|
Bunlar daha iyi günlerimiz (mi)?

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in son açıklamalarında kullandığı şu sözler üzerinde dikkatleri toplayarak yazıya başlayalım:

“Ruslar ve Ukraynalılar tek halktır. Şu anda Neonazilerle savaş halindeyiz.”

Putin’in kendisinin de kasıtlı bir şekilde yaptığı gibi, İkinci Dünya Savaşı dönemine ait terminolojinin bolca kullanıldığı bu ortamda, kötü senaryo üzerinden ilerleyecek olursak, dünya şu aralar Eylül 1939 dolaylarını yaşıyor demek mümkün olabilir.

Eylül 1939, Hitler’in Varşova’yı bombalayarak İkinci Dünya Savaşı’nı fiilen başlattığı takvimin adı oluyor.

Ama her şeyi birbirine benzetmek de mümkün değil tabii.

Hitler’in tanklarına karşı süvari birlikleriyle karşı koymaya çalışan Polonya ordusunun aksine, Putin’in işgal güçlerine karşı Zelensky’nin askerlerinin çok daha güçlü bir direniş sergilemesi örneğinde olduğu gibi.

Ama her durumda, Rusya’daki yönetimin Ukrayna ile ilgili her ne yapmak istiyorsa, o kararından vazgeçme anlamında milim kıpırdamadığını da görmek gerekiyor.

Bu durumda Putin için kullandığımız
‘her ne yapmak istiyorsa’
ifadesinin altını daha fazla doldurma ihtiyacı karşımıza çıkıyor.
PUTİN’İN ‘RUS DÜNYASI’ FİKRİ ASLINDA BİRÇOK ŞEYİ YETERİNCE AÇIKLIYOR

ABD’li Rusya uzmanı Fiona Hill, son dönemde yaptığı konuşmaları detaylı olarak inceledikten sonra, Rusya Devlet Başkanı Putin’in, Kovid sırasında Kremlin arşivlerinde eski haritaları, anlaşmaları ve Rusya’nın yüzyıllar boyunca sahip olduğu tüm farklı sınırları incelediğini söylüyor.

Bu eski haritalar üzerinden yürüttüğü çalışmalar, Putin’i “Rus Dünyası” adını verdiği bir kavrama götürüyor.

Rusya uzmanı Hill’in tabiriyle ‘Rus Dünyası’ tabiri,
“Bütün Rusça konuşanları, bir noktada Rus Çarlığına ait olan farklı yerlerde yeniden toplamak anlamına geliyor.”

Ukrayna işgalinden birkaç gün önce, Putin’in hamlelerini çok yakından takip eden Ankara’daki üst düzey bir Türk yetkiliden de benzer şeyler dinlemiştim.

Sözünü ettiğim yetkili, Rusya’nın Sovyetler Birliği dağıldıktan sonra, Rusya dışındaki ülkelerde bulunan Rusların bulundukları yerde kalmalarını özellikle teşvik ettiğini söylemişti.

Tabii ki, günü geldiğinde, fırsat doğduğunda, o
‘nüfusu’,
hayallerdeki Rusya İmparatorluğu için bir
‘nüfuz’
aracı olarak kullanma amacıyla.

Bu durumda Putin’in günün sonunda nereye varmak istediği de anlaşılmış oluyor.

Eski Sovyet coğrafyası dâhil, Rus nüfusun bulunduğu bütün bölgelerde, fiilen yahut kendisine sadakat yemini eden
‘vekiller’
üzerinden egemenlik tesis etmek.
TARİHÇİ ERHAN AFYONCU: TARİH TEKRAR KIRILIYOR

İçinden geçtiğimiz yahut içine girdiğimiz dönemi sağlıklı bir şekilde okuyabilmek için, bugünlerde Rusya uzmanlarının yanı sıra, iyi tarihçilere de kulak verme ihtiyacı var.

Milli Savunma Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Afyoncu, Türkiye’nin son dönemde yetiştirdiği en iyi tarihçiler arasında yer alıyor.

Bu yazıya başlamadan önce kendisini aradığım Afyoncu, kendi perspektifinden bu süreci değerlendirirken,
“Tarih tekrar kırılıyor”
şeklinde bir ifade kullandı.
Erhan Hoca’ya, TİME dergisinin son sayısında Putin’i Hitler’e benzeten bir fotoğraf kullanmasını ve
“Tarihin Geri Dönüşü”
başlığını atmasını nasıl yorumlamak gerekir diye sordum.
Cevap olarak,
“Fukuyama’nın Tarihin Sonu tezinin çürüdüğüne gönderme yapılıyor olabilir”
dedi.

Bana kalırsa tam isabet bir yorum bu.

Afyoncu, bu yorumu yaptıktan sonra iki husus üzerine dikkatimi çekti.

Birincisi, “Büyük Satranç Tahtası” isimli kitabın yazarı, eski ABD Ulusal Güvenlik Danışmanı Zbigniew Brzezinski’nin ta 1997 yılında Ukrayna ile ilgili dile getirdiği tezi.

Brzezinski o tezinde kısaca,
“Rusya, Ukrayna olmadan bir imparatorluk olamaz”
diyordu.

Yine Erhan Afyoncu’nun dikkatimi çekmesiyle, Putin’in Temmuz ayında kaleme aldığı, Rusça ve Ukraynaca yayınlanan uzun makalesinin Türkçe versiyonunu okudum.

Putin’in o makalesinden, can alıcı birkaç paragrafı aktarmak isterim:

“Modern Ukrayna, tamamen Sovyet döneminin beynidir. Büyük ölçüde tarihi Rusya’nın pahasına yaratıldığını biliyoruz ve hatırlıyoruz.”
“Son yıllarda Rusya ile Ukrayna arasında, aslında tek bir tarihi ve manevi alanın parçaları arasında ortaya çıkan duvarı, büyük bir ortak talihsizlik, bir trajedi olarak algıladığımı hemen vurgulamak isterim.”
“Ve ‘Ukraynalı’ kelimesi, aynı zamanda arşiv belgeleri temelinde de değerlendirildiğinde, aslında dış sınırların korunmasını sağlayan sınır görevlileri anlamına geliyor.”
“Bolşevikler, Rus halkını sosyal deneyler için tükenmez bir malzeme olarak gördüler. Kendilerine göre ulus-devletleri tamamen ortadan kaldıracak bir dünya devrimi hayal ettiler.”
“Bir şey açık: Rusya gerçekten soyuldu.”

Görüldüğü üzere Putin, Ukraynalılara, ailesini terk eden bir delikanlı muamelesi çekiyor.

Kızgın baba, eve dönmeyi reddeden ‘
evladın
’ evine baskın yapmaya karar veriyor.

Putin Rusya’sının gözünden bakıldığında Ukrayna’da olup bitenler bundan ibaret.

Tabii,
“Bu nasıl iştir? Evlada bunlar yapılır mı”
diye sorduğunuzu duyar gibiyim.
#Rusya
#Ukrayna
#Erhan Afyoncu
#Putin
2 yıl önce
Bunlar daha iyi günlerimiz (mi)?
İstihbarat savaşları
Gayretullaha dokunur ne demek?
X’e kısıtlama an meselesi
Musevî bir yasadan Kızıl Düve miti üretmek
Sosyal çürüme yazıları 2: Her türden bağımlılıklar cumhuriyeti