|
Sosyal medyanın inşa ettiği bireysel faşist

Şu sıralar en çok İmam Gazali’yi düşünüyorum. O da bizim kadar yaşadığı çağdan korkmuş muydu acaba?

Yaşadığım çağdan korkuyorum.

Teknolojinin inşa ettiği bireysel faşizmden korkuyorum.


Sosyal medya her gün onlarca bireysel faşisti muhatap kılıyor.

Faşist faşisttir bireysel faşist de ne ola ki diyeceksiniz.

Bireysel faşisti önceki zamanlardan ayıran en önemli özellik kariyer basamakları için herkesi imha etmeyi göze alması.

Aceleci ve telaşlı.

Bir üst basamağı görebilmek için herkesi ve her şeyi yakar.

Mesela şiirden anlamıyordur ama bunu kendisi bilmez. Kafiye ile yazılmış sakız manileri kendisi için derin hikmetler barındırıyordur. Sizin “kalbimin şiiri budur” diye bir paylaşımda bulunmanız onu deli eder.

Ki siz kendisini daha önce adam yerine koymuşsunuzdur. Yaptığı işi nazara vermişsinizdir.

Sözde milliyetçidir, muhafazakardır.

Ama bir fincan kahvenin kırk yıllık hatırını hiçe sayacak kadar oportünisttir.

Kendisini hiç ilgilendirmeyen bir konuda birisi (o birisi bu satırların yazarıdır ) kalbimin şiiri budur demiştir. Beğenisini ortaya koymuştur.

O beğeni başkaları tarafından “beğenildi” diye “kalbinin ritmi bozuk, şiirden de şarkıdan da anlamıyorsun” diye cümleler dizmiştir, durumdan kendine vazife çıkaran bireysel faşist.

O cümlelerin o cümleyi kurana katkısı yok.

O cümlelerin hakaret etmekten başka anlamı yok.

Fakat niye hakaret etmek istemektedir?

Bireysel faşistin nezdinde hiçbir şeyin kıymeti yoktur.

Bireysel faşist için tek yol kendini görmek istediği basamaklardır.

Herkesten daha şair, herkesten daha eleştirmen herkesten daha izanlı herkesten daha basiretlidir.

Hatta kalbinizin röntgenini çekecek kadar basiret ehlidir.

Öylesine basiret ehlidir ki sizin sosyal medyada “kalbimin şiiri budur” diye paylaşmış olduğunuz şiirden hareketle , “kalbinin ritmi bozuk, şarkıdan da anlamıyorsun. Sen sadece deneme yaz hikaye yaz! ” diye celallenir.

Neyi nasıl yapacağınıza karar vermiştir. Sizi bir daire içine hapsetmiş beklemektedir.

Turgut Uyar’a rahmet olsun ne güzel söylemişti:

Sizin alınız al inandım/ Morunuz mor inandım/ Ben tam kendime göre/ Ben tam dünyaya göre/ Ama sizin adınız ne/ Benim dengemi bozmayınız/

Bu mısraları okumak bireysel faşist için tehlikelidir. Çünkü onun bütün derdi “siz benim kim olduğumu biliyor musunuz” isyanına odun taşımaktır.

Biz senin kim olduğunu bilmiyoruz ama, keşke sen kendinin kim olduğunu bilebilseydin.

Meraklısı için not: Bir tek kişi, bir davranış için bir yazı ayırmak israftır. Lakin yukarıda bahsi geçen kişi geniş bir güruhu temsil ediyor. “Onu niye yazdın, bunu niye yazmadın ,hadi şimdi şunu yaz” diye ahkam kesen bir güruhu. Bu güruh ekranlarda, sosyal medyada genleştikçe genleşmeye devam ediyor.

Önümüzdeki günleri, bu güruhun mayalamaması için, arada bir davranış düzenlerini nazara vermenin önemli olduğunu düşünüyorum.

#Sosyal medya
#Biresel
#Faşist
6 yıl önce
Sosyal medyanın inşa ettiği bireysel faşist
İkiyüzlü dünyanın 200 günü
Garson nereye baksın?
İnsafsız takas!
Erdoğan’ı/AK Parti’yi Kürtsüz bırakma operasyonu…
Riyakâr Bey ile ‘Yamyam’ Biraderler