|
Yüzde 50 artı 1 kuralı meclis gündemine gelecek mi?
Öyle anlaşılıyor ki, Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’la yaptığı son görüşmeye, Genel Başkan sıfatıyla değil de,
‘mülâkat yapmaya’
niyetlenmiş bir
‘haberci’
olarak gitmiş!

2 saat 15 dakikalık görüşme bittikten sonra, görüşmenin bütün detaylarını gazetecilere anlatması, insana böyle düşündürtüyor.

Yanında bir de kamera götürüp görüşmeyi kayıt altına alsaymış tam olacakmış sanki.

O görüşmeyi niçin hatırladık?

Yüzde 50 artı 1 barajının değişip değişmeyeceğine dair tartışmalar, o randevu sonrası Karamollaoğlu’nun gazetecilere söylediği
“Cumhurbaşkanı 50+1’den şikâyet etti”
sözleri üzerinden gündeme gelmiş ve alevlenmişti.
Erdoğan, açıktan bir şey söylemedi ama partisinin MKYK toplantısından kulis bilgisi olarak yansıyan
“Biz bu görüşmede yalnızdık, bir tek Temel Bey ve ben vardık. İade-i ziyaret düşünüyordum, bu sakıt (düşmüş) oldu”
sözleri, o görüşmenin mahremiyetine dönük
‘ihlale’
tepki anlamına geliyordu.
Erdoğan’la görüştükten bir gün sonra muhalefete yakın medyaya manşet olan sözleriyle
“Benim yerim burası”
demeye getiren Karamollaoğlu’nun bu tavrıyla Cumhurbaşkanı’na siyasi bir tuzak mı kurmaya çalıştığını ayrıca tartışmak lazım.
50+1 KURALININ DEĞİŞMESİ MEVCUT DENKLEMDE İHTİMAL DIŞI

Peki, Cumhurbaşkanlığı Hükümet sisteminin bir parçası olarak 2017’deki anayasa değişikliği ve referandum sonrası sisteme giren yüzde 50+1 kuralının değişmesi mevcut şartlarda mümkün mü?

Kestirmeden yazalım, hayır, mümkün değil.

Malum, AK Parti yetkilileri, bu kuralın değişmesiyle ilgili topu TBMM’ye atmışlardı.

Meclis’te öyle bir değişiklik olabilmesi için referandum şartı olan en az 360 milletvekilinin evet oyu gerekiyor.

Böyle bir değişiklik için referandum yapılması pek akla yatkın olmadığı için, referandumsuz çoğunluk olan 2/3 yani, 400 rakamının üstüne çıkmak gerekir.

Yani, iktidar ve muhalefet ancak bir araya gelirse böyle bir değişiklikten söz etmek mümkün olabilir.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, önceki akşam katıldığı Habertürk yayınında, gazetecilerin 50+1’le ilgili sorularına kesin bir dil kullanarak
“Bu sistemle ilgili gelen her şeye hayır deriz”
dedi.

Bu sözler, CHP’nin bu konuda bir değişikliğe, daha doğrusu AK Parti ve Cumhur İttifakı ile ‘işbirliği’ anlamına gelebilecek her türlü anayasa değişikliğine karşı olduğu anlamına geliyor.

O halde, şöyle bir hüküm cümlesi kurabiliriz.

Siyasetin mevcut şartlarında kimse 50+1 değişir mi diye sormasına gerek yok.

Zira sorunun net bir cevabı var:

Değişmez.

Kılıçdaroğlu adaylığı kafaya koyduğu için mi böyle davranıyor?

  • Bitmesine 1 aydan biraz fazla bir vakit kalan 2021 yılının neredeyse tamamını muhalefetin cumhurbaşkanı adayı kim/kimler olacak sorusu etrafında gelişen tartışmalarla geçirdik.
  • Aradan geçen bunca zamana rağmen kamuoyu o isim ya da isimleri henüz öğrenebilmiş değil.
  • Ancak bu geçen süre zarfında hiçbir şey olmadı da değil.
  • En azından kimin kime yeşil ışık, kimin kime kırmızı ışık yaktığına dair epeyce fikir/bilgi sahibi olmuş durumdayız.
  • CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ilk olarak 6 ay önce Yeni Şafak okurlarının öğrendiği kulis bilgisini, son zamanlarda aleni bir şekilde dillendirmeye başladı.
  • Neydi o bilgi?
  • CHP liderinin İstanbul ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlarının adaylıklarına olan itirazı.
  • Kılıçdaroğlu, önceki akşam, bu konu kendisine sorulduğunda, bu tutumunu gerekçesiyle birlikte tekrar etti.
  • Bu defa biraz da ‘çıkışma’ dili kullanarak bunu yaptı.
  • Şu sözlerle:
  • “Bizim iki büyükşehir belediyesinde Ankara ve İstanbul’da meclis çoğunluğumuz yok. En temel sorunlarımızdan birisi o. Siz eğer belediye başkanı olarak seçilmişseniz, bazı sözler vermişseniz o sözleri yerine getireceksiniz.”
  • Bu yaklaşımı nedeniyle herkes, Kılıçdaroğlu’nun aday olmayı kafaya koyduğu için böyle yaptığını düşünüyor.
  • Kendisinin adaylık ihtimalini yüzde 100 olarak görmeye başlayanlar bile var.
  • Ama bana kalırsa o, aday olup olmama konusunda henüz bir karar vermiş değil.
  • O halde Kılıçdaroğlu ne yapmaya çalışıyor diye sormamız gerekecek.
  • El cevap:
  • Şu aşamada, ‘Süreç yönetimi’ yapmaya çalışıyor, inisiyatifi elinde tutmaya çalışıyor, iplerin başkasının eline geçmesine engel olmaya çalışıyor, adayın vaktinden önce açıklanarak yıpranmasını önüne geçmeye çalışıyor.
#Kemal Kılıçdaroğlu
#Temel Karamollaoğlu
#Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemi
2 yıl önce
Yüzde 50 artı 1 kuralı meclis gündemine gelecek mi?
Haftanın ekonomik özeti ve beklentiler
Mülâhaza etmek
Siyasetçileri bürokratlara kurban etmek
Musallada bir sosyolog daha… Vehbi Başer’in ardından
Taşkent’in öbür yüzü