|
Ekonomide muhtemel beklentiler
2020 yılının bitmesine günler kala, bu yılda yaşanılan olaylar, başta da
Covid-19, hayatın tüm alanlarını etkilediği gibi ekonomiyi de derinden etkiledi.
Covid-19 nedeniyle tüm dünyada üretim düştü, seyahatler kısıtlandı, ticaret azaldı, insanlar işini kaybetti ve gelir dağılımında eşitsizlikler daha da derinleşti.
2020 yılının sonuna yaklaştığımız ve Türkiye ekonomisi için 2021 yılı ile ilgili tahminlerin yapıldığı bu dönemde,
2021 yılında ekonomiyi etkilemesi muhtemel birkaç önemli hususu yani faktörü irdelemekte fayda var.
AŞILARA ERİŞİM VE AŞILARIN ETKİNLİĞİ
Birinci senaryoda,
Covid-19’un 2021’de kitlelere uygulanacak aşılar ve bu aşıların etkin sonuçlarının ortaya çıkmasıyla,
kademeli olarak kontrol altına alınması bekleniyor. Bu iyimser beklentiyle, 2021 yılında hem küresel ekonominin hem de Türkiye ekonomisinin Covid-19 öncesi seviyelerine döneceği öngörülmektedir.
Tabi ki bu
en iyimser senaryo olarak
öne çıkmaktadır.
İkinci senaryo ise aşılara erişimin zor olması nedeniyle dünyada aşıların toplumsal bağışıklığı sağlaması zor olması ve devam edecek salgın nedeniyle ekonomik beklentilerdeki hasarın kalıcı olması beklenmekte. Bu senaryoda
gecikmeli toparlanma gerçekleşeceğinden küresel ekonomi, Covid-19 öncesi boyutuna ancak 2022’den sonra geri dönecektir.

Bu nedenle önümüzdeki dönemde ekonominin gidişatı, aşıların salgını ne kadar sürede sona erdireceği ile birebir ilgilidir.

GERÇEKLEŞECEK OLASI REFORMLAR
Türkiye’de gerçekleştirilecek
ekonomik ve hukuki reformların ekonominin yönünü değiştirmesi ve ekonomi için yeni yol haritası
oluşturması öngörülmekte.
Bu reformlardan beklenti yüksek.
Çünkü, bu reformlar yurtiçi yatırımcıların yatırım yapmasının ve uluslararası yatırımcıların ülkeye girişinin sağlanması açısından çok önemli.
Dolayısıyla,
iş ve yatırım ortamını iyileştirecek, ülkeye sermaye girişini arttıracak ve enflasyon ve cari açık oluşturmayacak, istikrarlı, yani kesintisiz ekonomik büyümeyi
sağlayacak reformların gerçekleştirilmesi için süreç hızlandırılmalıdır.
AB VE ABD İLE İLİŞKİLERİN GELECEĞİ
Son dönemde
AB ve ABD ile gerilen ilişkilerin ülkemiz ekonomisi üzerinde çeşitli etkileri olacağı öngörülmektedir.
Her ne kadar AB liderler zirvesinden Türkiye aleyhine bir karar çıkmasa da bundan sonraki dönemde Türkiye-AB ilişkilerinin nasıl seyredeceği konusu belirsizliğini korumaktadır.
Diğer yandan, ABD başkanı Trump’ın daha önce Türkiye için tehdit amaçlı ve ekonomiyi tahrip etmenin bir aracı olarak kullandığı
ABD’nin Hasımlarına Yaptırımlar Yoluyla Karşı Koyma Yasası (CAATSA) yaptırımların, Trump’ın görevini devretmesine yakın bir tarihte uygulanmaya geçmesi bekleniyor.
Türkiye’nin Rusya’dan S-400 füze savunma sistemlerinin alımı nedeniyle, ABD’nin uygulamayı düşündüğü bu yaptırımların, kişiler
ile ilgili olduğu kadar, savunma sanayi ve ekonomi ile ilgili olduğu da görülüyor.
Söz konusu 12 maddelik yaptırımlardan hangisinin uygulanacağını yakında açıklığa kavuşacak.
Sözün özü, bu yaptırımlar
Türkiye’yi ekonomi üzerinden terbiye etme amaçlı.
Bu nedenle, AB ve ABD ile yaşanan gerginlikten doğabilecek sorunlar nedeniyle ortaya çıkabilecek zorlukların aşılabilmesi için
finansal kaynaklara erişim bağlamında yol haritasının sağlanması kritik öneme sahiptir.
Dolayısıyla, aşılara
erişim ve bu aşıların etkinliği, gerçekleşecek hukuki ve ekonomik reformlar, Türkiye’nin ABD ve AB ilişkilerinin nereye evirileceği
gibi önemli hususların, 2021 yılında ekonomiyi etkileyecek önemli gelişmeler olduğu açıktır.
#Ekonomi
3 yıl önce
default-profile-img
Ekonomide muhtemel beklentiler
Tam bir operasyon olarak Karabük Üniversitesi yalanları
milli güç ve unsurları
İnsaf!
Dağ yürekli adamların büyük seçimine doğru
Demografik dönüşüm