İnsan neyden kaçarsa o buluyor ısrarla onu. Babamın ağır uçak fobisiyle söylediği gibi, “Uçmak nedir, insan niye uçsun? Otomobilden iyisi güzeli mi var?"

Yıllar geçtikçe nerden çıktığını anlamadığım uçak antipatim artarken Başbakan Binali Yıldırım'ın Amasya ve Tokat gezilerine davet edildim diğer televizyonların Ankara temsilcilerinden bir grupla.

Yarım saat sürmüyor Amasya Havaalanı'na inişimiz. Buna da şükür.

Sonra karayoluyla şehir merkezine yarım saat daha.

Bereketli topraklara sahip belli ki şehir. Tarlalar henüz baharı bekliyor ne ekildiğini göstermek için. Ara ara yolumuzun yamacına kadar gelen tren rayları. Yanıbaşımızda Şehit Hayrettin Şişman yazılı zırhlı araç şehitler için bir Fatiha'ya çağırıyor.

Dağların çevirdiği bir Anadolu kentinde Başbakan'ın miting öncesi ziyaret ettiği ev de yine bir şehidin evi oluyor.

Her yerde olduğu gibi burada da ne olup bittiğini pencere kenarında merakla izleyen kız çocuğu burada da eksik değil.

Sonra Yeşilırmak'ın kenarındaki miting alanına varıyoruz. Şehir biraz sakindi sanki. Miting alanı da aynı hissi veriyor. Sakin insanlar belli ki Amasyalılar. Ama acaba bu sakinlikle referanduma dair bir fikir edinmek mümkün mü, karar veremiyoruz gazeteciler olarak. AK Parti ve MHP oy toplamının son seçimde yüzde seksen olduğu bir il sonuçta. Miting alanında da kadınlar çoğunlukta gibi.

Sonraki miting için yoldayız şimdi. Babamı ve yaşlandıkça ondan bana miras mı kalıyor diye düşünmeye başladığım uçma meselesi karşımda işte; helikopterle geçilecek Tokat'a…

Çare yok, biniliyor ve “İnsanoğlunun ne işi var hakikaten bu acaip eylemle" diye diye uçuyorum ben de mecburen Tokat'a.

Aşağıda cetvel gibi çizilmiş tarlalar. Yine dağların çevirdiği bir başka şehre iniyor peşpeşe iki helikopter.

Amasya'daki gibi Başbakan'ın gelişiyle ilgili afişlerle dolu Tokat da. Daha renkli daha farklı sloganlar kendini belli ediyor. “

" yazmışlar sık sık. 1. Dünya Savaşı'nda cephelere giden Hicri 1315 doğumlulardan kalma “

" diye başlayan türküsüyle de ünlü Onbeşliler'den bahsediliyor. 1315 doğumlular 15 veya bilemedin 16 yaşında çocuklardı gerçekten de.

Miting meydanı 18 yıl önce hatırladığım gibi tıpkı. Recai Kutan'ın Fazilet Partisi başkanı olarak düzenlediği mitingi Kanal 7 adına takip etmiştim.

Tokat Amasya'dan çok renkli epey daha kalabalık ve tempolu bir mitinge sahne oluyor. İki şehir arasındaki heyecan ve ilgi farkını görmemek mümkün değil.

Dönüşte Başbakan Yıldırım'a da sorduğumuzda “Hafta içi iş saati olmasına rağmen alanlar iyiydi. Amasya Tokat arasındaki farka bakarken şehirlerin büyüklüklerini de hesaba katmak gerek ayrıca" diye yorumluyor.

Ama özellikle Tokat için öncekilerle kıyaslandığında da kendisine “Aşağı yukarı Cumhurbaşkanlığı seçimlerindeki mitinglere yakın oldu" bilgisinin verildiğini söyleyip “Üstelik bu kalabalıklar şehirlerin kendi potansiyeli. Civarlardan eklemeler yoktu" diye de ekledi. Başbakan yorgun ama keyifli göründüğü dönüş yolunda Anadolu'nun referandum konusunda bir tereddüdü olmadığını, meydanların dilinin bunu söylediğini düşünüyordu.

“Mitinglerde kalabalıklar kadar coşku, kurulan bağlantı önemli. Kitlenin uyumu, miting boyunca kopmaması çok kritik. Siyasetçiler olarak buna çok dikkat ederiz. Ve her iki mitingde de meydandaki insanlar iletişimi irtibatı hiç koparmadı, son ana kadar da hem katıldı hem bekledi" diye siyasetten bir ipucu veren Başbakan Yıldırım Kahramankazan'daki sembolik değeri de olan açılıştan sonra Anadolu'da iyi bir başlangıç yaptıklarını belirttiğinde uçak Esenboğa pistine tekerlerini koymuştu.

Bu herhalde en çok ben ve babam için iyi bir haberdi…