|
Bir Kadın Tanıdım

Sultan Ahmet adliyesinde başkâtip olarak görev yaptığı yıllardı. Bir gün hiç tanımadığı bir kadın onu telefonla aradı. Kadın, onun büyük bir hayranıydı ve telefonda: “Eşim beni aldattı. Bu yüzden ayrıldık. Çaldığım tüm kapılar yüzüme kapandı. İntihar etmek istiyorum.” der ve son isteği olarak da telefonla ondan kendi hayatını anlatan bir şiir yazmasını ister. Adam, kadını teselli etmeye çalışırken, kadından ısrarlı bir şekilde görüşme talebi gelir. Israr karşısında talebi kabul eder. Buluşma yeri olarak İstanbul Ortaköy'de bir araya gelirler. Karşısındaki kadın; oldukça güzel ve genç bir hanımefendidir. Kısa sürede sohbet koyulaşır ve kadın anlattıkça anlatıyor, o da dinliyordu. Eşinin kendisini terk ederek bir bayan arkadaşıyla aldattığını, eşinden ayrıldıktan sonra çalıştığı işyerlerinde huzuru bulamadığını, çalıştığı yerlerde güzelliğinden dolayı rahatsız edildiğini ve ne yapacağını bilemediğini söyler. Bu durumdan kurtulmak için çeşitli çareler aradığını; ama bir çıkış bulamadığını gözleri dolarak anlatır. Onu böyle gördükçe aklında kadına yazacağı şiiri düşünür ve zihninden şunları yazar:



“Bir kadın tanıdım çok ağlıyordu/Gözünden sel gibi yaş akıyordu.



Teselli verecek dost arıyordu/ Eşinden ayrılmış bir hali vardı...”



Eşinin kendisini neden terk ettiğini sorduğunda ise cevap alamaz. Bunu üzerine şiirin ikinci dizesi de ortaya çıkar:



“Yaralı kalbini benden gizledi/Yalvardım yakardım bir sır vermedi.



Acıdım haline elim değmedi/Evinden ayrılmış bir hali vardı…”



Kadın, neredeyse yaşadığı her şeyi anlatmıştı. Eşini severek evlendiğini, onu bu kadar severken aldatılmasına anlam veremediğini söylüyordu. Bu, kendisine çok yara vermişti. Bu yüzden artık kimseyi sevecek güveni kalmamıştı:



“Dünyada sevmek, sevilmek bu muydu/ Düştüğü yollar da hayat yoluydu.



Gözleri ümitsiz yaşla doluydu/ Eşinden ayrılmış bir hali vardı...”



Sohbet o kadar koyulaşmıştı ki, o gün kadına adını dahi sormayı unutuvermişti. Zaten kadını bir daha da görmedi. Ama söz verdiği gibi şiirini tamamlamıştı. Adı da: ''Bir Kadın Tanıdım''. Halit Çelikoğlu; yazdığı bu şiirini, Elenor Plak'ın sahibi ve bestecisi Atilla Alpsakarya'ya okur. O da “Bu şiiri besteleyip Müslüm'e okutacağım. Müslüm için besteleyeceğim.” der. Zaten Çelikoğlu, Müslüm Gürses'in sesine hayrandır, en iyi yorumu onun yapacağından da emindir. Nitekim öyle de olur. Şiir bestelenir ve Müslüm Gürses tarafından yorumlanarak dillere destan bir esere dönüşür.



