Bu ismi ilk kez 80''lerde bir pastane ismi olarak görmüştüm.
Ne anlama geldiğini merak ederken Pastane sahibi, kimseyi merakta bırakmamak için tabelanın altına da ismin uzun halini şöyle eklemiş; Allah Sıhhat Para Afiyet Versin Amin.
Zengin fakir muhabbetlerinde çok sık tekrar edilen bir soru vardır; ''Sıhhat mi para mı'' diye.
Bu sorunun en genel ve kestirme cevabı, ''İkisi de lazım'' şeklinde olurdu.
Biz, Allah''ın ilmi isteyene, zenginliği de istediğine verdiğine inanan bir milletiz. Bu inanç yüzünden de muhtaç olmayacak kadar maddi imkan, kendi işimizi görecek kadar da sıhhat en büyük dileğimizdir.
*
Biz en büyük zenginliğin de sıhhat ve afiyet olduğuna inanırız.
Bu sözlerden paraya pula hepten karşı olduğumuz da anlaşılmasın.
Fakirlik ne kadar zorsa zenginlik de o kadar zordur.
Bu yüzdende de alimler ve bilginler çok fakirlikten ve çok zenginlikten korktuklarını, bu halin insanların sosyal ve psikolojik davranışlarını ciddi ve tehlikeli biçimde etkilediğini dile getirerek çevresindekileri uyarırlardı.
Zenginle fakir arasında köprüler yıkılmadığı sürece zenginlik toplumun gelişmesini sağlayan en büyük güçlerden biridir.
*
İnsanları neyin mutlu ettiğine yönelik TÜİK''in 2012 yılı "Yaşam Memnuniyeti Araştırması"nın sonuçları da Türk halkının bu konuda küresel kapitalizm rüzgarına henüz kapılmadığını gösteriyor.
Kendilerini en çok ailelerinin mutlu ettiğini ifade edenlerin oranı, yüzde 69,6, kendilerini en çok sağlıklı olmanın mutlu ettiğini belirtenlerin oranı da yüzde 70,8 çıkmış.
Paranın kendilerini mutlu ettiğini ifade edenlerin oranı yüzde 5,1.
Araştırmada evli bireylerin, evli olmayanlara göre daha mutlu olduğu görülüyor.
Mutluluk oranı, ilkokul mezunu olanlarda yüzde 60, yükseköğretim mezunu olanlarda ise yüzde 67,4.
Geleceklerinden umutlu olan kadınların oranı, yüzde 76,9, erkeklerin oranı ise yüzde 76,3.
Ekonomik gelişmeler karşısında bireylerin yüzde 55,7''si 2011 yılında daha ucuz ürün tükettiği belirlenirken, bu oran 2012 yılında yüzde 56,6''ya yükselmiş. Bununla birlikte, bireylerin borçlanma oranı, 2011 yılında yüzde 32,3 iken 2012 yılında ise yüzde 36,7 olarak gerçekleşmiş.
En büyük mutluluk kaynağı sanılanın aksine iş ya da para değil, sağlık.
En büyük mutluluk kaynağı sanılanın aksine iş ya da para olmazken, yüzde 70,8''in mutluluk kaynağı olarak sağlığı görmesi, sağlık olmadan paranın beş para etmediğinin en net belgesi.
Forbes tarafından açıklanan milyarderler listesinde bu yıl değişiklik oldu. İlk sıraya Ferit Şahenk girerken ikinci Koç Holding"den Semahat Arsel, üçüncü Yıldız Holding Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ülker ve Fiba Holding Yönetim Kurulu Başkanı Hüsnü Özyeğin oldu.
Benim hazırladığım en zenginler listesindeki ilk 3 isim ve zenginlikleri ise şöyle; İbrahim Ceylan: (İTO üyesi işadamı):
Yoğun işlerinin arasında dünyanın en fakir bölgesinde yaşayan insanlara yardım için sağlık gönüllülerini toplayarak 13"üncü kez Nijer"e gitmesi.
Nadir Güllü: (İTO üyesi işadamı): Geçen yıl vefat eden babasının, "Başka yerde şube açma herkes ekmek yesin" sözünü dinleyerek Karaköy Güllüoğlu markasıyla tek şubeyle yetinmesi.
Abdurrahman Esen (İTO üyesi İşadamı): Dostlarına olan vefası ile çalışanlarına yediğinden yedirip, giydiğinden giydirmesi.
Forbes"in asla göremeyeceği bu liste 100"e kadar çıkarılabilir.
Türkiye"de bankalar 31 farklı başlık altında tüketicilerden hizmet bedeli veya komisyon alıyor.
Kredi kartı aidatları, hesap işletim ücretleri, dosya masrafları, sigorta bedelleri, komisyonlar ve müşterilere bilgilendirme amaçlı gönderilen e-mesajlardan alınan ücretler müşterilerin en büyük şikayet konuları.
Bu yüzden de Tüketiciler Birliği"nin TBMM Dilekçe Alt Komisyonu"na, sunduğu raporda yer alan öneriyi tuttum.
Öneri şöyle: "Borcunu zamanında ödeyemeyen borçlu nasıl ki kara listeye alınıyorsa, kurallara aykırı şekilde hareket eden bankaların ve yöneticilerin de riskli banka ve bankacı olarak kara listeye alınsın."
