|
-Gıda savaşları başladı. Hem iç hem dış tehdit! -Gıda fiyatları milli güvenlik meselesi. -Tarımda olağanüstü hal yönetimi olmalı..

Çin,
son 12 ayda, dünya gıda rezervinin neredeyse yarısını satın aldı.
Bu da dünya genelinde enflasyona,
bazı ülkelerde açlığa neden olacak.
Bu haber, 21. yüzyılda nelere hazırlanmamız gerektiğine dair açık, net bilgi sunuyor.
ABD ve Avrupa dâhil,
küresel ölçekte fiyatlar fırlayacak,
daha düşük gelirli dünyanın önemli bir bölümü
açlığa mahkum
olacak. ABD ve Avrupa’da ilk kez bu kadar ciddi enflasyon endişesi başlaması, aslında böyle bir sürecin çoktan başladığının işareti.
BU, KORKUNÇ BİR GÜÇ MÜCADELESİ OLACAK..
COVID-19 salgını dünyada üretimi durdurdu, tedarik hatlarını kopardı. Dünya iki yıl durdu. Bunun elbette bir
bedeli
olacaktı. Ama burada sözü edilen şey bu değil. Çok daha ötesi.
Küresel ekonomide üretim ve tedarik krizinden çok çatışmalar, hesaplaşmalar başlıyor. Bu çatışma;
kaynaklar, pazarlar, ticaret koridorları
üzerinden yürütülecek.
Çünkü bu
yeni durum,
ekonomi üzerinden yürütülen
jeopolitik bir hesaplaşma, korkunç bir güç mücadelesi
olacaktır.
GÜVENİLİR SIĞINAKLAR, DAYANIŞMA HAVZALARI
Ülkeler üzerinde çok
büyük baskı
oluşturacak
. Hiçbir ülke tek başına buna direnemeyecek.
Bölgesel ölçekte
dayanışma havzalarına sığınmak
zorunda kalacak. Her ülke, kendine yeni ve
güvenli sığınaklar
arayacak.
Avrupa’
nın içe kapanması,
ABD
’nin kendini daraltması, Afrika ülkelerinin yeni sığınaklar araması ve
Türkiye ile hızla yakınlaşması
bundan.
Ortadoğu
ülkelerinin çok hareketli eksen değişimleri yaşaması,
Rusya’nın fırsatı kullanıp
eski imparatorluk coğrafyasına dönmesi bundan.
GIDA SAVAŞLARI: HEM İÇ HEM DIŞ TEHDİT OLACAK..
Üretimi ve kaynakları sıkıntılı ülkeler için
dehşet verici yeni tür güvenlik tehdidi
ortaya çıktı. Bu,
hem iç hem de dış tehdit
olacak.
İçeride
fiyat artışları ve gıda krizleri kitlesel patlamalara
yol açarken
dışarısı bunu kullanacak.
Dış tehditler ve saldırılar bu
toplumsal patlamalar
üzerine kurgulanacak. Zayıf ülkeler büyük bir
talana
sahne olabilir.
Ülkelerin
dehşet verici acımasızlığı
na tanık olacağız. Bu; ülke ve bölgeler savaşı demektir. Ve bu başlamıştır. Ülkeler dağılacak, yeni ortaklıklar kurulacak, insan ırkının bencilliği had safhaya ulaşacak.
KAZAKİSTAN İLK ÖRNEKTİR. ÜLKELER PARÇALANABİLİR.
Kazakistan’da yaşanan olay,
fiyat artışları ve gelir adaletsizliğinin bir
silaha dönüştürülüp o ülkelin parçalanmasına,
haritasının değiştirilmesine kadar gidecek
iç çatışma senaryosudur.
Kazakistan bugün içeriden ve dışarıdan müdahale, saldırı altındadır. Eğer bunu aşamazsa,
merkez iktidar alanı zayıflayacak ve ülke dağılacaktır.
Tehdit bu kadar büyüktür ve dünyaya çok şey anlatmaktadır.
Kazakistan ilk örnektir
ve birçok ülke aynı tehditle yüzleşebilir. Daha şimdiden
bütün Orta Asya ülkelerinin yaşadığı temel tedirginlik budur. Rusya ve Çin bu fırsatı kaçırmayacaktır.
ABD ve Avrupa bu
zaafı
sonuna kadar kullanacak, istismar edecektir.
BİZİM MUHALEFETİN HEDEFİ DE BU. AMA HESAP HATASI VAR..
Ne gariptir ki,
Türkiye’de iç siyasi muhalefet tam da
bu tez çerçevesinde, bu çatışmaya ayarlı biçimde yeniden formatlanmıştır.
Siyasi tezleri, kullandıkları dil, ülke zafiyetlerini
silaha
dönüştürmeleri bu