Eserin sahibi, Halit Çelikoğlu'nun hikâyesi ise şöyledir: 1 Nisan 1934 tarihinde Adapazarı'na bağlı bir köyde doğar. Çocukluğundan itibaren şiire olan ilgisi büyüktür. 1954'te babası vefat edince eğitim hayatını yarıda bırakır ve bir süre sonra askere gider. Askerde de şiire olan ilgisi devam eder. Bir arkadaşının tavsiyesi üzerine ilk şiir kitabı olan “Sevgi Damlacıkları”nı çıkarır. Fakat, kitap yeteri kadar ilgi görmez. Daha sonra Zabıt Kâtibi olarak memuriyete başlar. 1970'te İstanbul Sultanahmet adliyesine tayinini ister ve emekliliğine dek burada çalışır. 1972'de Unkapanı'nda Elif Plak'ın sahibi ve yapımcısı Kerem Güney'le tanışır. Bestesi yapılan ilk şiiri, Nuran Yakar tarafından okunan “Teselli arıyorum” dur. Fakat o da yeteri kadar ilgi görmez. Ardından Adnan Şenses'in yorumuyla piyasaya çıkan “Adımı Kalbine Yaz” 45'liğini çıkarır ve büyük bir ilgiyle karşılaşır. Bu eser, öyle büyük bir ilgi görür ki, 3 kaset fabrikası da gelen talepleri karşılamakta zorluk çeker. Elif Plak'tan toplam 35 eseri piyasaya çıkar. Aynı yıllarda, Devran Plak'tan Gönül Akkor yorumuyla sözü kendisine müziği Cavit Deringöl'e ait olan “Öyle Yaktın Ki Beni” şarkısı oldukça beğenilir. Sonrasında yine sözü kendisine, bestesi Rıfat Şanlıel'e ait olan “Benim Şikâyetim Aşktandır Aşktan” ve Elenor Plak'tan Zeki Müren yorumuyla çıkan “Hayat Sen Ne Çabuk Harcadın Beni'' eserleri çok sevilir. Profesyonel düzeyde müzikle ilgilenmeye böylece devam eder.



1982 yılında Günaydın Gazetesi'nin düzenlediği şiir yarışmasında “Bir Sevgi İstiyorum'' adlı eseri birinci olur. Bestesi Nejdet Tokatlıoğlu'na ait olan bu eseri Muazzez Abacı, Samime Sayan ve ardından Kamuran Akkor yorumlar. Şarkı, çok beğenilince birçok bestekarın dikkati Halit Çelikoğlu'na çevrilir. Yusuf Nalkesen, Mustafa Sayan, Cavit Deringöl, Nejdet Tokatlıoğlu, Teoman Alpay, Suat Sayın, Arif Sami Toker gibi bestekârlarla çalışmalara başlar.



Böylece eserlerinin etkisi hızla yayılır. Eserlerini yorumlayanlar arasında Zeki Müren, Ferdi Tayfur, Müslüm Gürses, Ceylan, Yıldırım Gürses, Emel Sayın, Hayri Şahin, Selami Şahin, Kibariye, Güllü, Hüseyin Altın, Bülent Ersoy, Kamuran Akkor, Gülden Karaböcek, Biricik ve Gökhan Güney gibi dev isimler vardır. “Bir Kadın Tanıdım, Talihsizler, Allah Muhtaç Etmesin, Dokunmayın, Kaderimden Silemedim, Sabrım Ağlıyor, Sevgilim Değilsin, Üstüme Düşme Benim, Yanlış Yaptın, Yaranamadım” gibi Müslüm Gürses tarafından dillere plesenk olan şarkıların sözleri de onun tarafından yazılmıştır.



Elbette onun yaptığı iş söz yazarlığıydı. Hem arabesk hem de sanat müziğine ilgisi vardı. Kendisine arabesk mi sanat müziği mi diye sorulunca şöyle yanıt veriyordu: “Notalara, makama ve enstrümanlara bağlı. Örneğin Zeki Müren'in yorumladığı “Gözlerin Doğuyor Gecelerime”yi hiçbir müziğine değişmem.”



“Zamanı içmişiz haberimiz yok” diyerek Müslüm Gürses'e izafiyet teorisini çökerten “Haberimiz Yok” şarkısının söz yazarı Çelikoğlu'nun Adapazarı'nda başlayan hayatı, 2012 yılında yüksek tansiyon sebebiyle İstanbul'da son buldu.






#Halit Çelikoğlu
#Bir Kadın Tanıdım
#Zeki Müren
#Ferdi Tayfur
#Müslüm Gürses
7 yıl önce
Bir Kadın Tanıdım
Uslanmaz Rubin’den Mister Kemal’e derin mesaj!
Evvelbahar
Siz hiç “ayben”e para gönderdiniz mi?
Irak: Kurtların sessizliği…
Direniş meşrudur, tükür kardeşim