*
Türklerin Avrupa'da 1354'te
da başlayan yolculuğu, 1361'de
1369'da
1389'da
1392'de
1430'da
1453'te
1463'te
1468'de
1526'da
1529'da
ya kadar, yeni katılmalarla, genişleyerek devam etti. Avrupa'ya kadar, yeni katılmalarla, genişleyerek devam etti. Avrupa'da
Asya'da
Afrika'da
Fatih'in kurumsallaştırdığı, bütün dinlerin ve geleneklerin güvenliğini sağlayan,
nın, hayat kaynakları, kutlu nehirler oldu.
*
Doğusu ve Batısıyla
yı bir kızıl elma olarak gören
Bu yüzden,
nın yönettiği gemilerle, Türkler
tan
ya geçtiler ve
kalesine yerleştiler. Türkler için,
'dan sonra
ya giden yol da açılmıştı. Fatih'in 1481'de sefere hazırlandığı bir dönemde, ellisini bulmayan bir yaşta ölümü, Osmanlıların gözünü
dan
ya çevirdi.
*
Kanuni döneminde Türklerin Kızıl Elma'sı Roma değil, Viyana'dır. Türkler Viyana'nın kapılarının önüne, bir kere değil, iki kere gittiler. Türklerin İstanbul'a geri gitmemek üzere gelişlerinin yıldönümleri kadar, Viyana'dan gerö dönüşlerinin yıldönümleri de önemlidir. Viyana'daki başarısızlığın kaynaklarını anlamadan, İstanbul'daki başarının kaynakları anlaşılmaz.
*
Türkler İstanbul'da başarılı olmuşlarsa, başarının çok ciddi sebebleri vardır, Viyana'da başarısız olmuşlarsa, başarısızlığın çok ciddi sebepleri vardır. Türkiye'nin geleceğini inşa etmede, geçmişin başarılarıyla birlikte başarısızlıklarından alınması gereken dersler, bütün ayrıntılarıyla ortaya konulmalıdır.
*
Hiçbir ülke kendisine yeni bir geçmiş inşa edemez. Ancak her ülke kendi geleceğini kendisi inşa eder.
Siyasal sınırların çok değşimediği, ekonomik sınırların sürekli değiştiği kare dünyanın yeni fatihleri, ürünleriyle, hizmetleriyle, bilgileriyle pazarlarda savaşan girişimcilerdir.
*
*
Kare dünya ya Fatih ya Akşemseddin olanların değil, hem Fatih hem Akşemseddin olanların dünyasıdır.
*
*
Kare dünya savaşın cephelerden pazarlara taşındığı dünyadır.
*
*
Geçmiş araştırılır, gelecek planlanır.
