|
“İnsanlara merhamet etmeyene Allah da merhamet etmez”

Dünya büyük bir salgın nedeniyle içine kapanmış, her ülkede büyük bir endişe ve panik var. İnsanlar evlerinde, adeta hükmünü bekleyen bir mahkûm gibi sonunu merak ediyor. Gözle göremediğimiz, ancak mikroskopla görülebilen bir virüs, herkesi evine kapattı.

Bilim insanları gece gündüz aşı ya da ilaç için çalışıyor. Bu çalışmalar ne zaman neticelenecek, kimse kesin tarih veremiyor. Dünya daha önce benzer çok salgın atlattı, muhakkak bunu da atlatacaktır. Ancak, bu virüs insanın geleceğinde çok iz bırakacak, insanoğlunun yaşam tarzına çok etki edecektir.

Bu süreçte çok şeyler konuşuluyor, kimileri komplo teorileri üzerinde duruyor, kimileri insanoğlunun Nemrutlaşmaya doğru gidişine Allah’ın ilâhî bir ikazda bulunduğunu düşünüyor. İnsanoğlunun azgınlaştığı ve bu yüzden milyonlarca insanın şikâyetinin Arşıâlâ’ya yükseldiğini biliyoruz. Hele hele İslâm dünyasında yaşanan zulümler ve katliamlar Arşıâlâ’yı titretmiştir bile.

Böylesine zor zamanlarda iki şey ortaya çıkar, bencillik ve merhamet. Bütün ülkeler kapılarını kapattı. Avrupa Birliği ülkeleri birbirini tanımaz oldu. Hatta hatta birbirlerinin yardım malzemesine el koyan ülkeler bile oldu bu süreçte.

Türkiye merhametin timsali ülke olarak bu dönemde yerini aldı. İngiltere, İspanya ve İtalya başta olmak üzere onlarca ülkeye çeşitli sağlık malzemesi yardımlarında bulundu. Tabii Türkiye’nin bu yardım anlayışı içeride ve dışarıda birilerini rahatsız etti. Merhamet kavramından nasipsiz bazı kesimler “Bize lazımken niye başkalarına veriyoruz” anlayışıyla hareket etti. Kimileri de siyasi ihtiras nedeniyle bu merhamet anlayışını eleştirdi.

İslâm Ansiklopedisi’nde yer alan bilgilere göre, Kur’ân-ı Kerîm’de merhamet kelimesi bir âyette geçerken, rahmet 114 defa tekrar edilmiştir. Bazı âyetlerde merhamet kavramı insanlar arasındaki acıma duygusunu ve bu duygudan kaynaklanan iyiliği ifade etmektedir. Hadislerde de rahmet ve merhamet hem Allah’ın kullarına lütuf ve ihsanı hem de insanların birbirlerine ve diğer canlılara karşı şefkat, ilgi ve yardımları için kullanılmaktadır. Ayrıca gerek Kur’ân’da gerekse hadislerde başka ifadelerle de insanlar birbirlerine ve diğer canlılara şefkat ve merhamet göstermeye teşvik edilmiştir.

Evet, bu dönemde en çok ihtiyaç duyulan merhametin Türk milleti tarafından dünyaya örnek bir şekilde sergilendiğini görüyoruz. Sadece dünyanın çeşitli ülkelerine yardım etmiyoruz. Dünyanın çeşitli yerlerinde zorda kalan ve ülkelerine gelmek isteyen vatandaşlarımız ve kardeşlerimiz için de gerekeni yapıyoruz.

İyileşen bir doktor veya sağlık çalışanının tekrar göreve başlamak için gün saymasının sebebi de merhamettir. Çünkü virüsün insanlara nasıl acı verdiğini en iyi onlar biliyor. Onun için bir an evvel görevinin başına dönüp, hastaların acılarına derman, hastalıklarına şifa olmak istiyor.

Hastalığı atlattıktan sonra sağlık kuruluşlarına koşup kan verenler de merhamet duygusuyla hareket ediyor. Evde kalmak zorunda olanlara yardıma koşan gönüllülerin de gönlü merhamet duygusuyla dolu.

Bilim insanlarımız da aynı duygu ile ilaç ve aşı üretme gayretinde. Solunum cihazını üreten mühendislerimizin hiçbir bedel istemeden odalarına kapanıp cihaz için çalışmaları da merhametlerindendir. Türkiye’nin bu virüs ile mücadelesindeki başarısının altında işte bu merhamet duygusu yatıyor.

Peygamber Efendimiz bir hadis-i şeriflerinde “İnsanlara merhamet etmeyene Allah da merhamet etmez” buyuruyor. Ramazan ayının dördüncü günündeyiz. Ramazanın başı rahmet, ortası mağfiret, sonu ise cehennemden kurtuluştur. İnşallah Ramazan sonunda çifte bayram nasip olur bu merhamet dolu ülkeye ve millete.

#İslam Ansiklopedisi
#Solunum cihazı
#Türkiye
#Kur’ân-ı Kerîm
4 yıl önce
“İnsanlara merhamet etmeyene Allah da merhamet etmez”
Türkiye’nin tezlerini kim anlatacak…
Enflasyon ile mücadelede beklentileri kırmak ve fiyat yapışkanlığının önüne geçmek
Cari açık ve Gabar’dan gelecek 3,2 milyar dolar
Küresel savaşın kaçınılmazlığına dâir
Yeni tehditler ve Türkiye’nin kurumsal güncellenmesi