Hile hurda yapacaksın… Bindelik bir oran ile “
seçim kazandığını
” sanacaksın. Mazbata almadan, imza atacak, tribünlerde lehine slogan attıracaksın.
Yüksek Seçim Kurulu’nun (YSK) “Hile”yi tespit edip seçimi yenileme kararından sonra da çıkıp, “
mağdur
” edebiyatı yapacaksın.
Aslında yemezler…!
Fakat bazıları sayesinde yiyoruz, yutuyoruz maalesef.
Ak Partiliymiş gibi yapıp; içeriden eleştiriyormuş gibi yapıp; doğrudan “
Erdoğan ve Ak Parti’ye husumet dürtüsüyle hareket edenler” sayesinde İmamoğlu karşımıza bir siyasi aktör olarak sunuluyor.
Mağdur edilmiş bir siyasetçi gibi sunuluyor.
“Sevelim, sevilelim” ile başlayan cümleleri, yumruk sıkmaya, öfke kusmaya kadar yöneliyor ama birileri bize İmamoğlu güzellemesi yapmaya devam ediyor.
Neden?
Çünkü,
birileri için
mesele karmakarışık ittifakın ya da İmamoğlu’nun İstanbul’u kazanması değil…
Mesele Erdoğan’ın İstanbul’u kaybetmesi, Ak Parti’nin İstanbul’u kaybetmesi.
Kaybedebilir mi? Elbette kaybedebilir. Nasıl ki Antalya’yı hem kazanıp hem kaybetmişse. Nasıl ki Ankara’yı kaybetmişse. İstanbul’u da kazana da bilir kaybede de bilir.
Ne var ki “kurgulanmış bir aktör” vasıtasıyla İstanbul’a “hizmet”ten çok İstanbul’da hizmetin önüne geçmek üzere bir siyasi savaş yürütülüyor.
Kurgulanmış bir siyasi figür dedik İmamoğlu’na.
İMAMOĞLU CİLALANMIŞ BİR BEYLİKDÜZÜ’DÜR
Bakın
, GENAR Araştırma Şirketi Başkanı İhsan Aktaş, Sabah’tan dostum İsa Tatlıcan
’a verdiği röportajda Ekrem İmamoğlu için nasıl bir tespitte bulunuyor:
“
CHP’de ilk model Mustafa Sarıgül’dü.
Olmayınca Ekrem İmamoğlu ortaya çıktı.
İmamoğlu, Mustafa Sarıgül’ün biraz daha perdelenmiş hali.
Ekrem İmamoğlu gibi kurgulanmış karakterler siyasette kalıcı olmadı. Ekrem İmamoğlu’nun fikri nedir kimse bilmiyor. Şu an parlatılmak için müsait. Ama ben Ekrem İmamoğlu’nda bir siyasi potansiyel görmüyorum. Beylikdüzü gibi bir beton yığını ilçeden başarı öyküsü çıkardılar. İnsanların yolu bir gün Beylikdüzü’ne düşecek ve gerçeği görecek. Kurgulanmış olduğu çok belli.
Ekrem İmamoğlu cilalanmış bir Beylikdüzü’dür.
”
İşin yine tuhaf yanı cilalama işini ne karmakarışık ittifak ne de CHP tek başına yapıyor.
Cila işini yine Ak Parti’ye yakınmış gibi görünen çevreler yapıyor.
Sanki seçimde hiçbir şaibe yokmuş gibi davranıp, İmamoğlu’nun mağdur edildiği fikri üzerinden Ak Parti ve MHP seçmenini zehirlemeye çalışıyorlar.
Peki bu seçimde Cumhur İttifakı adayı Binali Yıldırım’ın değil de karmakarışık ittifakın adayı Ekrem İmamoğlu’nun oyları “iç” edilseydi ne olurdu?
TAM TERSİ OLSAYDI YER YERİNDEN OYNARDI
Bu soruya İhsan Aktaş şu cevabı veriyor,
“
Yer yerinden oynardı. Sadece Türkiye’de değil tüm dünyada bu hukuksuzluğu anlatırlar, oylarının çalındığını kapı kapı dolaşarak anlatırlardı.
AK Parti bu süreci çok soğukkanlı atlattı. AK Parti hukuki süreci sakin bir şekilde yürütürken CHP başından beri yüksek sesle mağduriyet edebiyatı yaptı. Oyları çalınan AK Parti olmasına rağmen problemli taraf AK Parti gibi bir algı oluşturulmaya çalışıldı.”
17 yıldır iktidar olacaksın. Çevreyi merkeze taşıyacaksın. Elitlerle girdiğin mücadelede büyük bir mesafe kat edeceksin. Değişim ve dönüşümün lokomotifi olacaksın. Bütün bunları da İstanbul’da başlatacaksın. Ama gelip bir “proje aday” ile baş edemeyeceksin öyle mi?
Buna inanmak mümkün değil.
Yanılıyor muyum?
#YSK
#Seçim
#Ekrem İmamoğlu
#CHP
#GENAR
5 yıl önce
Proje bir adaya yenileceksin; öyle mi…
Küresel bir İslam yönetim örneği, Zülkarneyn
Teknoloji-siyaset ilişkisi bağlamında Trump ve Biden’ın TikTok yasakları
Köstebek!
Ne olacak bu anne babaların hali?
Seçim sonrası ekonomide manzara nasıl?
