|
İçerde misin?

Show TV'nin eski günlerine dönmek için büyük umutlar bağladığı İçerde pazartesi günü başladı. Malum Ezel, Kurtlar Vadisi, Muhteşem Yüzyıl'ın doğum yeridir Show TV; her üç dizi de ilklerin dizisidir ve devamında başka kanallara transfer olmuştur. Ezel ve Kurtlar Vadisi karışımı olarak algılanan İçerde, geniş hayran kitlesine sahip genç oyuncularına umut bağlasa, tüm tanıtımlarını iki oyuncu üzerine kurgulasa da Hong Kong filmi İnfernal Affairs'den uyarlama Scorsese imzalı Oscar ödüllü Köstebek filminden uyarlama.



İçerde'nin tanıtımları küçük yaşta birbirinden ayrılmış iki kardeşin hikayesi olarak yapıldı, ilk bölüm finalinde bütün gizem açık edilerek devamında dörtgen bir aşk hikayesi ekseninde, mafya polis arasında yaşanacak küçük akıl oyunları ile devam edeceğinin sinyalini verdi. Uzun dizi süresine yenik düşen final bazıları için diziyi cazip hale getirse de merak unsurunun bir kalemde yok edildiği hikayelerin benim açımdan cazibesi düşük. Hele ilk bölümde akıl oyunu, ters köşe, büyük ve gizli operasyon adı altında yazılan sahneleri görünce.



Sinopsis yazmanın en az senaryo yazmak kadar önemli ve teknik zeka isteyen bir detay olduğunu İçerde ile bir kez daha tecrübe ettik. Seyirci için yazılan sinopsisle projeyi pazarlamak için yazılan sinopsisin birbirinden farklı olması gerektiğine inanırım. Birbirine düşman, birbirinden habersiz iki kardeşin hikayesi dediğiniz zaman tüm hikayeyi açık etmiş olursunuz. Bu tanımlama, aile içi düşmanlık, çatışma olmayan senaryolara yaşam hakkı tanımayan TV yöneticileri ve yapımcılar için geçerli, seyirci için değil!



Hedef kitle kadın seyirci ise, dram adı altında üçgenden beşgene genişleyen aşk hikayeleri anlatmak ise niyet, evet seyirci kafa yormadan daha da ötesi kafa dağıtmak için pembe hayallere dalmak için dikkati dağınık bir şekilde ekran karşısında oturur. Ama hedef erkek seyirci ise, suç draması ise niyet, senaryonun zekası her daim seyircinin zekasından bir adım önde olmalı, dikkat sürekli ekranda hikayede tutulmak zorunda. Aksi halde maliyeti karşılamayan reytingler, tüm diziler kadınlar ve çocuklar için yapılıyor hatalı çıkarımına götürür sektörü. Mantık hataları içermeyen, dört başı mamur yazılan senaryo her zaman seyircide karşılık bulmuştur.



İçerde, hatalı bir dramatik kurgu ile başladı. Mezuniyetine bir hafta kala okul birincisi Sarp efsane müdür tarafından odasına çağrılarak ağır sözler eşliğinde babasının mafya ile geçmişi bahane edilerek okuldan atılıyor. Filmin orijinalini bilenler için hiçbir cazibesi olmayan bu sahnenin seyirciyi kandırmak için yazıldığı aşikar olunca seyirci kendini aptal yerine konmuş hissediyor. O sahnede müdür ile Sarp arasında yaşanan o çatışmanın havaya gitmemesi için üçüncü bir şahsa ihtiyaç var, bütün o şov o şahıs için yapılmış olsaydı keşke. Nitekim aslında teknik olarak Sarp'ı anlatan ilk bölüm hem oyunculuk hem senaryo açısından daha başarılı olmasına rağmen, ergen muhabbetinin ağırlıklı olduğu Mert'in bölümü seyirci nezdinde daha başarılı bulundu. Niye, çünkü kimse Mert'in mafya babası Celal'in polis teşkilatına yerleştirdiği muhbir olduğundan şüphelenmedi ta ki son sahneye içerde misin sorusunu duyana kadar. Saklambaç oynarken mafya tarafından kaçırılmış, dilendirilmiş Mert'in parasız yatılı okullarda okuyarak polis olduğuna inanıldığı noktada, Celal tarafından yetiştirilip teşkilata sokulmuş olduğuyla yüzleşmek ters köşe adına başarılı bir hamleydi.



Sarp ve Mert birbirine düşman, biri okul birincisi diğeri okul ikincisi. Kardeş olduklarından haberdar olmayan ikilinin düşman olma sebeplerini içeren hikayeye ihtiyacı vardı senaryonun. İlerleyen bölümlerde flashbacklerle geçmişe dönülecektir ama ilk bölümde ciddi bir boşluk oluştu o kısımda.



Polis içindeki mafya köstebeği ile mafya içindeki polis köstebeği açığa çıkmamak için büyük mücadele verirken haliyle asıl mücadele mafya ile emniyet arasında yaşanacak. İlk bölüme bakıldığında Celal'in sokak çocuklarını eğiterek eğitimli mafyaya geçiş yaptığı gerçeğinden ve müdüre göre daha usturuplu planlar yaptığından hareketle mafyanın bir adım önde olacağı ve uzunca bir zaman mafya güzellemesine maruz kalınacağı aşikar. Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz ve Poyraz Karayel'den sonra ekrandaki üçüncü dizi olacak İçerde mafya babalarına güzelleme yapan.



Köstebeklerin kardeş olmalarının yanı sıra her ikisinin de çocukluk arkadaşının diğeriyle aşk yaşayacak olması tipik dörtgen bir aşk hikayesine dönüştürüyor diziyi. Mert büyük ihtimal ailesi ve kaçırılma olayıyla ilgili her şeyi hatırlıyor, görünürde Celal'in adamı ama en büyük intikamı ondan alacak. Sarp'a kendi kayıp çocukluğunu yaşadığı için düşman, annesine ise kendisini bulamadığı için kızgın. Hikayeye yön verecek kişi Mert, Mert'in intikam duygusu, Mert'in doğruları, yanlışları.



Aşk hikayelerinden uzaklaşıp suç dramasına yaklaşması halinde hedef kitlesinin beklentileri ile uyuşur ve ekran ömrü uzun olur İçerde'nin. İki yakışıklı oyuncuyu bulmuşken kadın seyirciyi tavlamak adına aşk hikayelerinin hakimiyetine girerse hedef kitlesini de kaybeder.


#Diziler
#Ezel
#Kurtlar Vadisi
#Muhteşem Yüzyıl
8 yıl önce
İçerde misin?
Kara dinlilerle milletin savaşı
Haftanın ekonomik özeti ve beklentiler
Türkiye’nin tezlerini kim anlatacak…
Enflasyon ile mücadelede beklentileri kırmak ve fiyat yapışkanlığının önüne geçmek
Cari açık ve Gabar’dan gelecek 3,2 milyar dolar