|
Aşı ekonomisi

Covid-19 nedeniyle dünya ekonomisinde yaşanan daralmaların sonrasında aşılarla beraber normalleşmenin hızlanması ekonomik büyüme beklentilerinin de yukarı doğru revize edilmesini sağlıyor.

Zira aşıların hem Covid-19’un kontrol altına alınmasını hem de salgının neden olduğu küresel ekonomik krizin yavaşlamasını sağlayacak önemli birer araç olduğu açıktır.

Ayrıca aşılar ülke ekonomilerinde beşerî sermayeye yapılan önemli yatırımlardır. Çünkü aşılar halk sağlığını, yaşam beklentisini, motivasyonu ve iş performansını önemli ölçüde iyileştirir. Bunu salgın sırasında da açık bir şekilde yaşadık.

Diğer yandan, aşılar gerek Covid-19 hastalığının tedavisi nedeniyle gerekse salgının kontrolü amacıyla yapılan devlet harcamalarını da azaltacaktır. Çünkü aşının olmaması farklı mutantların ortaya çıkmasına, salgının daha da yaygınlaşmasına dolayısıyla kontrolsüz bir durumun yaşanmasına neden olabilir.

Bu da sosyal hayat için bir sorun olduğu gibi ekonomik hayatın normalleşmemesini engelleyerek ekonomilerin derin bunalımlar içerisine girmesine neden olabilir.

DÜNYADA AŞILANAN NUFÜS VE ÜLKELER

Dünya’da nüfusun yaklaşık yüzde 22’si en az bir doz aşılanırken, bu aşılamanın daha çok gelişmiş ülkelerde gerçekleştiği görülüyor. En az bir doz aşı olan nüfusun toplam içindeki payına göre önde olan ülkeler Kanada, İsrail, İngiltere, ABD, İtalya, Almanya, Fransa iken bu ülkelerin hemen arkasında Türkiye, Brezilya gibi gelişmekte olan ülkeler yer almakta.

Türkiye’nin bu aşılama hızıyla çok kısa sürede ilk sıralarda yer alacağını söyleyebiliriz. Özellikle ilk aşılama sonrasında geçecek 6 hafta sonrasında yapılacak aşıyla beraber iki dozu yapılmış kişilerde de önemli bir artış olacaktır.

Gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde gerçekleşen aşılama neticesinde ekonomik büyüme beklentileri de pozitif olarak ayrışmaktadır. Küresel toparlanmanın görüldüğü AB ülkelerinde ve ABD’de aşılama oranları arttıkça ekonomik büyüme beklentileri de aynı oranda artmaktadır.

Ama şu da bir gerçek ki, dünyada aşı olmayan nüfus halen çok büyük. Aşılama oranları özellikle fakir ülkelerde oldukça az. Mesela, Afrika’da aşılanan nüfusun, toplam nüfus içindeki payının yüzde 1 seviyelerinde bile olmaması aşılamada daha alınacak çok uzun bir yol olduğunu gösteriyor.

TÜRKİYE’DE AŞILAMA VE EKONOMİK BEKLENTİLER

Türkiye’de özellikle de haziran ayı içerisinde artan günlük aşılama neticesinde aşılanan nüfusun toplam nüfus içerisindeki payı önemli artışlar kaydetmeye başladı. Dün itibarıyla 1.dozu olan 26,8 milyon kişi iken, iki doz aşılanan kişi sayısı 14,3 milyon kişiydi. Bu bağlamda toplamda gerçekleşen aşılama sayısında 41,1 milyon doza ulaşıldı.

Aşı aslında Covid-19’un önlenmesi, salgının kontrol altına alınması, hayatın ve ekonominin normalleşmesi anlamına gelmektedir. Aşılamanın hızlanmasıyla Türkiye ekonomisi ile ilgili ekonomik büyüme beklentileri de revize edilmektedir.

JP Morgan tarafından yayımlanan araştırma raporunda, aşılamanın hızlanması sonrasında Türkiye ekonomisi için 2021 yılı ekonomik büyüme tahmini yüzde 6,1’den 6,8’e revize edildi.

Enflasyonun kontrol altına alınması için yavaşlatılan kredi büyümesi ve Merkez Bankası tarafından uygulanan yüksek faiz oranlarına rağmen son dönemlerde aşılamada yaşanan hızlanmanın, ekonomik büyümenin yukarı doğru revize edilmesinde önemli katkısı olduğunu söyleyebiliriz.

Bu nedenle ekonomilerin kurtarıcısı aşılar olacaktır.

#Aşı
#Ekonomi
#Pandemi
#Koronavirüs
3 yıl önce
Aşı ekonomisi
Evvelbahar
Siz hiç “ayben”e para gönderdiniz mi?
Irak: Kurtların sessizliği…
Direniş meşrudur, tükür kardeşim
Columbia’da ‘Filistin’le Dayanışma Çadırları’