Yıldırım ile Bahçeli'nin Meclis'te sürpriz bir görüşme yaptıklarını son dakika haberi olarak geçmişlerdi. Haliyle hepimizin en çok merak ettiği konu da bu idi. Başbakan'dan öğrendik ki, meğer bu planlı bir görüşme değil imiş. Başkanlık uzlaşmasında bir pürüz çıktı da o yüzden oturdular 'şüphesi' de doğru çıkmadı. Başbakan Meclis'te Bahçeli'nin odasının yanından geçerken selam vermek istemiş, MHP lideri de kendisini çaya davet ettiği için 20 dakika oturup konuşmuşlar. Ankara'da habercilerin lüzumsuz yere heyecan yaptıkları o kadar çok hadise var ki. Bu onların sonuncusu olmuş işte.




#Rusya
#Dışişleri Bakanlığı
#Binali Yıldırım
#Fırat Kalkanı Operasyonu
7 yıl önce
Rusya ile arayı ne kadar düzelttik
Mülâhaza etmek
Siyasetçileri bürokratlara kurban etmek
Musallada bir sosyolog daha… Vehbi Başer’in ardından
Taşkent’in öbür yüzü
‘Korkuluk’…