|
Ortadoğu’nun geleceği İstanbul’dadır
Sınırlı dünyada sınırlı kaynaklarla, insanların zorunlu ihtiyaçlarını karşılamak için, arz ve talebi gözeten, nimet ve külfet dengesine önem veren, her alanda savurganlığın önüne geçen, bir ekonomik yapı ve kültürel dokuya ihtiyaç vardır.
Akıllı ülke, ekonomik, siyasal ve kültürel hayatın düzenlenmesinde, kaynakların verimli dağıtılmasını ve değerlendirilmesini sağlayacak, hukuki altyapısıyla, nitelikli insanları, bir mıknatıs gibi çeken ülkedir.

*

Soğuk Savaş
sonrası
Türkiye,
iç pazarlardan dış pazarlara yönelen ekonomisi, yüzyılların içinde oluşan kültürel, siyasal ve yasal birikimiyle, İslam dünyasının imrenilen ve örnek alınan bir ülkesi oldu.
Türkiye ekonomik ve siyasal alandaki başarılarıyla, ürün, hizmet ve bilgi üretim gücünü büyütmede, bilgi düzeyi yüksekliğinin, gelir düzeyi yüksekliğinden çok daha fonksiyonel olduğunu gösterdi.
Türkiye petrol zengini olmayan zengin ülkedir.

*

Türkiye'nin İslam dünyasına örnek olma özelliğini sürdürebilmesi,
“devlet"
işletmeleri
“millet"
işletmelerine dönüştürülmesine bağlıdır. Türkiye'de Özal döneminde başlayan milletleştirme süreci, yeni boyutlar kazanarak devam etmelidir.
Dünyada İbn Haldun'dan bu yana tartışıldığı gibi, devletin önde gelen işlevi üretici olmak değil, denetici olmaktır. Ekonomik gücün lokomotifi, devletten önce millettir. Millet zengin olursa, devlet güçlü olur.

*

Yerel ve küresel ekonomide tederik zinciri yöntemiyle, işletmeler, dünya ölçeğinde ağlar oluşturarak, çıktılarını bütün dünyaya sattıkları gibi, girdilerini de bütün dünyadan satın almaya başladılar.
Devletlerden önce işletmelerin savaştığı mobil dünyada, pek çok dünya işletmesinin önceliği fabrika sahibi olmak değil, bilgi sahibi olmaktır.
Nasıl dünyada bilginin değişmeyen tek bir vatanı yoksa, artık işletmelerin de değişmeyen tek bir vatanı yoktur. İşletmelerin ülkeleri değil, ilkeleri önemlidir. İstanbul ilkeli işletmelerin yeni vatanıdır.

*

İslam dünyası,
“Avrupa Birleşik Devletleri"
gibi, bir
“Orta Doğu Birleşik Devletleri"
olamadı. Ancak Türkiye, üç kıta ve üç denizin odak noktasındaki, geniş coğrafyası ve zengin demografik yapısıyla, İslam dünyasının özü ve özetidir. Dünyada köklü bir ekonomik ve kültürel paradigma değişimi yaşanıyor. Artık İstanbul, Londra gibi, Frankfurt gibi, dünyanın nitelikli insan ve finans kaynaklarının çekim merkezi ve İslam dünyasının kutup yıldızıdır.

*

Nitelikli insanların kentler arasında mekik dokuduğu, geçmişte benzeri görülmeyen mobil hayatta, girişimciye, teknolojik yeniliğine ve yatırımcı sermayeye, dünyayı yeniden inşa eden akıllı kentlerde vize sorulmaz. Mobil çağda, yüksek hızlı fiber optik kablolar, bütün kentleri akıllı kentlere dönüştürdü.

*

Mobil çağın dünyasında, akıllı kent olmayan hiçbir kent kalmayacak. Her kent
Richard Florida'
nın 3T'sine,
“Technoloji, Talent, Tolerance, Teknoloji, Yetenek
ve
Hoşgörü"
süne dört elle sarılacaktır.

*

Akıllı kent demek, binasız eğitim, yöneticisiz yönetim, fabrikasız üretim, polissiz güvenlik demektir.

*

İslam dünyasının geleceği İstanbul'da inşa edilecektir.

*

Akıllı insan olmadan akıllı kent olmaz.

Akıl gönülle akıl yolunu bulur.

Aklın gözü gönüldedir.
#Ortadoğu
#İstanbul
#Frankfurt
٪d سنوات قبل
Ortadoğu’nun geleceği İstanbul’dadır
Tevradî bir mitin Kur’anî bir kıssa ile tashihi
i-Nesli anlaşılmadan siyaset de olmaz, eğitim de…
İç talebe ilişkin öncü göstergeler ilave parasal sıkılaştırmaya işaret ediyor!
Enerjide bağımsız olmak
Târihin doğru yerinde durmak