|
Rezalet

Rezalet (rezillik) sanıyorum ancak toplumsal planda gerçekleşmesi mümkün olan bir durumdur.



Toplum huzurunda gerçekleştirilmeyen bir fiil her ne olursa olsun rezillik sayılmaz. Fiilin illa toplum nezdinde gerçekleştirilmesi gerekir.



Rezilliğe konu teşkil eden fiilin kendisinin mahiyeti de fazla önem taşımaz. Öyle fiiller vardır ki, tek başına olsun, toplum huzurunda olsun ikası bir rezillik oluşturmaz. Örneğin birisi kendi başına amuda kalkıp yürüse bu fiil rezillik çerçevesi içinde değerlendirilmez. Fakat aynı fiil, o fiilin ika edilmesi beklenmeyen bir yerde gerçekleştirilse eylem rezalete dönüşür.



Dostoyevski'nin Ecinniler romanında bir sahne anlatılır. O ilin valisi bir balo tertiplemiştir. Balonun hazırlık çalışmaları günler, haftalar alır. Herkes toplanır. Toplantı bütün nezaheti, nezaketi, edebi, erkânı içinde devam ederken, rezalet çıkarmak isteyen nihilist gençlerden biri, birden salonun ortasında amuda kalkıp yürümeye başlar. Bu, beklenmedik bir olaydır. Fiilin kendisinde aslında kimseyi utandıracak bir pozisyon söz konusu değildir. Mesela yazarın sanırım, gene Ecinniler'de, birinin sokakta gerçekleştirdiği bir vukuat vardır. Pelerinine sarınmış olarak sokakta herkes gibi yürüyen kişi, karşısına bir kadın çıkınca, birden pelerininin önünü açar ve çıplak vücudunu teşhir eder. Bu da bir rezil eylemdir. Ancak amuda kalkma türünde bir eylem değildir.



Şuna getirmek istiyorum. Rezalet sayılan eylemin kendisi bir başına utandırıcı sayılmayabilir. Fakat eylemin toplum önünde icra edilmesi halinde olay rezalete dönüşür.



Rezalete konu eylemin yasal olup olmaması da o kadar önemli sayılmaz. Bütün işler yasaya uygun olarak akışabilir. Örneğin yasayla istiklâl mahkemesi adı altında bir mahkeme kurulabilir. Veya devlet güvenlik mahkemesi adı altında mahkeme kurabilirsin. Yasal olması o mahkemenin hukuka uygun olmasının güvencesi değildir.



Yassıada mahkemesinin yasal dayanağı neydi bilmiyorum. Fakat öyle bir mahkeme kuruldu. O mahkemenin bizzat kendisinin bir hukuk rezaleti olması keyfiyeti bir yana, fakat o mahkemenin başkanının şu sözü yeryüzünün hukuk tarihine bir rezalet sloganı halinde kaydedilmiştir. Başkan, sanıklardan birine (Başbakan Adnan Menderes'e) hitaben şunu söylüyor: “Sizi buraya tıkan kuvvet böyle istiyor!” O gün, bu söze karşı çıkan olmadı. Ama o söz bir hukuk skandalı olarak hafızalara kazındı.



Bütün bu gelişmelerin yasaya uygun olup olmaması önem taşımaz. Böyle durumlarda rezalet boyutu tarihsel süreç içinde ortaya çıkar ve o rezalette rol oynayanlar keza süreç içinde tarihin unutma bilmez hafızasına kazınır.



Tarihin o günü geldiğinde, kimse, ben yasaya uydum diyerek yakasını tarihin pençesinden kurtaramaz.


#Rezalet
#Dostoyevski
8 yıl önce
Rezalet
Ne olacak bu anne babaların hali?
Seçim sonrası ekonomide manzara nasıl?
Amerikan siyasetinin İsrail ‘trajedisi’
Jeopolitik sürpriz: ABD, Rusya ve İsrail nasıl anlaştı?
Nazlı seçmen günlerinde siyaset