Aynı hikayeler ters yüz edilerek klişeler eşliğinde anlatılmaya başladığından bu yana, hikayelerde ağırlık kötü karakterlere geçmekle kalmadı seyircide de kötü karakter merakı ve bağımlılığı nüksetti. Her türlü dizi kötü karakterleri hatırına takip ediliyor bir süredir.
Hareket alanı geniş, sürprizlere açık, nevi şahsına münhasır kötü karakterler; oyuncular için de kendini gösterme fırsatı, kariyer basamağı olarak görülüyor. İyi yazılmış ve iyi oynanmış kötü karakter, oyuncunun sonraki projelerinde referans olabiliyor. Mesut Akusta, Karagül'ün Kendal'ı olarak oyunculuk kariyerinin en parlak dönemini yaşadı. Yeni projesinde nasıl bir kötü olacağı merakla bekleniyor! Kurtlar Vadisi'nin Muro'su olarak tanınan -karakter öylesine sevilmişti ki müstakil bir sinema filmi çekildi adına- Merhamet'te Sermet Karayel ile dikkatleri çeken Mustafa Üstündağ; ekranın yeni dizisi Bana Sevmeyi Anlat'ın seyredilme sebebi olarak kabul görüyor seyirci nezdinde. Hikayeyi, kim kime sevmeyi nasıl anlatacak diye merak eden yok! Üç aşağı beş yukarı belli çünkü ana karakterlerin hikayesindeki gelişim. Merak edilen nasıl yazılacağı, neler yapacağı, nasıl bir aşık olacağı, aşkı uğruna neleri göze alacağı merak edilen Haşmet karakteri. Kötü karakter bakımından oldukça zengin senaryo ama diğerleri ancak gösterecekleri performansla isimlerinden söz ettirebilecek. Haşmet'in ise mazisinde unutulmayan bir karakter var; Sermet Karayel.
Merhamet; hikayesini üç farklı zaman diliminde başarıyla anlatabilmenin yanında komedi ile dramı harmanlayan senaryosuyla dikkat çekmişti. Romandan uyarlanmasına rağmen en akılda kalan anları roman dışına çıktığı kendi hikaye evrenini kurduğu anlardı. Romanda yangında ölen Şadiye'ye dizide biçilen rol; Sermet Fırat kardeşliği; Sermet-Deniz aşkı ve finalde tekmili birden yaşananlar. Aile olmak için arada kan bağı olmasına gerek yok mesajını baştan itibaren başarıyla verdikleri Narin ve Deniz'i birlikte ölüme göndermeyi tercih ettiler. Yazı ekibi kirli geçmişin aşkla temizlenmeyeceğinin farkında bir finale imza attı. Ama seyirci tam her şey yoluna girmişti, mutluluk yakalanmıştı, neden öldüler diye sormaya devam etti uzunca bir süre. Sermet Deniz aşkının geleceğini, evli bir çift olarak nasıl devam edeceğini merak ederek.
Unutulmayan karakterler arasında kendine hatırı sayılır bir yer edinen Sermet nasıl biriydi, seyirci tarafından neden sevildi sorularına gelirsek… Şiddete meyilli, sıklıkla kontrolden çıkan Sermet'in, hikayenin başlangıcında komedi unsuru olarak ilave edilen bir terapisti vardı. Gece gündüz ne zaman ihtiyaç hissetse zorbaca yöntemlerle huzuruna getirttiği, derdine derman bulmasını istediği. Sermet bir gün aşkının karşılık bulacağı inancıyla terapistin yardımıyla Narin'in sevebileceği bir adam olmak için çabalıyordu.
Irmak'la sosyopatlığı yarıştıran, geriye doğru düşünüldüğünde her türlü kötücül eylemin içinde olan, insanları şantajla tehditle bir takım işler yapmaya zorlayan, temiz bir serveti ve geçmişi olmayan Sermet aşık erkek kontenjanından temize çekildi.
Diğer taraftan inandırıcı olmayacağı endişesiyle karanlık Sermet sıklıkla su yüzüne çıktı.
Sermet yıllarca Narin takıntısı yüzünden kiralık göz Ali vasıtasıyla Narin'in hayatını kontrol altında tutarken Deniz'in hayatına da müdahil olmuştu. Geçmiş eğlenceli bir şekilde anlatılıyordu ama Narin'in yeni tanıştığı kişileri dövmekten beter ediyordu her seferinde. Ay ne şirin diye seyredenler, gerçek hayatta görmeye tahammül dahi edemedikleri birinin hayatlarına sürekli müdahale ettiğinde neler olacağını ne hissedeceklerini düşünmüyorlardı. Yıllarca Narin'e karşılıksız aşk besleyen, hayatını kabusa çeviren kişiydi Sermet ki o zaman da Fırat'ın kardeşi olduğunu biliyordu. Ne zaman Fırat'la abi kardeş moduna geçtiler Narin'e kem gözle bakmaktan vazgeçti, yakın arkadaşı Deniz'e aşık oldu. Sermet'in değiştiği falan yoktu işin özünde; kardeşlik duygusu Fırat'a karşı, aşk duygusu Deniz'e karşı hislerini kontrol etmesine yardım etti. Yoksa diğerlerine karşı aynı zorbalık aynı şiddet aynı ben ne dersem olur baskısı devam etti.
Sermet'i salt kendine karşı tavır ve davranışlarıyla değerlendirdiği için değiştiğine iyi bir insan olduğuna inandı Deniz.(seyirciyle birlikte.) Değiştin Sermet derken ben değiştirdim seni demek istedi. (Tüm kadınların arzusu) Halbuki bir insanı gerçekten tanımanın yolu diğer insanlara karşı nasıl davrandığını gözlemlemekten geçer. Aşkın gözünü körleştiren de bu detaydır. Aşkın gözü kör değildir; aşık, kör olmayı tercih eder yalnızca.
Merhamet ekibinin hızlıca kotardığı, seyirciye beklenmedik gelen son, zıtların aşkı olarak merakla izlenen Sermet Deniz aşkının yarıda kaldığı hissini yaşattı. Aşk insanı değiştirmeyecekse ben o aşkı neyleyim başlığı altında, Bana Sevmeyi Anlat'da Haşmet performansıyla kötü bir karakterin romantik aşkına şahitlik etmek istemelerinin sebebi de o yarım kalmışlık.
