Rapordaki tespitler özetle şöyle:

Darbe kalkışmasının toplumsal hayatı zorlaştırıcı sonuçlarından biri, özellikle Anadolu şehirlerindeki

tutuklanması, bazı şirketlere ve mallara el konulmasıyla çalışanların zamanla işsiz kalmalarıdır.

FETÖ'cü eğitim, sağlık, medya vb. şirketlerin, kurumların hızlıca kayyum atanması ve sonra kapatılmasıyla

kan kaybetmiş, yanı sıra söz konusu kurumlarla ve şirketlerle doğrudan ve dolaylı ilişki içindeki vatandaşlarımız da etkilenmişlerdir.

Buna rağmen söz konusu şirketlerle ve kurumlarla ilişkiyi bitirmede vatandaşların çoğunluğunun hızlı davrandığı görülmektedir.

Vatandaşların bu hususta ekonomik kaybı önemsemedikleri,

açısından ise endişe duydukları gözlemlenmektedir.

Raporun iş dünyasındaki ekonomik kayıp konusundaki görüşleri böyle.

15 Temmuz sonrası zedelenen toplumsal güvenin yeniden sağlanması

olarak önümüzde duruyor.

Ekonomik ve sosyal mağduriyetleri çözme konusunda acele edilmezse medyada yer alan

, 15 Temmuz darbe girişimini

Toplumsal kutuplaşmayı azaltmanın tek yolu vakit geçirmeden mağduriyet hikayelerinin

ve sonuçlandırmaktan geçer.

2019 yılına kadar seçimsiz geçmesi beklenen 2 yıllık bu dönem

alanda tamir dönemi olmalıdır.

da partisinin dünkü TBMM grup toplantısında hedefi

vatandaşın tamamının gönlünü kazanmak olarak belirledi.

Bu hedefe ulaşmanın yolu da belli.

yeni arenası Suriye olunca ister istemez bütün gözler buraya çevrildi.

Suriye, yeni silahların, ülkeler arasındaki yeni pazarlıkların yaşandığı merkez olunca

arka planda kaldı ve unutuldu.

11 yıldır devam eden kara, hava ve deniz ablukası unutuldu.

Nüfus yoğunluğunun en fazla olduğu yer olan (5.521 kişi / km2) ve nüfusun yüzde 71'ini oluşturan mültecilerin

dağıldığı unutuldu.

Buradaki 5 ana vilayette yaşayan 2 milyon Filistinli unutuldu.

Arkasında 4333'den fazla şehit 19,168 yaralı ve toplam yerleşim birimlerinin yüzde 77,36'sı anlamına gelen 292 bin 502 hasar görmüş ev unutuldu.

3'ü yıkıcı olan çeşitli saldırılarla devam eden

unutuldu.

2016 yılının sonunda hâlâ 7.333 yıkılmış ev ve 65.000 yerinden edilmiş insan unutuldu.

Bu insani bunalım, yaşamın her alanında

neden olduğu da unutuldu.

Dün Gazze Destek Derneği

Yayınladı;

Nüfusun yüzde 65'i yani 1.3 milyon yoksulluk sınırının altında,

Nüfusun yüzde 30'u yani 604 bin aşırı yoksul.

Ailelerin

uluslararası yardımlarla geçiniyor.

Gazze'de işsizlik oranı yüzde 41.7, ama gençler arasındaki işsizlik oranı felaket: Yüzde 66.8.

Gazze hükümeti de ekonomik krizde. Memur maaşlarının ancak yüzde 45'ini verebiliyor.

Kanser hastaları sayısı 12.600.

İlaç sıkıntısı had safhada

Bu küçücük alanda 7 bin 333 konut tamamen tahrip edilmiş ve 73 bin birim kısmen tahrip edilmiş vaziyette.

65 bin kişi hâlâ yerinden edilmiş durumda.

Su kirliliği oranı: Yüzde 95

Elektrik kesintileri: günde 12-24 saat.

Suriye sayesinde dünyanın gözü önünde büyük bir hapishaneye dönen Gazze Şeridi unutuldu.

Ve Ortadoğu'da Sünni Şii çatışması senaryosu da zavallı bizlere yutturuldu ve silah satışı tam gaz.

Akif Emre'yi geçen hafta uğurladık.

Yeni Şafak Gazetesi'nden meslektaşımız olan ve daha sonra mesleğe Yeni Akit Gazetesi'nde Genel Yayın Yönetmenliği ile devam eden Kadir Demirel de bir aile faciası ile veda etti. Allah rahmet eylesin.