|
Tahrir ve Taksim

Taksim olayları ile Tahrir olayları peş peşe geldi ve yaklaşık 1 ay arayla karşımıza iki farklı tablo çıkardı. Böylelikle, bu konuda yapılmakta olan anolojik spekülasyonların sağlamasını yapabilmek için bir fırsat elde ettik.

Türkiye ile Mısır arasında, gelişmişlik konusunda ciddî bir açık var. Mısır"da kişi başına düşen milli gelir 6000 Amerikan Doları iken; Türkiye"de rakam, neredeyse bunun iki katı; yani 10.000 Amerikan Doları"na tekâbül ediyor. Buna göre Türkiye dünyâ sıralamasında 47. iken Mısır 115. sırada yer alıyor. GSYİH îtibârıyla Türkiye; dünyâda 18. büyük ekonomi iken, Mısır 40. sırada yer alıyor. Türkiye"de hayli gelişmiş ve çeşitlenmiş ve ihracata konu olan bir reel ekonomik sektörler ağı varken, Mısır"da en büyük gelir kaynağı; yaklaşık 10.000.000 insanı istihdam eden ve bugünlerde de hayli daralmış olan turizm sektörü başı çekiyor. Turizm elbette ki Türkiye"nin de en önemli sektörleri arasında; ama birincisi değil. Bu hâliyle bile Türkiye"ye gelen turist sayısı, en iyi zamanında Mısır"a gelen turist sayısının 2 katı; turizm gelirleri ise yine Mısır"ın gelirlerinin 2 katından fazla. Öte yandan Türkiye"nin nüfûsunun % 75"i kentlerde yaşıyor. Bu rakam Mısır"da yaklaşık % 45 civârında.

Türkiye"nin şehirleşmesi, özellikle beledî alt yapılarda son on yılda, büyük bir dönüşüm geçirdi. Türkiye"de ortalama bir belediyenin halka sunduğu hizmetleri bir Mısırlı duysa; ya da bu hizmetlerin bir kısmına muhatap olsa; herhalde kendisini cennette hisseder. İstanbul ile Kâhire"nin kentleşme farkını gözlemleme ve kıyaslama imkânım oldu. Kadim ihtişâmını, edebiyatçılara ilham veren ruhunu elbette ki teslim ederim; ama Mübarek döneminde gittiğim; milyonların sefâlet içinde yaşadığı; kabirleri ev bildiği; lağımların sokaklarda aktığı, çöp dağlarından geçilmeyen, tek bir trafik lâmbasının olmadığı, hiçbir trafik kuralının işlemediği, kaldırımsız, toz toprak içindeki bir Kâhire"yi hatırlıyorum.

Uzatmayalım; ama her noktada Türkiye"nin, Mısır"dan çok farklı bir toplumsal siyâsal bir yakın târihi olduğunu da düşünmeliyiz. Osmanlı modernleşmesinin, Mısır"daki modernleşme tecrübesinden biraz daha geç başlamış; hattâ ilk dönemler îtibârıyla, en azından Tanzimat reformatörleri açısından İstanbul"a akın eden Hidiv ailelerinin sergilediği hayat tarzı ilham verici olmuştu. Ama Mısır"da Cumhuriyet ilân edildiğinde Türkiye Cumhuriyeti çeyrek yüzyılı aşkın bir birikime sâhipti. Üstelik Mısır Cumhuriyeti otokratik bir kapanmaya uğrarken, aynı yıllarda Türkiye Cumhuriyeti demokrasi deneyimi kazanmaktaydı. Kesintisi 60 senelik bir otokratik cumhuriyet deneyiminin sonucunda Mısır sandığı, o da kör topal haliyle ilk kez 2011"de görürken Türkiye, bu süre zarfında askeri kesintilere rağmen onlarca seçimi idrak eden bir siyâsal deneyimin aktörüdür. Mısır modernizasyonu asla Türkiye"nin modernizasyonu kadar keskin bir kültürel dönüşümü hedeflememiştir. Ama kültürel hedefleri, meselâ 1930"larda olduğu üzere hayli keskin olan Türk modernleşmesi, siyâseten şaşırtıcı bir esneme göstermiş; seçimli bir demokrasiye evrilerek, kendisini bu anlamda revize edebilmiştir. Öte yandan kültürel temelde hayli ılımlı kalan ve kitle mobilizasyonunu hedefleyen Mısır modernleşmesinin, siyâsal bir otokratizmde (Nâsır, Sedat ve Mübârek) ısrar ederek katılaşması ve yıllar boyu muhalefete geçit vermemesi; belki kısmen bölgesel konjonktürlerin; ama bir o kadar da târihsel diyalektiğin cilvesidir.

Taksim talepleri ile Tahrir talepleri de farklılaşıyor. Tahrir"de "iş, aş" diyen umutsuz bir kitle var. Taksim"de "Açız" diyen çıkmadı. Çıksaydı da herhalde çok inandırıcı olmazdı. Taksim"in talepleri "hayat tarzıma dokunma" diyen çok, ama çok lüks bir çizgide tezâhür etti. Demokrasi deneyimsizliğine sâhip Mısır"da bu öfkeli kalabalıkları yatıştırmak zor. Ama, ona göre çok daha kurumsallaşmış Türk demokrasisinin mevcut düzeyinde "yaşam tarzı talepleri"ni yatıştırmak da o kadar kolay değil… Mısır ve Türkiye"yi kendi kulvarlarında zor günler bekliyor…

11 yıl önce
Tahrir ve Taksim
İlk Çanakkale Zaferi: 1657
İkiyüzlü dünyanın 200 günü
Garson nereye baksın?
İnsafsız takas!
Erdoğan’ı/AK Parti’yi Kürtsüz bırakma operasyonu…