|
Kısa süreli dizi hayali

Uzun süredir çalan tehlike çanlarını ihracat rakamlarına güvenerek duymazdan gelen dizi sektörüne bu yıl alınan sonuçlar soğuk duş etkisi yaptı. Gün bazında birinci olan, reyting barajını aşan dizilere bakıldığında şöyle bir tablo çıkıyor ortaya. Pazartesi İçerde(Show) ve Kırgın Çiçekler (atv); Salı Eşkıya Dünyaya Hükümdar Olmaz (atv) ve Anne(Star); Çarşamba Diriliş Ertuğrul (TRT); Perşembe Vatanım Sensin(Kanal D) ile Cesur ve Güzel (Star) arasındaki yarışa Çoban Yıldızı (Fox) hızlı bir girişle dahil oldu. Cuma Arka Sokaklar (Kanal D) ile Aşk ve Mavi(atv) mücadelesinde Payitaht Abdülhamit (TRT) ve İstanbullu Gelin (Star)yükselen izlenme oranlarıyla dikkat çekiyor. Cumartesi Kalbimdeki Deniz(Fox) seyirci kaybediyor, Adı Efsane (Kanal D) beklenen çıkışı yapamadı, Yeni Gelin (Show) iyi bir başlangıç yaptı ama kalıcı olması bu şartlarda zor gözüküyor.



Görüldüğü üzere her kanalın iki dizisi gün birinciliği ipini göğüslüyor ama diğer dizileri düşme hattına yakın seyrediyor. Yeni başlayan dizilerden İçimdeki Fırtına(Star) altı bölümde erken final yaptı, Dayan Yüreğim(Fox), Kırlangıç Fırtınası(Fox), Evlat Kokusu(Kanal D), Aşk ve Gurur(Show) , Ölene Kadar (atv), Bu Şehir Arkandan Gelecek(atv) için tehlike çanları çalıyor, yayından kaldırılmaları kimseyi şaşırtmaz! Arka Sokaklar, Aşk ve Mavi, Çoban Yıldızı gibi bazı diziler totalde zirvede yer alırken, AB grubunun görüş alanına giremiyor.



Seyircinin ilgisini çeken bir dizi, normalde bölümler ilerledikçe yerini sağlamlaştırmak yerine mevcut ilgiyi neden kaybeder? Tekrara düştüğü, hikayede ileriye dönük gelişim yaşanmadığı, klişeler devreye girdiği için. Dizi ismi vermenin alemi yok! Bütün dizilerde yaşanan genel bir durum bu. Orijinal hikaye peşine düşmek, anlatılmayanı anlatmayı tercih etmek yerine, yüksek reyting almış dizilerin benzerleri yapılıyor yeni dizi adı altında. O temanın, klişenin, konunun, hikayenin yakın zamanda taze tüketildiği göz ardı edilerek.



Üretim şartlarını değiştirme, dizi sürelerini makul seviyeye çekme düşüncesini, bir ihtimal dahilinde dahi aklından geçirmeyen kanal yöneticileri; günlerin uzadığı, havaların ısındığı, insanların evlerine daha geç döndüğü bahar aylarında, yayın akışlarına format atarak reyting listesinde devrim yapma düşüncesinde. Bazı kanallar yeni dizilerini özetsiz yayınlayarak dikkat çekmeye çalışıyor. Reytingi düşük gelen dizilerin süreleri 120 dakikayla sınırlı tutulurken; yüksek reyting alan ya da alması istenen diziler 150 dakika sınırını zorluyor. Birkaç yıldır hiçbir diziyi bir oturuşta seyredemiyorum. Hiçbir şey anlatmayan sahneler, kameranın oyuncuların yüzü arasında tenis maçı misali birkaç tur gidip gelmesi içimi daraltıyor. İlk bölümleri dahi ikiye üçe bölerek seyredebiliyorum. Bu sürelere sahip dizileri bir oturuşta seyretmek insan tabiatına aykırı! Bir nefeste seyredebilenlerin yazdığı yazılar dikkat dağınıklığı neticesi hatalarla dolu.



Seyirci çekmek adına yeni bölümler saat 20.00'de özetsiz yayına giriyor ama değişen bir şey olmuyor. Bu stratejiyle seyirci kazanabilen dizi yok!



Kanal D yeni dizilerini doz aşımı tekrarla ekrana sürerken, Vatanım Sensin'de özetsiz ve tekrarsız stratejisiyle gün birincisi olma mücadelesi veriyor. Yeni başlayacak Kara Yazı dizisine yer açabilmek için Hayat Şarkısı'nı Pazar gününe aldı, Bodrum Masalı ile peş peşe yayınlamaya karar verdi. Kısa süreli dizi hayali Bodrum Masalı ile gerçek oluyor haberi eşliğinde. Saat sekizde Bodrum Masalı 60 dakika yayınlanacak, saat dokuzda ise Hayat Şarkısı'na devredecek nöbeti. Tutarsa seneye çift dizi uygulamasına geçilecek.



Dizi süreleri doksan dakika sınırına gelip her geçen gün uzamaya devam ederken, iki başrolün hikayesinin süreyi doldurmaya yetmeyeceğini, yan karakterlerin hikayelerinin olması gerektiğini yazıyordum. 120 dakika sınırına geldiğimizde yan hikayeler derinleşti, başrol sayısı çoğaldı. Şimdi süre yarı yarıya inerken tam tersinin olması gerekiyor. Yoksa 120 dakikalık dizi çekip, ortadan ikiye bölerek yayınlamanın ve başarısız olduğunda seyirci kısa süreye ilgi göstermedi demenin bir anlamı yok! 60 dakikalık dizi 120 dakika efekti yaşatacaksa başarısız olacağı baştan belli.



Yayından kalkma sınırında olan diziler değil; çok seyredilen diziler süre devrimi yapsa sektör adına gerçekten umut vaat eden bir gelişme olabilir.



Dizi sürelerinin reyting uğruna uzamaya devam etmesi set görevlilerinin çalışma ortamından ziyade ekran başındakilerin zihin sağlığı açısından önemli. Zamanın gasp edilmesi bir yana dikkat dağınıklığı yaptığı ve bütünü görmeye engel olduğu için kurmaca seyretmek zararlı bir meşgaleye dönüştü artık!

#Dizi
#İhracat
7 yıl önce
Kısa süreli dizi hayali
İkiyüzlü dünyanın 200 günü
Garson nereye baksın?
İnsafsız takas!
Erdoğan’ı/AK Parti’yi Kürtsüz bırakma operasyonu…
Riyakâr Bey ile ‘Yamyam’ Biraderler