|
Vah Baykal vah!

ABD''nin veya Siyonist İsrail rejiminin İran''a saldıracağına ilişkin haberlerin her Allah''ın günü medyada yer aldığı bir dönemde, Sayın Baykal''ın, İran İslam Devrimi lideri İmam Humeyni''ye son derece yakışıksız ve çirkin sözler söylemesi neyi ifade eder?

Bir yerlere sinyal vermeyi mi?

Bakın işte, her türlü "yardım ve yataklığa" hazır vaziyette ben buradayım…

AKP''yi değil beni alın!...

Dercesine dış dinamiklere işaret fişeği göndermeyi mi?

Değilse…

Tehdid altındaki komşu bir ülkenin devrim liderine durduk yere (veya entipüften bir nedenle) dil uzatmanın ne anlamı var?

Sayın Baykal''ın yeni anayasa çalışmaları vesilesiyle, AK Parti''yi eleştirme sadedinde ettiği şu laflara bakın:

"Humeyni bozuntusu ilkel bir Ortadoğu ülkesi mi olacağız, laik, modern ve çağdaş bir Türkiye mi olacağız? Bu kararı Kurtuluş Savaşı''nda vermiştik…"

Bu saçma sapan ifadeleri herhangi biri söylese, Allah şifa versin, der geçeriz.

Lakin bu garabet sözler ana muhalefet liderinden sudur ediyor.

Ne denilir bilmem ki!

Bir ülkenin ana muhalefet lideri komşu ülkenin devrim liderine böyle pervasızca nasıl hakaret edebilir?

"Humeyni bozuntusu" ne demek?

"Modern" ve "çağdaş" bir ülkenin ana muhalefet liderinin üslubu bu mu olmalıdır?

Hadi nezaketten, diplomasiden geçtik, edep diye bir şey yok mu?

Ayrıca, AK Parti liderini BOP Eşbaşkanı olmakla eleştiren Sayın Baykal, neden ABD müttefiki Suudi Arabistan''ı değil de, ABD''nin ebedi düşman ilan ettiği İran''ı ve onun anıt liderini hedef alıyor?

Sayın Baykal, "Bir ABD projesi olan ve kapsamındaki ülkeleri ılımlı İslami rejimlerle yönetmeyi amaç edinen Büyük Ortadoğu Projesi''nin eşbaşkanı..." gibi ifadelerle Sayın Erdoğan''ı eleştirmiyor muydu? ("Gibi" diyorum; çünkü tırnak içindeki orijinal ifade, Muhterem Başsavcım Abdurrahman Yalçınkaya marifetidir ve değerli iddianamesinde yer almaktadır.)

İmdi, "Bir ABD projesi olan ılımlı İslami rejimleri" bundan 25 yıl mukaddem, "Amerikancı İslam" diyerek tel''in eden İmam Humeyni''ye durduk yere saygısızlık edenlerin hangi projede yer almak için can attıklarını sormanın tam vaktidir.

Her şeyden önemlisi de şu:

Sayın Baykal, "laik, modern ve çağdaş bir Türkiye" kararını, en güzel ifadesini İstiklal Marşı''mızda bulan İstiklal Savaşı''mızla mı verdiğimizi sanıyor?

Hayret ki, ne hayret!

İstiklal Savaşı''mızı "rejim" savaşına indirgemek nasıl bir akıl tutulmasıdır?

İngiliz''i, Yunan''ı, "Humeyni bozuntusu ilkel bir Ortadoğu ülkesi" olmamız için hayasızca saldırdı da, din günüdür, namus günüdür diyerek, "laik, modern ve çağdaş bir Türkiye" uğruna şehit düştük, he mi?

İngiliz''i, Yunan''ı bu topraklara maazallah, "şeriat" getiriyordu da, "Allah, Allah" nidalarıyla göğsümüzü siper ettik, öyle mi?

Hay Allah müstehakını versin, e mi?

İstiklal Savaşı''mızın ruh ve mana iklimine bu kadar yabancılaştıktan sonra, birilerinin projesinde yer almak için can atmanın veya siyasi ikbal için birilerine sinyal çakmanın dışında söylenecek söz kalmıyor demek ki!

16 yıl önce
Vah Baykal vah!
Çatışmayı dondurma...
Mülâhaza etmek
Siyasetçileri bürokratlara kurban etmek
Musallada bir sosyolog daha… Vehbi Başer’in ardından
Taşkent’in öbür yüzü