|
Reklamlar? izlemeye mahkûm olmak!

TV''de yayınlanan her türlü programın asli görevinin reklamları seyrettirmek olduğu bilinir. Seyirci, dizi arasında reklam seyrettiğini zannederken; aslında reklam arasında dizi seyrettiğinin farkında değildi. Bazıları uzun reklam kuşaklarından şikayetçi olmakla beraber, bazıları o arada diğer kanallarda ne olup bittiği hakkında haberdar olabildiği için memnundu halinden. Ki aynı akşam iki diziyi aynı anda seyredenler de vardı. Son yapılan değişiklikle reklam süreleri kısaldı. Artık bir saat içinde en fazla on iki dakikalık reklam yayınlanabilecek.

Tasarruf yetkisi kanallara bırakıldığı için on iki dakikayı tek reklam kuşağı olarak kullanan da var; parçalı kullanımla hem reklamın hem dizinin canına okuyan da.

Seyirci açısından en itici uygulama, Çocuklar Duymasın üzerinden yapılan deneme idi. Her beş dakikada girilen bir dakikalık reklam uygulaması tam bir işkence idi ekran başındakilere. Ne reklamdan ne de diziden bir şey anlamak mümkündü bu uygulamada. Daha da ötesi bu kadar sıklıkla yapılan kesinti zaten dağınık olarak dikkatleri dağıtmaya birebirdi. Seyirci ekran başından kaçıp reytingler düşük gelince neyse ki bu uygulamayı devam ettiren olmadı.

Reklam sürelerinin kısalmasından memnun olmayan seyirciler tuvalete bile gidemiyorum diye şikayette bulunmuşlar RTÜK''e.

Yeni uygulama seyirciyi reklam izlemeye mahkum ediyor. Reklam sanayiinin/sanatının bir kolu olan televizyon; yayınlanan program hangi vasfı taşırsa taşısın, bu uygulama ile temel amacına hizmet etmeye iyiden iyiye yaklaştı.

Reklamların arasındaki boşluğu doldurmak ve insanları oturdukları koltuğa mahkum ederek reklamları seyrettirmek. Kaçarı yok! Reklam kuşaklarını seyretmem verilen ara bir dakika da olsa ben kanal değiştiririm diyenlerin de kaçarı yok! Çünkü yeni kanun ile dizilerin içine ürün yerleştirmek serbest. Dikkatinizi çekmiştir mutlaka Haluk''un Havuç ve arkadaşlarına pizza ısmarlaması, genç tarife üzerine yapılan uzunca sohbet; Adını Feriha Koydum''da Emir ve Feriha''nun içecek otomatının önünde konuşması ürün yerleştirmenin serbest bırakılmasıyla alakalı. Bu uygulamadan dönem dizilerinin zararlı çıkacağını düşünüyordum ki reklamcı zekası gösterdi kendini. Muhteşem Yüzyıl''ın ana sponsoru Marshall renk katalogunu güllü lokum, limonlu lokum, damla sakızlı, şerbet, akide gibi isimlerden oluşturmuş. Her reklam dönüşü bu renklerden birinin diziyi sunduğuna şahit olurken; Hafsa Sultan oldukça alakasız senaryoya kondurulmuş bir sahnede güllü lokum yiyerek görünürde sponsora, gerçekte ise seyircinin bilinçaltına göndermede bulunuyordu.

Ana karakterle bağlantılandırılan ürünün senaryonun içine yedirilmesi önümüzdeki günlerde daha da kızışacak. Senaryolar reklam anlaşması yapılan firmalara göre şekillenecek. Ev arayan, evlilik arifesindeki çiftler sponsor inşaat firmasının evlerinin reklamını yapacak senaryoya yedirilmiş bir şekilde.

Yeni bir reklam yöntemi olan 3D ürün yerleştirme sistemi, sektörün gözdesi olmaya aday. Bu sisteme göre diziler çekildikten sonra reklam verenin isteğine göre sonradan ürün yerleştirmek mümkün. Seyredildiğinde fark edilmiyor sonradan yerleştirildiğini.

Senaryoda kullanılan ürünler o sahneye ait bir parça olarak algılanacak. Ayırt edilemeyen reklamın bilinçsiz tüketimi körüklemekten başka bir işlevi olmayacak.

Anne babalar devreye girmeli, çocukları ve gençleri diziler/reklamlar konusunda uyarmalı diyenlere; Unutulmaz dizisinin finalinde Eda ve Harun kavuşsun diye Telli Baba''ya giden kadınlar mı bilinçlendirecek diye sormak istiyorum.

13 yıl önce
Reklamlar? izlemeye mahkûm olmak!
Gig iş modeline sosyal güvence (2)
Türkiye’nin tezlerini kim anlatacak…
Enflasyon ile mücadelede beklentileri kırmak ve fiyat yapışkanlığının önüne geçmek
Cari açık ve Gabar’dan gelecek 3,2 milyar dolar
Küresel savaşın kaçınılmazlığına dâir