|
Ya hasta yoksa?

Küçük çocuğunun kanser olduğunu söyleyen ve yardım isteyen birine sırt dönmek, insanlığa sığmaz.

Bu şekilde yardım talep eden bir kadına, hiç tanımadığı bir kişi para vermiş.

Onları izleyen bir başkası ise daha sonra yaklaşıp o kadının doğru konuşmadığını söylemiş.

“Az önce yalan söyleyen bir kadına para verdiniz. Çocuğu hasta değil, sapsağlam. Tanıyorum.”

Yardımda bulunan adam çok sevinmiş.

“Çok şükür” demiş.


*

Şehir hastaneleriyle ilgili Kemal Beyimizin söyledikleri kulağıma geldiğinde inanmadım.

Biri şaka yapıyor olmalı diye düşündüm.

Yahut bir karikatürdür, yakıştırmadır vs…

Kısa süre sonra kendiliğinden karşıma çıktı ve örüntüsünü seyrettim, sesini dinledim…

O cümleleri kendi ağzından duydum.

Yine inanasım gelmedi.

*

Yapılan şehir hastanelerine söyleyecek bir söz bulamamış.

Göstermelik değil, konuşmaya değmeyecek kadar küçük değil.

Aksine devasa tesis her biri.

Kusur bulmanın imkânı yok.

O halde ne diyor Kemal Beyimiz?

“Ya o şehirde hasta yoksa?”

*

Harika!

Muhteşem bir cevap.

Rastgele bin kişi toplasanız, onlardan bu hastanelerle ilgili bir eleştiri cümlesi isteseniz, hiç birinin aklına böyle bir laf etmek gelmez.

Rengini beğenmeyen çıkar, kat sayısını beğenmeyen çıkar.

Adına itiraz eden olur…

Ne bileyim bin kişiden en az yüz çeşit farklı eleştiri cümlesi alırsınız da Kemal Beyimizin verdiği cevabı duyamazsanız.

*

“Ya o şehirde hasta yoksa?”

İçin de ürperir mi?

*

Evvelce, yapılan her hizmete itiraz geliştirirken, az buçuk bir temel arardı bu kafadakiler.

Şimdi o kadarına bile gerek görmüyorlar belli ki.

Boğaz altından geçen raylı sistemden ya hiç geçen olmazsa?

Köprüleri ya kimse kullanmazsa?

Kanal İstanbul da ya boşa yapılacaksa?

Bütün gemiler orayı kullanmak istemezse?

Boğaz da kapanacak.

O zaman mecbur karadan yürütecekler gemileri.

Ne hoş mantık.

*

Keşke bütün hastaneler boşa yapılmış olsa.

Hiçbir şehirde tek hasta kalmasa.

Cezaevleri bile bomboş olsa da gardiyanlar sinek avlasa.

Polisler kovalayıp yakalayacak kimse bulamasa.

Hırsız, uğursuz tek kişiye bile rastlamasak.

Emniyet lağvedilse.

*

Ordu bile lüzumsuz hale gelse.

Silahlar paslansa.

Bombalar küflense.

Savaş uçaklarını örümcekler kaplasa.

Hepsinin tekerleklerini söküp kümes yapsak.

Savaş gemilerini spor maksatlı kullansak.

Her türlü tedbir fuzuli olsa.

Yine çok üzülür mü bu arkadaşlar?

#Emniyet
#Tedbir
7 yıl önce
Ya hasta yoksa?
İstiklal Mahkemeleri, babalar, oğullar ve torunlar
Ne olacak bu anne babaların hali?
Seçim sonrası ekonomide manzara nasıl?
Amerikan siyasetinin İsrail ‘trajedisi’
Jeopolitik sürpriz: ABD, Rusya ve İsrail nasıl anlaştı?