|
Koronavirüs sonrası yurt içi üretim

Koronavirüs dolayısıyla tüm ülkeler ne ürettiklerini ve neyi üretmek zorunda olduklarının farkına vardılar. Yurt içi üretimin artması, özellikle de Türkiye gibi dış açık veren ülkelerin hem ihtiyacı olan malları üretmesini sağlayacak hem de sürekli olarak dış finansman ihtiyacının ortaya çıkmasına neden olan dış ticaret açığını ya da cari açığın azalmasında önemli bir adım olacaktır.

Bu nedenle yurt içi üretimin artması birçok açıdan önemli hale geldi.

ÜRETİM NEDEN ÇOK ÖNEMLİ?

Yurt içi üretimin artması birçok açıdan ülke ekonomisine önemli katkılar sağlamakta. Ülke için gerekli olan malların üretilmesi dışa bağımlılığı azaltacağı gibi pandemi dönemlerinde ihtiyaç duyulan zaruri malların üretiminin sağlanabilmesi ülke ekonomilerinin olağanüstü dönemlerde zarar görmemesini sağlayacaktır.

Bu durumun en yakın örneği Türkiye’nin pandemi döneminde stratejik öneme sahip olan sağlık sektöründeki başarısıdır.

Diğer yandan yurt içi üretimin miktarı yani GSYH, ülkenin bulunduğu gelir grubunun da önemli belirleyicisi konumunda. Ülke sınıflandırılmasında kullanılan temel kriter kişi başı gelirde GSYH’nin nüfusa bölünmesiyle elde edilen bir gösterge. Kişi başı gelirin artması, üretilen malların miktarına bağlı olduğu kadar üretim yapısının değişimi ile birebir ilgilidir.

Çünkü ülkenin bulunduğu gelir grubunu değiştirmesi, kişi başı gelirinde artış anlamına gelmektedir. Üretim miktarındaki yükselme, ülkeye gelecek uluslararası yatırımın miktarında artışın yaşanmasını sağlamasının yanı sıra ülke algısının iyileşmesine de yardımcı olacaktır.

Yurt içi üretimin artması işsizliğin de çaresi. Bugün dünyanın en önemli ve acil sorunlarından birisinin işsizlik olduğu tartışma götürmez. Dünya Bankasının, dünya ekonomisinin 2020 yılında yüzde 5,2 oranında küçüleceğini tahmin etmesi işsizlik için ciddi sinyaller anlamına gelmekte. Bu küçülmenin dünya ekonomisinde 2.Dünya Savaşı’ndan sonra ortaya çıkacak en derin durgunluk olacağı öngörüsü, işsizlik oranlarının da önemli ölçüde yükseleceğine işaret etmekte.

Koronavirüs ile gelecek olası yeni dalga veya dalgaların bu küçülmeyi daha da derinleştireceği dolayısıyla işsizlik sorununun dünya ekonomileri için en önemli gündem maddesi olacağını göstermektedir.

Söz konusu ekonomik küçülmeler göz önünde bulundurulduğunda, işsizliğin acil çözülmesi gereken önemli sorunlardan birisi olduğu açıktır. Şu bir gerçek ki, işsizliğin azaltılması ancak ve ancak üretimin artırılmasıyla birebir ilişkilidir. Üretim artması demek, daha çok istihdam alanlarının sağlanması ve dolayısıyla işsizlik oranlarının da önemli ölçüde azalmaya başlayacağı anlamına gelmektedir.

HANGİ ÜRETİM?

Üretimin miktarı kadar üretimin niteliği de önemli hale gelmekte. Üretimin katma değerli olması ya da teknolojik değerinin yüksek olması hem GSYH’nin daha çok artmasını; dolayısıyla kişi başı gelirin yükselmesini ve ülkenin bulunduğu gelir grubunun değişimini hızlandıracaktır. Bugün yüksek gelir grubunda olan ve sürekli olarak kişi başı gelirini artıran ülkelerin ortak özellikleri, yüksek teknolojik ürünleri üretmesi ve bu ürünlerde ihracatçı olmalarıdır.

Son yıllarda Türkiye’nin hem düşük büyüme oranları hem de doların değer kazanmasıyla kişi başı gelirde azalma ve dolayısıyla orta gelir grubunun üst diliminde kalmayı sürdürmesine, diğer bir ifade ile bu bölgede kalmasına neden oldu.

Diğer yandan, Türkiye’nin öncellik verdiği sektörler olan sağlık, konut, ulaşım ve altyapı gibi sektörlerde kullandığı malzemelerin yurt içinde üretilmesinin teşvik edilmesi yurt içi üretimi daha da hızlandıracaktır.

Sonuç olarak, yurtiçi üretiminin artırılması son dönemlerde tedarik zincirinin yönünün değişime girdiği bu dönemde önemli bir fırsat sunacaktır.

#Türkiye
#Koronavirüs
#Salgın
#Üretim
4 yıl önce
Koronavirüs sonrası yurt içi üretim
Kara dinlilerle milletin savaşı
Ne olacak bu anne babaların hali?
Seçim sonrası ekonomide manzara nasıl?
Amerikan siyasetinin İsrail ‘trajedisi’
Jeopolitik sürpriz: ABD, Rusya ve İsrail nasıl anlaştı?