Çevirildiği günden itibaren Kemal Sunal''ın bilumum filmlerinin ülkemizde büyük prim yaptığı gerçeği yadsınamaz bir realite olarak karşımızda duruyor. Ancak bu filmlerin toplum üzerinde tamir edilemez yıkımlar oluşturduğu gerçeği de ortada. Rating getirdiği bilinse de, bir çok kanal bu filmleri yayınlamaktan artık imtina ediyor, ancak Show TV ısrarlı bir kararlılıkla bu filmleri ekrana sürmeye devam ediyor.
Yayınlayacak bir şey bulunamadığında müracaat edilen ve "dolgu programlar" türüne giren bu filmlerin ana haber bülteninden sonra ekranlara gelmesi ise Show tv''nin çok sık aralıklarla, yayınlayacak dişe dokunur bir program bulamadığı izlenimi uyandırıyor izleyicide...
Haftasonları prime time ekranına yerleştirilen bu filmlerde ahlâka mugayyir davranışlar ve sözler had safhadaymış, ne gam! Toplumsal bellekte iz bırakan yaralar açılırmış, ne elem! Bu ilkellik çocukların ahlakını dumura uğratabilirmiş, ne tasa!
Bu filmleri çocukların ekran karşısında olduğu saatlerde yayınlanmaya devam eden Show TV, ne yapmak istiyor acaba, peki bu arada RTÜK ne yapıyor?
Reklamlarda bir modadır sürüyor... Özellikle gazetecilerin reklam filmlerinde oynamalarının gazetecilik etiğine aykırı bir durum oluşturup oluşturmadığı tartışılsa da reklam filmlerinde ünlü gazetecilere sık sık rastlamak mümkün. İş sadece gazetecilerle kalmıyor, medyatik ve ünlü isimler de reklam filmleri çekerek ününe ün katma yolunda...
Kozmetik ürünlerden, boya, banka hatta kombi reklamlarına kadar bir çok ünlüyü "oyunculuk" yönüyle görüyoruz artık ekranda. Evindeki kombisini vapurdan kumanda eden Selahattin Duman''dan, uzakta okuyan oğluna üçyüz altmış altı milyon gönderen Ferhan Şensoy''a, Propaganda''dan sonra işleri açılan ve banka müşterisini oynayan Metin Akpınar''dan, yine bir bankacı rolündeki Murat Birsel''e kadar...
Reklam furyasına son olarak Beyaz da katılmış... Deterjan reklamına çıkan Beyaz, Rinso''nun R''sini söyleyebilmek için büyük bir çaba sarfediyor. Bu kadar efor sarfetmeye ne gerek var diye düşünüyor insan... Alo, Omo ya da ABC reklamı da olurdu.
İlnur Çevik, güçlü gözlemleri, ekrana uyumuyla iyi analistlerden biri. Çevik''in Dünyadan Yansımalar programında Daily News''te de çalışıyor olmasından gelen bir "konuya hakimiyet" göze çarpıyor. Ancak programın yayın saati biraz daha geç bir vakite alınırsa, bu programın yansımaları daha kalıcı ve net olacaktır.