proje
kapsamındadır.
İçeride
Türkiye ile savaşan terör örgütleriyle pervasız bir ortaklık
kurmaları, dışarıdan Türkiye’yi tehdit edenlerin
kontrolüne
girmeleri bu yüzdendir.
Türkiye’nin meselesi asla ve asla iç politika değil,
küresel ölçekli senaryoların çarpışmasıdır.
Ama bir
hesap hatası
yapılıyor:
Dünyada
merkez ülkelerin sayısı
arttı. Tehdit merkez ülkelerden çok çevre ülkeler içindir.
Türkiye merkez ülkedir ve bir cazibe merkezi,
odak noktasıdır.
Türkiye’nin etrafında da
kümeleşmeler
olacaktır. Dolayısıyla
bu formatlama Türkiye’de etkili olamayacaktır.
GIDA FİYATLARI MİLLİ GÜVENLİK SORUNUDUR..
Daha
somut
konulara gelelim:
1. 2022’de gıda, en kritik çatışma hatta savaş gerekçesi
olacaktır.
Zengin
ülkelerin
açgözlülükleri
ve gelecek hazırlıkları bazı ülkeleri açlığa,
yokluğa
sürükleyecektir. Bu da bazı ülkelerde hem iç hem dış tehdit haline gelecektir.
2.
Türkiye
gıda kaynaklarını
koruma
konusunda çok sıkı tedbirler almalı. Rezerv kaynaklarını artırmalı.
Gelecek hazırlığı
yapmalı.
3. Gıda fiyatları üzerinde gerekirse çok sert ilkeler
belirlemeli. Üretici, tedarikçi, marketlere yönelik düzenlemeler
milli güvenlik meselesi
olmalı.
TARIM BAKANLIĞI SAVUNMA SANAYİİ GİBİ ATAĞA GEÇMELİ.
Tarım alanlarını değerlendirmede
olağanüstü bir süreç
başlatmalı
. Bir karış tarım arazisi bile boş kalmamalı.
Tarım alanlarının işlenmesi zorunluluğu getirilmeli,
sıkı denetim
uygulanmalı.
4.
Bireysel ve kurumsal üretim üzerinde
sıkı teşvik, tedbir ve denetim
uygulanmalı. Tarımsal faaliyet yapan şirketler için özel düzenlemeler, kolaylıklar getirilmeli.
5. Tarım Bakanlığı’ndan seferberlik ilan edilmeli.
Ülkemizin
on yıllarını
garanti altına alacak
devrim
niteliğinde düzenlemeler yapılmalı.
6. Savunma sanayiinde yapılan büyük atılımların
aynısı
tarımda gerçekleşmeli. Savunma ve teknolojiden sonra yeni
sıçrama
bu alanda gerçekleşmeli.
7. Gıda meselesi sadece ticaret, ekonomi olarak algılanmamalı.
Bir ülkenin ayakta kalması, savunulması,
iç ve dış güvenlik
gibi algılanmalı.
TERÖRLE NASIL SAVAŞIYORSAK, GIDA İÇİN DE ALARM VERİLMELİ.
Terörle nasıl savaşıyorsak gıda ve tarım için de öyle mücadele şarttır.
Aynı kararlılık, aynı teyakkuz hali şarttır.
Ekonomide nasıl savaşıyorsak,
sınırlarımızı ve denizlerimizi nasıl koruyorsak, aynı olağanüstü hazırlığı tarım ve gıdada
yapmak zorundayız.
Dünya çok ciddi
gıda krizlerine, çatışmalarına
hatta savaşlarına sürükleniyor. Bu basit bir endişe değil. Ülkeler parçalanır, bölgesel karışır,
haritalar değişir.
GELECEĞİN NÜKLEER GÜÇLERİ
Tarım ve gıdada hazırlıklı ülkeler,
geleceğin nükleer güçleri
olacak.
Türkiye,
savunma
sanayiinde, teknolojide büyük bir
sıçrama
yaptı. Aynısını
tarım ve gıdada y
apmak zorunda.

Türkiye bunu yapabilir ve yapacak.

Yeter ki, bu olayı
rutin
bir hazırlıkla sınırlı görmeyelim.
#Çin
#ABD
#Avrupa
#Orta Asya
#Kazakistan
2 yıl önce
-Gıda savaşları başladı. Hem iç hem dış tehdit! -Gıda fiyatları milli güvenlik meselesi. -Tarımda olağanüstü hal yönetimi olmalı..
Türkiye’nin tezlerini kim anlatacak…
Enflasyon ile mücadelede beklentileri kırmak ve fiyat yapışkanlığının önüne geçmek
Cari açık ve Gabar’dan gelecek 3,2 milyar dolar
Küresel savaşın kaçınılmazlığına dâir
Yeni tehditler ve Türkiye’nin kurumsal güncellenmesi